CHP'nin desteklediği müdahalenin ardından anayasa feshedildi. Siyasî faaliyetler askıya alındı. Cumhurbaşkanı
Celal Bayar ve
Başbakan Adnan
Menderes başta olmak üzere DP yöneticileri ile üst düzey bazı
kamu görevlileri gözaltına alındı.
Yassıada'ya götürülen tutuklular, ağır işkence ve kötü muameleye maruz kaldı. Burada kurulan özel mahkemede 14 DP'li hakkında idam cezası verildi. Başbakan Menderes ile birlikte Fatin
Rüştü Zorlu ve
Hasan Polatkan'ın idam kararı
infaz edildi.
Askerî yönetim, 27
Mayıs'ı resmî bayram olarak ilan ederken Türk milleti 10 yıl ülkeyi yöneten Menderes ve arkadaşlarını unutmadı. Sadece 1960 ile 1970 yılları arasında doğan 37 bin çocuğa 'Adnan' ve 'Menderes' adı verildi.
Sosyolog Nilüfer Narlı, bunun sebebini şöyle açıklıyor: "Protesto ve yürüyüş yapamayan insanlar, tepkilerini mağdurların isimlerini çocuklarına vererek gösterir. Halk, darbecilere 'Menderes ölmedi, onu yaşatacağız' dedi."
27 Mayıs darbesi, Türk milletinde tamiri mümkün olmayacak yaralar açtı. Yıl 1960... Sivil
toplum, gücünün farkında değil. İletişim imkanı yok denecek kadar sınırlı.
İstiklal Savaşı'nda birkaç neslini kaybeden
halkın eli yeni yeni ekmek tutmaya başlamış. 60 darbesi ve Başbakan
Adnan Menderes ile üç bakanının tuhaf bir yargılama safhasından sonra idam edilmesi işte bu süreçte yaşandı. Halk, gözyaşlarını içine akıttı. Ancak acısını, tarihe geçecek bir yöntemle gelecek nesillere taşıdı. Adnan Menderes, Hasan Polatkan ve
Fatin Rüştü Zorlu'nun isimlerini çocuklarına verdi. 1960 ile 1970 yılları arasında 37 bini aşkın insan çocuklarına Adnan Menderes'in adını verdi. Sosyolog Nilüfer Narlı'ya göre bu tepkinin anlamı şu: "O ölmedi, onu yaşatacağız."
BİR OĞLU ADNAN, DİĞERİ HASAN
Çocuğuna Adnan Menderes'in ismini veren 37 bin kişiden biri Ali Süngü.
Adana'nın Karahisar ilçesi
Ömerli köyünde yaşıyan Süngü, dönemin Adana
Milletvekili Mehmet Ünaldı'nın teyzesinin oğlu. Askerden döndüğünde Menderes'in idam edildiği haberini duyunca yıkılmış. 2 sene sonra evlendiğinde doğan ilk çocuğuna 'Adnan' ismini vermiş. İkinci çocuğunda ise Hasan Polatkan'ı yaşatmış. Süngü, "Üçüncü çocuğum da erkek olsaydı Fatin Rüştü Zorlu'nun adını verecektim. Bu muameleyi hak etmemişlerdi. Oğullarım, isimlerini taşıdığı büyüklerini iyi tanıyor. Yani isimlerini yalnızca nüfus cüzdanlarında değil kalplerinde de taşıyor. Bizim memleketimizde oğlunuz olursa babanızın ismini verirsiniz. Ben babamın da desteğiyle en az onun kadar saygı duyduğum bir insanın ismini verdim. Oğullarım da gururla taşıyor." şeklinde konuşuyor.