Aksu, "Bunlar arasında ben de vardım. Başkan seçildikten sonra tehditler arttı. Sendika önüne park ettiğim otomobilime iki defa
bomba süslü paket bırakıldı" dedi
28
Şubat sürecinde MİT tarafından hazırlanan "İrticai kadrolaşma" raporunda "Dindar" oldukları için fişlenen isimlerin tehdit edildiği ortaya çıktı. MİT'in 1998 yılında fişlediği
Memur-Sen eski Genel Başkanı Dr.
Ahmet Aksu, henüz başkan seçilmeden görev yaptığı
Sağlık Bakanlığı'ndan iki defa sürgüne gönderildiğini, düzmece raporlarla
kınama cezası verildiğini, konfederasyona genel başkan olduktan sonra da üzerindeki
baskı ve tehditlerin arttığını dile getirdi.
Aksu, 28 Şubat sürecinde yaşadıklarını şöyle anlattı: "28 Şubat'ta topyekün
dindar avına çıkıldı. Tüm
kamu görevlileri fişlendi. Bunlar arasında ben de vardım. Genel Başkanlığa seçildiğim tarihlerde sürekli tehdit telefonları alıyordum. O zaman
baba yadigarı
Renault marka bir aracım var. Onunla
sendikal çalışmaları yürütüyoruz. Akşamları arkadaşlara lazım olur diye almıyorum sendikanın kapısında duruyor arabam. Bir sabah sendikanın önünde polis kordonu gördüm. Aracın altına bomba süsü verilmiş bir paket bırakılmış. Bomba
imha uzmanları bu
şüpheli paketi alıp
fünye ile patlatmışlardı. Bu olaydan birkaç ay sonra yine aynı şekilde bir paket daha bıraktılar."
27 NİSAN E-MUHTIRASINA İLK TEPKİ MEMUR-SEN'DEN
Memur-Sen'in her zaman
demokrasinin yanında olduğunu ve olmaya da devam edeceğini kaydeden Aksu, "27
Nisan e-muhtırasını duyar duymaz o zamanki
yönetim kurulu arkadaşlarımızla toplanarak ertesi sabah hemen ilk tepkiyi verdik ve bunun kabul edilemez olduğunu tüm kamuoyuna deklare ettik.
AK Parti'nin kapatılması için açılan davaya ilk tepkiyi de yine biz verdik. Eşimi de alarak yönetim kurulu ve üyelerimiz ile birlikte AK Parti Genel Merkezi önünde 'Siyasi partilerin kapatılmasının bir demokrasi ayıbı olarak tarihe geçeceğini" dile getirdik.
Anayasa Mahkemesi önünde de eylemlerimizi sürdürdük. Bütün bunları demokrasimizin güçlenmesi adına yaptık" diye konuştu.
DİNDARIM VE BUNUNLA İFTİHAR EDİYORUM
1
Mayıs 2008 tarihinde bıraktığı Memur-Sen'in ardından halen Sağlık Bakanlığı'nda "araştırmacı" kadrosunda görev yapan Dr. Aksu, 28 Şubat sürecinde "Milli Görüşçü" denilerek fişlendiğini kaydederek, kendisinin "Şucu bucu" gibi gösterilmesinin rahatsız edici olduğunu ancak
Müslüman ve dindar olduğunu söyledi. Aksu, "Ben dindar biriyim ve bununla da iftihar ediyorum. Ben
İslam aleminin sadece bir ferdiyim" ifadelerini kullandı.
Yenişafak