8 asırdır çürümeyen bedenin sırrı

12. yüzyıl başlarında Kastamonu Kalesi'nin fethi sırasında şehid olan Aşıklı Sultan için yapılan türbedeki çürümemiş beden görenleri şaşkına çeviriyor.

8 asırdır çürümeyen bedenin sırrı

İŞTE ZİYARETÇİ AKININA UĞRAYAN TÜRBE - KARELER

Durumu ilginç bulan ziyaretçiler Türkiye'nin dört bir yanından türbeye gelerek ziyaret ediyor. Merkeze bağlı Honsalar Mahallesi, Kale kapısı Mevkiinde, Kümbet Sokağında yer alan türbede Aşıklı Sultan'ın çürümemiş ayaklarıyla ilgili ilim adamları açıklama yapmakta zorlanıyor. Kastamonu Kalesi'nin fethi sırasında zehirli bir okla şehid olan Aşıklı Sultan, Selçuklu töresinde ulu kişilere uygulandığı gibi sandukasıyla defnedildi. Aşıklı Sultan'a halk arasında "Yanık Sultan" da denilen olay menkıbelerde şöyle anlatılmaktadır; Aşıklı Sultan'ın türbesinin yakınında bir yangın çıkar. Bu olay sırasında Aşıklı Sultan Hazretleri o zamanın mülkiye amirinin rüyasına girer, der ki; "Burada yangın çıktı, türbem yanıyor, gelin beni kurtarın." Devrin mülkiye amiri uyandıktan sonra o mahalleye koşar, bakar ki türbe ve civarı yangından zarar görmüş, ama Aşıklı Sultan'ı ateş yakmamıştır. Böylece Aşıklı Sultan'ın dünyadan ayrıldıktan sonra kerametinin devam ettiği anlaşıldığı ifade ediliyor. 8 ASIRDIR ÇÜRÜMEYEN BEDEN Kastamonu Turizm Eğitim ve Kültürünü Geliştirme Derneği (TURGET) Başkanı Erdal Arslan, Kastamonu'da en fazla ziyaret edilen türbelerin başında Aşıklı Sultan Türbesi'nin geldiğini söyledi. Arslan, şehre gelen ziyaretçilerin büyük bir bölümünün türbedeki 8 asırdır çürümemiş bedeni görmek istediklerini hatırlattı. Erdal Arslan, Kastamonu'nun 17 bin evliyanın geçtiği bir yer olması nedeniyle Evliyalar Şehri olarak bilindiğini kaydetti. Arslan, "Her bir sokağı, her bir caddesi, her bir mahallesi bir büyük evliya ile şereflenmiş olan Kastamonu'nun en çok ziyaret edilen mekanlarından birisi de Aşıklı Sultan Türbesidir. Kale Kapısı mevkiinde bulunan Aşıklı Sultan Türbesinde beş adet sanduka vardır. Bu sandukalardan sadece bir tanesinde Mağribli Mehmet Ağa isimli birinin yattığı bilinmektedir. Türbeye de adını veren Aşıklı Sultan ise ortada yer alan üçüncü sandukada medfundur. Bu türbeyi bu kadar çok ziyaret edilir kılan sebep ise bu zatın bedenin çürümemiş olmasıdır. Gerçekten de on yıllardır, camekan içersinde teşhir edilen ve insanlara ibret olması umulan Aşıklı Sultan'ın aşık kısmı etiyle, kemiğiyle asırlardır durmaktadır. Aşıklı Sultan, Kastamonu'nun fethi için buralara gelen Selçuklu ordusundaki komutanlardan birisidir. 1185-1200 yılları arasında cereyan eden fetih mücadelesi esnasında şehit düşmüş ve şehit olduğu yere defnedilmiştir. Bedeni tam 8 asırdan fazla zamandır hiç çürümeden durmakta ve adeta kendisini ziyarete gelenlere ibret vesikası olmuştur." dedi. Bu türbe ile ilgili halk dilinde anlatılan ilginç bir hikayenin de mevcut olduğunu kaydeden Arslan, bu olaydan sonra Aşıklı Sultan'ın çürümemiş bedeninin ortaya çıktığının söylendiğini belirtti. Arslan, "Rivayete göre; Cumhuriyetin ilk yıllarında türbe büyük bir yangın geçirir. Yangın başladığı esnasada türbede yatan zat, zamanın valisinin rüyasına girerek "Kalk beni kurtar" diye haykırır. Vali kan ter içersinde uyanır ancak tekrar uykuya dalar. Zat ikinci sefer ikaz eder valiyi rüyasında. Vali bu sefer de "hayırdır inşallah" deyip tekrar uykuya dalar. Üçüncü seferinde türbede medfun zat daha bir hiddetle bağırır valiye rüyasında "Yanıyorum, kalk beni kurtar diyorum. Ne diye uyuyorsun!" diyerek çıkışır. Üç sefer üst üste gördüğü rüya valinin aklını başına getirir ve yaverine Kastamonu'da o saatlerde bir yangın olup olmadığını sorar. Yaveri Kale Kapısı mevkiinde bir türbenin yanmakta olduğunu söyleyince derhal yangın mahalline gelir ve söndürme çalışmalarına bizzat katılır. Yangın söndürülür ancak, tabut ayak ucundan alev almıştır. Tabutun yanan kısmından içerisi de görünür hale gelir ve Aşıklı Sultan' ın bedenin çürümediği bu sayede anlaşılır." AŞIKLI SULTAN TÜRBESİ'NİN 2009 YILINDA RESTORSYONU YAPILACAK Diğer yandan, Kastamonu Vakıflar Bölge Müdürü Yavuz Yücebıyık, Aşıklı Sultan Türbesi'nin restorasyon projesinin hazır olduğunu belirterek, 2009 yılı içinde restorasyon ve çevre düzenlemesinin yapılacağını açıkladı. Türbe hakkında bilgi veren Yücebıyık, "Aşıklı Sultan Türbesi eyvan tipi bir türbedir. İbadet mekanı ile büyük bir beşik tonoz ve alt katından oluşan yapı, 4.00X6.51 m. boyutlarındadır. Cephe kemerinin etrafı silmelerle çerçevelenmiştir. Önyüzü düzgün kesme taş, diğer duvarları ise moloz taş örgülüdür. Doğusundaki mekanın mahiyeti uğradığı müdahaleler sebebiyle anlaşılamamıştır. Kitabesi olmadığı gibi hakkında yazılı bilgi de bulunmamaktadır. 1979 yılında tamir edilmiş olan yapının Vakıflar Genel Müdürlüğü arşivindeki dosyasına göre Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Ankara Bölge Kurulu 1984 tarih, 386 sayılı kararı ile kamulaştırılması kararlaştırmıştır. Bu tarihten sonra türbenin etrafını saran yapılar yıktırılarak çevresi düzenlenmiştir. 1992 den sonra bir kez daha onarım geçirmiştir. Son olarak biz restorasyon projesini hazırladık. 2009 yılında restorasyonunu gerçekleştireceğiz." dedi. CİHAN
<< Önceki Haber 8 asırdır çürümeyen bedenin sırrı Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER