Külünk’ün önceki gün yaptığı açıklamada kullandığı şok ifade duyanları şaşkına çevirdi. Toplumun her kesiminden tepki toplayan sözler diyanet tarafından da yanlış bulundu.   

DGM Savcısı Mete Göktürk: “Hukuken öyle bir özgürlük yok. Suç işleme özgürlüğü vardır da cezasını çekme bedeli de vardır. Yargının baskı altına alınması ve bunun iktidarın en önde gelenleri tarafından yapılması yargıya olan bütün güveni sarsacaktır.” dedi. İlahiyatçı Prof. Dr. İsmail Köksal ise “Günahı bir özgürlük gibi değerlendirmek, sanki İslam günahı tavsiye ediyormuş gibi gösteriyor.” ifadesini kullandı.

Zaman gazetesinin haberine göre, AK Parti Milletvekili Metin Külünk’ün, 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonu için 'insanların günah işleme özgürlüğüne müdahale edildiği’ açıklaması toplumun her kesiminden tepkiye neden oldu. İşte görüşler:

Eski DGM Savcısı Mete Göktürk: “Hukuken öyle bir özgürlük yok. Suç işleme özgürlüğü vardır da cezasını çekme bedeli de vardır. Cezasını çekmeye razı olduktan sonra her türlü suç işlenir. Yargının baskı altına alınması ve bunun iktidarın en önde gelenleri tarafından yapılması, yargıya olan bütün güveni sarsacaktır. Devleti yönetenlerin daha dikkatli konuşması gerekir.”

Boğaziçi Avukatlar Derneği Başkanı Avukat Fikret Duran: “Hiçbir hukuk sistemi kişilerin, kamunun malına, canına, kişilik haklarına zarar verilmesini cezasız bırakmamıştır. Suçu teşvik eden bu talihsiz beyanları duymak hayret verici. İddialarda yer alan  rüşvet, karapara aklama, yargı görevi yapanı etkileme, ihaleye fesat karıştırma iddiaları çok vahim. Bunlar soruşturulup cezalandırılmayacaksa 14 bin hakim-savcı neyi soruşturacak? Talihsiz beyanlar.”

Fatih Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ergün Çapan: “Allah, Kur’an-ı Kerim’de zinayı, içki içmeyi ve insanlara zulmetmeyi yasaklamıştır. Ayrıca hadis-i şeriflerde haramlar Allah’ın harem dairesidir günah işlemek o daireye tecavüz etmektir. Günah işleme özgürlüğü diye bir şey yok. Kaldı ki bu insanın fıtratıyla da ters bir şey zıtlaşmak demek. Hiçbir kriteri, ölçüsü, dengesi olmadan söylenilmiş bir söz. Bu sözü anlamak mümkün değil.”

Bugün Gazetesi köşe yazarı-Nazlı Ilıcak: “Kastını aşan bir ifade kullandı. Buna şahsen inanabileceğini ve savunabileceğini düşünmüyorum. Çünkü hukuk devletinde yaşıyoruz. Hukuk devletinde zaten referans günah-sevap olamaz. Hukuk devletinde referans hukukun üstünlüğüdür. Bir anlamda da bir hırsızlık yapıldığını kabul etmiş gibi oldu o cümlelerle.”

Gazeteci-yazar Nevval Sevindi: “Günah işleme özgürlüğü daha çok liberallerin savunduğu bir şeydir. Eğer AKP, günah işleme özgürlüğüne inanıyorsa kadın bedenine ilişkin yasalar, doğumun nasıl yapılacağı konusunda dayatma ve yasa değişiklikleri, her türlü sigara ve alkolün buzlanmasını nasıl yorumlayacağız? Konu hırsızlık, yolsuzluk olunca dinen tamamen yasaklanmış olan her şeyi mubah göstermeleri -estağfirullah- bunların dini yeniden kendilerine göre yazdıklarını düşündürüyor.”

Gazeteci-yazar Roni Margulies: “Ben şöyle düşünüyorum; bu adam bence ya içkili ya da bizim bilemediğimiz bir narkotik falan almış. Başka türlü bu kadar gülünç bir açıklama yapmak, üstelik bunu bir kahve sohbetinde değil de televizyonda yapmak anlaşılır gibi değil. Burada iki komiklik söz konusu; birincisi partisinin günah işlemiş olduğunu bir kere kabul etmiş oluyor. Bunun farkında bile değil. İkincisi ise, herkes her istediği suçu işleyebilir ondan sonra da ‘bu benim en doğal hakkım’ deyip yoluna devam edebilir. Hükümetin günah işleme hakkı diye bir şey olamaz. Günah işlediği takdirde bunun cezasını çekmek zorundadır.”

Prof. Dr. İsmail Köksal: “Günahları özgürlük kapsamında değerlendirmemek gerekir. Çünkü günahlar, hürriyetler helallerin yapılması için vardır. Günahı bir özgürlük gibi değerlendirmek, sanki İslam günahı tavsiye ediyormuş gibi gösteriyor. Çok yanlış bir şey bu. Allah insanları özgür bırakmış, iman edip etmemekle. Haramlara gidip gitmemeyi serbest bırakmış ama ‘haramlara gitmeyin’ demiş. Serbest bırakmış diye biz haramlara gidersek yanlış  gerekçelendirme olur. O ayetlerin hadislerin İslami temelden saptırılması manasına gelir çok yanlış bir şey.”

AK Partili Metin Külünk’ün açıklama beklediği Diyanet İşleri Başkanlığı’nın ‘Alo Fetva’ hattı, “İnsanların günah işleme özgürlüğü var mıdır?” sorusuna şu cevabı verdi: “Günah işleme özgürlüğü ifadesi Kur’an-ı Kerim ve sünnette yer almıyor. Dinen hoş bir ifade değil. Günah işlemede mümin özgür olamaz. Yani günah işler. İnsanın özgür bir iradesi vardır. Ama bu özgür iradesini iyilik için kullanmalıdır. Allah’ın emrine yönlendirmelidir. Daha doğrusu dinen bu ifade çok uygun bir ifade değil. Din, bu ifadeyi tasvip etmez. Bu ifade yanlış.”