Gözyaşlarının döküldüğü "
Başbağlar Adalet İstiyor" adı altında düzenlenen törende 16 yıl önce bugün şehit edilen 33 kişinin faillerinin bulunup cezalandırılması istendi. Başbağlar Davası'nın avukatlarından
AK Parti Konya Milletvekili Hüsnü Tuna, "Başbağlar ve
Sivas, devletin içinde yerleşmiş
yasa dışı güçlerce planlandı. Taşeron örgütler
PKK,
DHKP-C ve Dev-Sol'a işletildi. Bu kadar açık ve net." dedi.
Başbağlar Köyü Güzelleştirme ve Kalkındırma Derneği'nce Fatih'teki Feza Düğün Salonu'nda düzenlenen
anma töreni
İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı. Kur'an-ı Kerim tilavetinin ardından şehitler için dua okundu, ruhlarına Fatihalar gönderildi.
Anma programını düzenleyen Başbağlar Köyü Güzelleştirme ve Kalkındırma Derneği Başkanı
Mehmet Aydın yaptığı konuşmada, "Ne Sivas ilk ne Başbağlar sondur. Bu iki eylemi yapan aynı şer odaklarıdır." dedi. Aydın, "Dileğimiz
Anadolu topraklarında bir daha bu tür katliamların yaşanmamasıdır. Bin yıllık kardeşlik havasının bozulmamasıdır." ifadelerini kullandı. Aydın, bu olayın faillerinin bulunup
adalet önüne çıkarılmasını devlet büyüklerinden talep ettiklerini söyledi.
Kemaliye eski Belediye Başkanı
Mustafa Demir de yaptığı konuşmada, Başbağlar Katliamı'nın unutulduğunu belirterek, "
Madımak için ayağa kalkanlar nerede? Biz Sivas'ı da kınıyoruz Başbağlar'ı da kınıyoruz. Başbağlar'ın
davası ümmeti Muhammed'in davasıdır." diye konuştu. Demir yaşanılanların unutulmaması için Başbağlar'ın açık müze haline getirileceğini dile getirdi.
İŞÇİ PARTİSİ DE TÖRENE KATILDI
İşçi Partisi Genel Başkanı
Erkan Önsel, "Sivas katliamını yapan merkezle
Başbağlar katliamını yapan aynı merkezdir. Bu katliamı inler cinler mi yaptı? Kim yaptı bu katliamı? ABD emperyalizminin gladyosu yaptı. Açık ve nettir." dedi. Öncel, "3 gün arayla
Alevi ve
Sünni kökenli yurttaşlarımızı
hedef alan menfur saldırılar milletimizin bölünmez bütünlüğüne yönelik planlı saldırılardı. Amaç ABD'nin
Ortadoğu planlarına direnen Türk ordusuna gözdağı vermektir." şeklinde konuştu.
Türkiye Gönüllü Teşekküller Vakfı Başkanı
Necati Ceylan, Başbağlar Katliamı ile ilgili davanın sonuçsuz kaldığına işaret etti. Başbağlar Davası'nı takip eden avukatlardan olan Ceylan dava sürecinde karşılarına sürekli engeller çıktığını belirterek faillerin bir türlü bulunamadığına dikkat çekti.
Vakit Gazetesi sahibi
Mustafa Karahasanoğlu yaptığı konuşmada, "Başbağlar katliamını gerçekleştirenlerle ilgili önemli tanıklıklar dikkate alınmadı. Dava Erzincan'da değil İzmir'de ele alındı. Bundan daha taraflı adaletsiz olabilir mi? Mağdurlar nasıl oraya gidecekti? Bu adalet olabilir mi? Sivas olayı ile Başbağlar kıyaslanamaz. Sivas olayı apayrı bir olaydır. Başbağlar'ın günahı ne? Hiçbir suçları olmadığı halde, inançlı, imanlı oldukları için hedef seçildiler.
Medya bu 33 kişiden bahsediyor mu? Sivas'tan bahsedenler Başbağlar'ı dile getiriyor mu? Siyasilerimiz de Başbağlar'ı kayıtsız kalmıştır. Madımak'ı müze haline getirmek isteyen siyasi anlayış Başbağlar'a kayıtsız kalıyor." şeklinde konuştu.
BAŞBAĞLAR MAĞDURLARI ERGENEKON DAVASINA MÜDAHİL OLSUN
AK Parti Milletvekili Hüsnü Tuna, "16 yıl önce yaşanan büyük acıyı tazeledik. Yürek parçalayıcı görüntüleri yeniden yaşadık. Şehitler ölmez diye inanıyoruz. Kendilerine Allah'tan rahmet diliyorum." dedi. Başbağlar Davası'nın avukatlarından Hüsnü Tuna, yaptığı konuşmada Uğur
Mumcu, Çetin Emeç, Bahriye
Üçok gibi
cinayetlerin, Sivas'taki olayların sünni müslümanlarca yapılmış gibi gösterildiğini söyleyerek, "Bunlar hep
darbe hazırlığı içindi.
MİT Müsteşarı 1989'da Başbakan'a 'Yurtdışından getirilen bazı kişilere cinayetler işletilecek' ihbarı yapıyor. Ama bunlar dikkate alınmıyor." şeklinde konuştu.
Hüsnü Tuna, şu sözleri dile getirdi:
"Sizlerin önüne gelip timsah gözyaşları dökenler o günlerde bu cinayetlerin içinde vardı. Son yıllarda cinayetler azalmışsa, Silivri Cezaevi'ndeki tutukluların faaliyetlerini rahat şekilde sürdüremediklerindendir. Başbağlar katilleri bellidir. Az önceki filmi izlerken asit kuyularına atılan cesetleri hatırladım, helikopterden atılanları, domuz bağlarıyla bağlanmış olanları hatırladım. Burada planı yapan aynı kişiler. ABD'yi hedef gösterenler hedef şaşırtıyorlar. Uğur Mumcu katiliyle ilgili İsrail ile ilgili belge hazırlandı. Bu belge İşçi Partisi'nden çıktı. Uğur Mumcu cinayetini işleyen yakalansaydı o belge devreye ortaya çıkaracaktı. Başbağlar ve Sivas'ı planlayanlar devletin içinde yerleşmiş yasa dışı güçlerce planlandı. Taşeron PKK, DHKPC ve Dev-Sol'a bu cinayetler işletildi. Bu kadar açık ve net. Organizatörler aynı. Silivri'de yatanlar cinayetlerin failleridir."
Başbağlar Katliamı'na katılanların devletçe bulunamadığını ancak bu isimlerin kendi elinde olduğuna işaret eden Hüsnü Tuna, "Bunların listesi var. Önümüzdeki günlerde yayınlayacağım. Kod adları da var gerçek isimleri de var. Bu failleri ortaya çıkarmakta ayak sürenler artık deşifre edildi. Silivri'yi iyi takip etmeniz lazım. Başbağlar mağdurları kısa sürede Ergenekon davasına müdahil olmak için başvuruda bulunmalılar." şeklinde konuştu.
ANNE İLE ÇOCUĞUNU DİRİ DİRİ YAKTILAR-
Başbağlar Katliamı'nda biri 13 yaşında çocuk, biri kadın 5 kişi yakılarak olmak üzere 33 vatandaş şehit edilmişti. Köye
akşam 20:00 sıralarında gelen silahlı saldırganlar bütün erkekleri köy dışında topladı. Ardından makineli tüfeklerle hepsini kurşuna dizdiler. Sadece üç kişi ölü numarası yaparak yaralı olarak kurtuldu. Köydeki kadın ve çocukları derenin içinde toplayan saldırganlar, "Sizi öldürmeyeceğiz, ama bu acıyla her gün öleceksiniz" deyip saatli bir
bomba bırakıp köyü terk ettiler. Giderken de köyün bütün evlerini ateşe verdiler.
Katliamda şehit olan 33 kişinin ismi şöyle: "Mehmet Taşdelen(74), Ali Taşdelen(27), Feridun Dikkaya(29), Mehmet Parto(69), İbrahim Parto(58), Salim Parto(38), Recep Parto(31), Süleyman Akpınar(66), Kamil Akpınar(39), Ali Kucur(49), Ali Rıza Türkücü(60),
Şaban Türkücü(32), Ali Baltacı( 65), Mehmet Baltacı(27), Ali Öz
demir(37), Yahya
Özdemir(24), Hüsnü
Öztürk(71), İbrahim Çelik(63), Hüseyin
Güner(59), Rıfat Aydın(34), H. Fehmi Aydınlı(43), Aydın Aydın(34), Şakir Aydınlı(66), Nurettin Aydın(48), İbrahim Baltacı(61), Nazife Baltacı(47), İbrahim Baltacı(13), Hasan Sandıkçı(58), Süleyman Orhan(67), Celal Demirci(35),
Adil Torun(22), Ahmet
Yıldırım(66) ve İbrahim H. Gülcan(59)"
(CİHAN)