Mercan, "Protokollerin benim TBMM komisyonunda odamdaki çekmecemde durması ile yollanması arasında ne fark var. Çekmecede beklemekte olan 2004’dan 1998’a kadar daha bir çok imzalanmış ama onaylanmamış sözleşmeler de bulunmakta" diye konuştu. Mercan; Ermenistan Anayasa Mahkemesi tarafından onaylanan protokollerde, dağlık Karabağ ve işgal altındaki Azeri topraklara yönelik önkoşul tartışmaları için, "Eğer iki ülke arasında imzalanan anlaşmaya ilişkin yaşanmakta olan bir uyumsuzluk varsa, uluslararası hukuk sözleşmesine göre, anlaşma sürecinde kayda alınmış konuşmalara bakılarak, sonuca gidilir.Anayasa mahkemesinin almış olduğu kararın bana göre bir önemi yoktur" sözlerini kaydetti. İmzalamak Hükümetin, Onaylamak da Meclisin İradesidir! Protokollerin imzalanması ve onaylanması arasında, meclis ve hükümet iradesine yönelik bir fark olduğunu söyleyen Murat Mercan; "Protokollerin imzalanması hükümetin, onaylanması ise meclisin iradesine bağlıdır. Sayın Deniz Bölükbaşı’nın konuya yönelik açıklamalarına karşılık, son gelişmeleri bir siyasetçi mantığı ile anlayabilmenin mümkün olmayacağını da söylemek isterim. Diplomasi reflekslerini unutmamış olmasını ümit ederim. Kendisinin uluslararası hukuk müzakerelerinin ne kadar yoğun olduğunu ve kolay netice alınan bir süreç olmadığını iyi bilmesi gerekir. Ermenistan anayasa mahkemesinin kararı ile ilgili, uluslararası camiadaki düzenlemelerin de dikkate alınması lazım. TBMM, sonuçta Ermenistan-Azerbaycan ilişkilerinde normalleşme ve yakınlaşmaya yönelik gelişmeleri de dikkate alacaktır.. Neticede Ermenistan ile olan ilişkilerimizde ipleri koparmakta doğru olmaz, Öncelikle bir 20. yüzyıl hastalığı olarak gördüğüm, bu zihni düşmanlıktan ve hastalıktan da kurtulmamız lazım. Protokollerin Türkiye lehine olacak yönlerinin de gözardı edilmemesi gerekir. Bana göre Ermenistan mahkemesinin aldığı kararın da bir önemi yoktur" dedi. Başbakanımız Kamuoyuna Farklı Konuşmaz! Başbakanın, Obama ile ABD’de gerçekleştirdiği görüşme için, ‘’ Sayın Tayip Erdoğan, daha önceki TC başbakanlarından farklı olarak, içeride ne söylüyorsa, kamuoyunda da aynı şeyi söylüyor. Obama ile gerçekleşen görüşme için de aynı şekilde, görüşme sürecini net bir şekilde kamuoyuna aktardı" diyen Murat Mercan; "İsrail ve Ortadoğu için, Ermenistan ve İran konusuna ilişkin tüm görüşlerimizi otaya koyduk. Obama da aynı şekilde ABD olarak kendi görüşlerini ortaya koydular. Sayın Erdoğan, Obama’nın 24 Nisan’dan sonra, Türkiye için ‘’Soykırım’’ kelimesini kullanmayacağını da söyledi. Sonuçta Obama ve ABD ile her konuda anlaşılacak diye bir şey yok. Şimdiye kadar böyle bir mekanizma da yoktu, zaten" diye konuştu. 8 Yıldır Gidici Diyorlar! TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı, AK Parti İçin, "Noktayı koyacaklar, gidiciler" diyenler için; "Hükümet için yeni değil, 8 yıldır gidici diyorlar. Anketleri de kendileri yapıyorlar. Bizim kendi yaptığımız anketlerde ise sonuç, %35’in altına düşmüyor, çoğu da %40’ın üzerinde" diye konuştu. Hangi Tavizi Vermişiz! Muhalefet tarafından hükümete yönelik "Dış politikada tavizcisiniz, sata sata bitiremediniz" söylemlerine karşılık, "Ne tavizi vermişiz, verilen hiçbir taviz söz konusu değil. Ne Kıbrıs ne de Ermenistan- Azerbaycan ve AB konusunda hükümet, Türkiye için hangi konuda zararlı bir adım atılmış, "Şu konuda, yapılan bu" diye gerçeklere dayanarak yazsınlar, o zaman. AK Parti tarafından daha öncesinden çözüme yönelik girişimlerde beklemede kalan bir çok soruna da el atıldı" sözlerini kaydetti.