Türkiye ve Iraklı Kürtlerin her zamankinden çok daha iyi geçindiklerine işaret eden dergi, geçtiğimiz günlerde Erbil'de "Abant Toplantıları"nın organizatörleri tarafından düzenlenen toplantıya dikkat çekti ve bu toplantıda Türkiye'nin Musul Başkonsolosu Hüseyin Avni Botsalı'nın da bulunduğunu hatırlattı. Botsalı'nın Kürt bayrağı önünde konuşma yapmasının Türkiye'nin Iraklı Kürtlere olan yaklaşımında bir değişime işaret ettiğini öne süren Economist, şimdi artık Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un da Türkiye'de Kürt sorununun sadece askeri önlemlemlerle çözülemeyeceğini kabul ettiğini yazdı. Makalede, eskiden Iraklı Kürtlerin liderlerini "aşiret reisi" olarak tanımlayan Türk yetkililerin de artık özel konuşmalarında bu Kürt liderlerle işbirliğinin çözümün bir parçası olduğunu kabul ettiklerini iddia etti. Geçen yıl Türk istihbaratından bazı yetkililer ile diplomatların Neçirvan Barzani ile terör örgütü PKK'nın eylemlerine son vermesi konusunda görüşmeler yaptıklarına dair iddialara da yer veren dergi, "Bir görüşe göre şiddete karışmayan teröristler Türkiye'ye dönmeye razı edilecek, lider kadrolarına da kendilerini kabul edecek bir Avrupa ülkesi bulup gitmeleri için para önerilecekti" dedi. Böylelikle Türkiye'nin Irak Kürdistanı ile ilişkilerini resmileştirmesi ve hatta Erbil'de konsolosluk açmasının mümkün olabileceğinin düşünüldüğünü de öne süren dergi, Diyarbakır Ticaret Odası'nın Kuzey Irak'ta 50 bin Türk vatandaşı ve 1,200 Türk şirketinin bulunduğuna ve yılda 7 milyar dolarlık ticaret yapıldığına dair rakamlarına da yer verdi. ABD'nin şimdi aradaki engellerin yıkılması için iki taraflı bir lobi faaliyeti yürütmekte olduğu da belirtilen makalede, ABD'nin bir yandan Iraklı Kürtlere, PKK'yı sıkıştırma yönünde baskı yaptığı, diğer yandan da Başkan Obama'nın Cumhurbaşkanı Gül'ü aradığı ve gelişen Türkiye-Irak ilişkilerinden duyduğu memnuniyeti dile getirdiği bildirildi. Türklerle dostluğu geliştirmenin Iraklı Kürtler'e petrol ve gaz rezervlerini ihraç etme ve İran'ın bölgedeki nüfuzuna darbe vurma imkanı sağlayacağı da belirtilen makalede, "hatta bu Iraklı Kürtlere ABD'nin bölgeden çekilmesinin ardından bir güvenlik şemsiyesi bile oluşturur" denildi. Türkiye ile Iraklı Kürtler arasındaki son bir sorunlu alanı da petrol zengini ve tartışmalı Kerkük'ün oluşturacağına işaret edilen makalede, bölgede büyük bir Türkmen nüfusun yaşadığı hatırlatılırken, "Türkler'in kuzeni olan Türkmenler Osmanlı imparatorluğu döneminde bölgeye yerleşmişlerdi. Türkiye Kürtler'in burayı kendi bölgelerine ekleme arzularından vaz geçmelerini istiyor. Bunu ille de yapacaklarsa bile, bu hemen olmayacaktır" denildi.