Bitlis'in hayatını kaybettiği
kaza jitemin kurucusu ve
Ergenekon sanığı
Albay Arif Doğan'a ait olduğu ileri sürülen bu açıklamalar ile yeniden tartışmaya açılırken, olay yerindeki ilk incelemeyi yapan
emekli askeri savcı Hasan Tüysüzoğlu'ndan flaş bir açıklama geldi.
Emekli Albay Tüysüzoğlu, Bitlis'in uçağının düşürüldüğünü söyledi. Olayı kaza günü
nöbetçi savcı olan Tüyzüoğlu ile birlikte, kıdemli savcı
Yüksel Ferağ ve savcı
Serdar Karapınar soruşturmaya başladı. Ancak soruşturmanın ilerleyen bölümlerinde kıdemli savcı Yüksel Ferağ, dosyaları diğer savcılardan alarak kendi başına soruşturmaya devam etti.
Soruşturma sonucunda
takipsizlik çıktı. Tüysüzoğlu, Bitlis'in hayatını kaybettiği yıl gazeteci Uğur
Mumcu ile Jitem Grup Komutanı Cem Ersever'in öldürüldüğüne dikkat çekiyor ve bu ölümlerin aynı karanlık komplonun bir parçası olduğunu belirtiyor.
Tüysüzoğlu, Bitlis'in yaşadığı ilginç bir olayı düşüncelerine dayanak yapıyor. Bitlis, 17
Aralık 1992'de helikopterle Irak'ın Selehattin kentine giderken Çekiç güce bağlı
Amerikan savaş
uçakları tarafından iniş yapmaya zorlanmıştı. Oysa ki Bitlis'in helikopterle Selehattin'e gideceği önceden gerekli birimlere haber verilmişti.
Tüzsüzoğlu'na göre amaç açık:
PKK'nın devamını sağlamak.
Eşref Bitlis, uzun süre PKK üzerinden uyuşturucu ve
silah kaçakçılığı yapan çevreleri yakın takibe almıştı. Bu sebeple de karanlık çevrelerin hedefindeydi.