Siyasi hayatı 3
darbe ve 2 askeri
muhtıra ile kesintiye uğrayan
Türkiye'de darbelerin önlenip önlenemeyeceği tartışılırken, 1960 ihtilalinin ardından 2 bakanı ile birlikte idam edilen
Başbakan Adnan
Menderes'in 1950'de bir cunta girişimini
tasfiye ettiği ortaya çıktı. Bir ihbarla cuntadan haberi olup 15
generali ve 150 albayı
emekliye sevk eden Menderes, 1958'deki darbe uyarısını ciddiye almadı ve bedelini ağır ödedi.
Menderes 10 yıl kazandı
27
Mayıs darbesiyle devrilen Başbabakan
Adnan Menderes'in, kendisini idam eden son cuntayı sezemese de iktidarının ilk yıllarında orduda çok büyük bir operasyona
imza attığı ortaya çıktı.
Binbaşı Samet Kuşçu'nun 1958'de yaptığı cunta ihbarını dikkate almayarak bedelini hayatıyla ödeyen Menderes'e Başbakanlığı'nın ilk günlerinde benzer bir ihbarın yapıldığı iddia edildi. İlk ihbarı dikkate alarak cuntacıları tasfiye eden Menderes'in böylece 10 yıl kazanadığı belirlendi.
Demokrat Parti 14 Mayıs 1950'deki genel
seçimlerin galibi olunca Adnan Menderes Başbakan,
Celal Bayar da Cumhurbaşkanı oldu. Türkiye'nin demokrasiyle yeni yeni tanışmaya başladığı o günlerde kulislere "
Asker darbe yapacak" söylentisi yayıldı.
'Darbe yapılacak' söylentisi
Genel
kurmay Başkanı
Orgeneral Nafiz Gürman, Celal Bayar'ın evine giderek "
Ordu seçim sonuçlarına saygılıdır" diye güvence verdi. Ancak söylentilerin ardı arkası kesilmedi. Menderes hükümetinin Meclis'ten güvenoyu almasının ardından ezanın tekrar
Arapça okunabileceğinin açıklanması ordu içindeki cunta faaliyetlerini hareketlendirdi,
tansiyon iyice yükseldi. Ordudaki hareketlenmeden tedirgin olan Menderes, Bayar ile görüşerek orduda Türkiye tarihinin en büyük cunta tasfiyesine imza attı.
Nafiz Gürman'ın yerine Orgeneral Nuri Yamut
Dönemin Başbakanı Adnan Menderes'in girişimiyle
Genelkurmay Başkanı Orgeneral
Abdurrahman Nafiz Gürman,
Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Zeki Doğan,
Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Mehmet Ali Ülgen,
Jandarma Genel Komutanı Korgeneral Nuri Berköz, Genelkurmay II. Başkanı Orgeneral
İzzet Aksalur,
Birinci Ordu Komutanı Orgeneral Asım Tınaztepe, İkinci Ordu Komutanı orgeneral
Muzaffer Tuğsavul, Üçüncü Ordu Komutanı Orgeneral Mahmut Berköz ile Orgeneraller
Salih Omurtak, Kazım Orbay ve Hakkı Akoğuz gibi üst düzey toplam 15 general ve 150 albay emekliye sevk edildi. Gürman'ın yerine Orgeneral Nuri Yamut, İkinci Başkan İzzet Aksalur'un yerine Korgeneral Şahap Gürler
tayin edildi.
Albaydan Menderes'e ziyaret
Mülkiye Dergisi'nin 233. sayısında "1950'de Orgeneral Nafiz Gürman'ın ve arkadaşlarının Tasfiyesi Neyle İlgili?" başlıklı bir çalışmaya imza atan akademisyen Cüneyt Akalın, tasfiyeye ilgişkin çarpıcı bir iddiayı gündeme taşıdı. DP döneminde Başbakan Menderes'e çok yakın gazetecilerden biri olan Tekin Erer'in 1963 yılında basılan "10 Yılın Mücadelesi' adlı kitabından alıntı yapan Akalın, tasfiyenin perde arkasına ilişkin şu bilgileri aktardı: "5 Haziran günü bir albay, alelacele Menderes'i ziyarete geldi ve 8-9 Haziran gecesinde kendisine karşı bir darbe yapılacağını bildirdi. Bunun üzerine her işi bırakan Menderes, Bayar'a danışarak kendini korumak üzere bu hareketi yaptı. 6 Haziran günü Türk ordusunda şimdiye kadar görülmemiş bir çapta ve sadece yüksek kademede olmak üzere büyük değişiklikler yapıldı. Değişiklikler ani olarak ve adeta bir darbe şeklinde vukua gelmişti."
CUNTA iHBARINA HAPiS CEZASI!
Kuleli Askeri Lisesi'ni birincilikle bitiren ve 1949 yılında
Harp Akademisinden Kurmay
Yüzbaşı olarak
mezun olan Samet Kuşçu, Türk Silahlı Kuvvetleri'nde istihbarat
subayı olarak görev yaptı.
9 subay olayı
NATO'ya giden ilk subaylardan olan Kuşçu,
Milli Savunma Bakanlığı'nın
İstanbul Temsil Bürosu Başkanlığı'nı yürütürken 9 subay olayı patlak verdi. O dönemde
yarbay olan, sonradan tümgeneralliğe yükselecek Faruk Güventürk'ün önderlik ettiği, Menderes hükümetini yıkmayı planlayan bir cunta hareketi kuruldu.
Bir tek o mahkum oldu
Cuntanın içindeki isimlerden biri olduğu belirtilen Kuşçu, bilinmeyen bir nedenle darbe planlarını hükümete bildirdi. Dokuz subay Askeri Mahkeme'ye çıktı, sekizi
beraat etti. Yalnızca Samet Kuşçu "orduyu isyana
teşvik" ve "asılsız ihbarda bulunmak" suçuyla mahkum oldu ve ordudan
ihraç edildi. Kuşçu'nun 'darbe yapacaklar' dediği 8 subay ise
27 Mayıs darbesini yapan Milli Birlik Komitesi'nde yer aldı. 1958 ve 59 yıllarını
hapiste geçiren Samet Kuşçu'nun hapiste tırnakları sökülerek işkence gördüğü bizzat kızı tarafından açıklandı. Samet Kuşçu'nun ihbarını dikkate almayan Demokrat Parti Hükümeti'nin Başbakanı ve iki bakanı ise darbe mahkemesinde yargılanarak idam edildi.
Seçkin ERGÜN-BUGÜN GAZETESİ