"Oylamada 6 kişi ‘
kapatma’ dedi. 4 kişi de ‘
Hazine yardımından men’ dedik.
‘KAPATMA ÇIKARSA ÜLKE NE OLUR’ DiYE DÜŞÜNDÜM
Karar vermeden önce ‘kapatma çıksa ne olacak’ diye tarttım. Ekonomiyi, AB’yi, dış ilişkileri düşündüm, kararımı verdim. Vicdanım rahat."
10 ÜYE, ‘AKP ODAKTIR’ DEDi iKTiDAR DiKKATLi OLMALI
PEKİ bundan sonra ne olacak? “Mahkemenin 10 üyesi odak olmayı saptadı. FP’nin kapanması ve
türban kararında imzam var. Meselenin özü türban kararı. İktidar partisi bu söz ve eylemlerine devam ederse yeni
dava gelebilir. Ve sil baştan yapılmaz. Dava nerede kaldıysa oradan devam eder.”
AKŞAM
Ankara Temsilcisi İsmail Küçükkaya,
Anayasa Mahkemesi’nin ‘AKP kapatılmasın, Hazine cezası verelim’ diyen bir üyesiyle görüştü: Başkan Çukurambar’daydı iddiaları doğru değil. Hepimiz aynı lojmanda kalıyoruz. O
akşam,
Haşim Kılıç’la birlikte çay içtik, tavla oynadık
AKP’nin kapatılması istemiyle açılan davada
Anayasa Mahkemesi’nin verdiği karar, beraberinde yanıtlanması gereken pek çok soruyu
Türkiye gündemine taşıdı. Kararın açıklandığı günden bu yana
siyaset kulislerinde tartışılan, speküle edilen ve henüz net bir açıklaması yapılmayan konularla ilgili olarak bir Anayasa Mahkemesi üyesi ile görüştüm. Üye, AKP’nin
laiklik karşıtı eylemlerin odağı olduğunu kabul eden, ancak “Parti kapatılmasın, Hazine yardımının yarısı kesilsin” diyenlerden birisi. Yani, karar tam da istediği gibi çıkan bir üye. O nedenle söyledikleri özel anlam taşıyor. Dava boyunca yaşanılanları ve özelikle de kararın açıklanmasıyla birlikte tartışması yapılan tüm konuları kendisine sordum. Samimiyetine güvendiğim bu üye, açık yüreklilikle bütün sorularımı yanıtladı.
Neden “kapatılsın” demediğini, vicdanen ne hissettiğini, perde arkasında yaşananları, bundan sonraki sürece ilişkin öngörülerini anlattı. Sözlerinden,
Haşim Kılıç’ın o gün yaptığı açıklamanın içeriğine katılmadığını da anlıyoruz.
Sorduğum ilk soru, Çukurambar zirvesiyle ilgiliydi. Günlerdir Haşim Kılıç’ın Çukurambar Zirvesi’ne katılan dördüncü kişi olduğu konuşuluyor, haberin yalanlanmasına rağmen “Haşim Kılıç o gece nerede olduğunu açıklasın” çağrıları gündemdeki yerini koruyor.
Sohbetimizde, Kılıç’ın o gece nerede, kimlerle olduğunu da öğrendim. İşte üyenin sözleri:
“Kesinlikle Haşim Kılıç’la ilgili dördüncü kişi iddialarının doğru olmadığını biz biliyoruz. Mahkemeye haksızlık yapılıyor. Hepimiz aynı lojmanlarda kalıyoruz, küçücük bir yer. O akşam, baktım, bazı üyeler Haşim Kılıç’la birlikte bahçedeler. Onları görünce ben de yanlarına gittim. Havadan sudan sohbet ettik, çay içtik, tavla oynadık. Aylardır
dosya okumuştuk. Bitirme aşamasındaydık. Kararın çıkacağı belliydi.”
VİCDANIM RAHAT
Anayasa Mahkemesi üyesi verdiği tarihi kararla ilgili acaba ne hissediyordu. Bunu şu cümlelerle anlattı:
“Vicdanım rahat. Karar vermeden önce, ekonomiyi, AB’yi, dış ilişkileri, bütün faktörleri düşündüm. Hatta kapatılma durumunda
ülkenin siyasi durumunu ve alternatifleri de değerlendirdim. Ancak, kapatma davaları ceza davalarından farklıdır. Yeni bir
kapatma davası gelirse sil baştan olmaz. Şimdiki deliller de dikkate alınır. Eğer
iktidar partisi, laikliğe karşı odak olan söz ve eylemlerine devam ederse yeni dava gelebilir.”
Teşekkür de aldım, tepki de
KAPATMA davasındaki tutumu ardından pek çok teşekkür mesajı alan Anayasa Mahkemesi üyesine aynı oranda da tepki mesajları yağmış. Yakın çevresi de aynı şekilde iki farklı tepki göstermiş. Anayasa Mahkemesi’nin tarihi kararının altında imzası bulunan
mahkeme üyesinin konuyla ilgili değerlendirmeleri şöyle:
Çerçeve türban kararıyla çizildi
FAZİLET Partisi’nin kapanmasında imzam var. Türban kararında da imzam var. Bütün meselelerin özü türban kararıdır. Çerçeve orada çizilmiştir. Mahkemenin esas tarihi kararı, türbanla ilgilidir. İddianamede de ağırlıklı bir rolü vardı. AKP’nin odak olduğu tespitinde bu önemliydi. Çünkü söz ve eylemlerin parti yetkili kurullarında rağbet görüp görmediğine bakarız. Türban
düzenlemesi öyleydi. Gerekçeye de türban diye yazmışlardı. Burası çok önemli. Türban kararımız Anayasa’nın değiştirilmesi
teklif dahi edilemez maddelerine atıfla alınmıştır. O maddelerin içinin boşaltılması da gündemdeydi. Bunu önledik. Odak olmayı buradan gördük.
Yeni davada eski deliller geçerli
Kapatma kararı ceza davalarından ayrıdır. Bu karıştırılmasın. Burada yeni dava gelirse şu anda incelediğimiz deliller de yeniden gündeme gelir. Yetkili kurullara bakarız. Partinin söz ve eylemlerinin laikliğin odağı olup olmadığı konusunda organlar onaylamış mı? Merve
Kavakçı olayında belliydi, onaylamıştı. Fazilet’in kapanmasında bu etkili olmuştur. Bu türban kararı da öyleydi. Nitekim kararımız o anlamda net oldu.
YAŞ TARİHİ DİKKATE ALINDI MI
KESİNLİKLE ilgisi yok. Kararın bir an önce verilmesini hepimiz istedik. Belirsizlik giderilmeliydi. Hatta, eğer kapatma çıksaydı
Rusya gezimizi iptal edecektik. Gerekçeyi de hemen yazacaktık. FP ve RP davalarının reddini isteyen bir üyemizin şimdi burada “AKP laiklik karşıtı eylemlerin odağı oldu” demesi çok önemlidir.
Ben Haşim Kılıç gibi konuşmazdım
KILIÇ TEK BAŞINA KALDI:
HAŞİM Kılıç tek başına kaldı. O, şiddete karışmadığı sürece parti kapatmaya da, Hazine yardımının kesilmesine de tamamen karşı. Haşim Kılıç’ın o günkü açıklamalarına gelince. Tabii kendi üslubu. Eleştirmek gibi olmasın ama ben öyle konuşmazdım. Başkanın kendi takdiridir.
# Parti kapatmalarını zorlaştıracak anayasa değişikliği önerisini beraber mi kararlaştırdınız?
-
Hayır, kesinlikle aramızda en ufak bir görüşme olmadı. O açıklama mahkemenin aldığı bir karar değil, Sayın Başkan’ın görüşlerini yansıtıyor. Ben şahsen farklı düşünüyorum. Parti kapatmaların ortadan kaldırılmasına veya daha da güçleştirilmesine karşı çıkıyorum. Türkiye farklı bir ülke.
Almanya ya da
İsviçre değil. Sistemin kendini koruması için böyle bir mekanizmanın yararlı olduğu düşüncesindeyim. Bu süreçte Anayasa Mahkemesi’nin yapısının değiştirilmesinin de doğru olacağını düşünmüyorum.
# Neden Hazine yardımı cezası?
- Oylama yapıldı. 6 kişi “kapatma” dedi. Biz de sonra 4 kişi “Hazine yardımının yarısından men” dedik. Aslında daha önceki düzenlemede böyle bir imkan yoktu. 10 kişinin odak dediği bir parti kapatılırdı. O zamanlar başka seçenek yoktu ama son düzenleme ardından başka bir imkan da ortaya çıktı. Dolayısıyla biz de hem odak olmayı saptadık. Hem de Hazine yardımının yarısını kestirdik.
Biz de bu ülkenin insanıyız
# Neden tamamı değil?
- Orada da şöyle düşündük: Siyasi partiler demokratik hayatın vazgeçilmez unsurlarıdır. Hazine yardımı da partilerin
yaşamalarını sağlamak için düzenlenmiştir. Tamamının kesilmesi zaten partinin yaşamsallığını engellerdi. Bütün arkadaşlarım en az bir ay boyunca evine kapanıp dosya okudu. Ben de öyle yaptım. 40 klasörü 9 klasöre indirdim, özetledim, bütün delilleri inceledim. Yeri gelmişken, delillerin tek tek incelenmesi usuldendir. Biz bunu hep yaparız. En sonunda ülkenin içinde bulunduğu durumu da düşündüm. Kapatma kararı çıksaydı ne olacaktı diye tarttım. Başkan o gün açıkladı, biz de bu ülkenin insanıyız. Ülkemizin şartlarını düşünürüz. En doğrusu bu, diye karar verdim.
Gerekçeli kararda laiklik olacak
GEREKÇE ÇOK ÖNEMLİ: Gerekçemiz çok önemli olacak. Orada herkesin alması gereken dersler bulunacak. Türkiye’de laiklik konusunda farklı düşünceler var. Biz mahkeme olarak buna dair çeşitli kararlar vermişiz. Laikliği bir yaşam biçimi olarak kabul ediyoruz. Bizim pozisyonumuz, laiklikle ilgili yaklaşımımız gerekçeli kararda yer bulacak.
AKŞAM