Türkiye Mimarlar Odası Genel Başkanı Bülent Tuna, yapı denetimi
sisteminin tüm Türkiye’ye yaygınlaştırılarak uygulanması gerektiğini söyleyerek, “Türkiye’de bir yapı kültürü geliştirilmelidir. Bilimsel verilerden yararlanılarak yapı kurulmalıdır. Bunun için yapı denetimi sistemi Türkiye’nin tamamına uygulanmalıdır. Eğer bilimden ve
teknikten uzak bir yapı kuruyorsanız, kerpiç değil de
beton kullansanız da bu yapılar yıkılır.
Marmara depreminde bunu gördük” şeklinde konuştu.
ZAMANLA UNUTULDU
Hemen her deprem olayı sırasında çokça konuşulan ancak depremin yaraları sarıldıktan sonra unutulan yapıların sağlam olması ve yeni yapıların bilimsel ve teknik şartnamelere uygun yapılması gerektiği konusu tekrar gündemde. Marmara
Depremi sonrasında gerek deprem sigortası, gerek deprem fonu, gerekse de yapı denetimi konusu sıkça koşulan konular oldu. Ancak zamanla bunların unutulduğu ortaya çıktı. Örneğin yapıların teknik ve bilimsel verilere uygun yapıldığının
kontrol etmesi için Yapı Denetim Sistemi kuruldu. Ancak sistemin tüm Türkiye’ye uygulanmadığı ortaya çıktı. Yapı Denetimi Kanunu şimdilik 19 ilde uygulanıyor. Bu iller arasında
Adana,
Ankara,
Antalya, Aydın,
Balıkesir,
Bolu,
Bursa,
Çanakkale, Denizli,
Düzce,
Eskişehir,
Gaziantep,
Hatay,
İstanbul,
İzmir,
Kocaeli,
Sakarya,
Tekirdağ ve
Yalova illeri bulunuyor.
KAMU BİNALARI YOK
Tuna, coğrafi koşulları itibarıyla Türkiye’nin deprem bölgesinde bulunduğunu kaydederek, sistemin tüm Türkiye’ye yaygınlaştırılarak uygulanmasını istedi. Sistemin halihazırda uygulandığı illerde bile kamu binalarının tamamen sistem dışında tutulduğunu kaydeden Tuna, “Türkiye’de bir yapı kültürü geliştirilmelidir. Bilimsel verilerden yararlanılarak yapı kurulmalıdır. Bunun için Yapı Denetim Sistemi Türkiye’nin tamamına uygulanmalıdır. Özellikle de kamu binaları denetime dahil olmalıdır ki, bu tarz olağanüstü şartlarda, vatandaşın sığınabileceği sağlam mekanlar olsun” dedi.
Devlet vatandaşa kaynak desteği versin
Bir yandan yapıların sağlıklı yapılması için denetimin yaygınlaştırılması diğer yandan da depreme dayanıklı olmayan yapıların yıkılarak yapısal bir dönüşümün başlatılması gerektiğinin altını çizen Mimarlar Odası Başkanı Tuna, İstanbul’daki 56 mahallenin risk altında olduğunu belirterek şunları söyledi: “Buradaki insanlarımızın çoğu evinin çatısını onaracak güçte bile değil. Deprem fonunda ciddi paralar birikti. Devlet, yapıların yıkılıp yeniden yapılması için vatandaşa kaynak ve proje desteği vermeli. 40 bin mühendisimiz var, üniversitelerimiz var. Bunlar aracılığıyla vatandaşa ulaşılmalıdır.”
FELAKETE DAVETİYE ÇIKIYOR
Tüm İnşaat Müteahhitleri Federasyonu Başkanı Tahir Tellioğlu da, “Yapı Denetim Sistemi’nin gerek kamu yapılarının yapı denetim kontrolünün dışında tutulması, gerek ülkemizin deprem risk haritası çıkartılmadan sadece ülkemizdeki 19 ili kapsayan
Afyon,
Erzincan gibi birinci derecede deprem riski bulunan bölgelerin yapı denetim sisteminin dışında tutulması ve kendi içindeki birçok olumsuzluğu barındırması deprem felaketine davetiye çıkarmaktadır” dedi. Ayrıca müteahhitliği tamamen ticari bir faaliyet alanı olarak denetimsiz bir biçimde yürütüldüğünü belirten Tellioğlu, “Bu nedenle inşaat müteahhitliği sistemi ile bağımsız bir inşaat müteahhitleri odası kurulmalı, kamu ve özel inşaat ayrımı yapılmaksızın tüm müteahhitlerin mesleki kurumsal yeterlilikleri oda tarafından değerlendirilmeli, yeterlilik belgesine sahip olamayanlar müteahhitlik mesleğinden men edilmelidir” diye konuştu.
BUGÜN