Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı’nın bu yıl 33’üncüsünü düzenlediği Abant Platformu, Türkiye'nin Yönü gündemiyle başladı. GYV Başkanı Yeşil, Türkiye’nin ne yöne gideceğine karar vereceğini belirterek, “Ya herkesin hesap verebilir olduğu şeffaflık kültürünü hakim kılacak ya da hukuksuzluğun tahakkümüne razı olacağız” dedi.
Gazeteci ve Yazarlar Vakfı tarafından bu yıl 33’üncüsü düzenlenen Abant Platformu, 'Türkiye'nin Yönü' başlığını masaya yatırdı. Toplantının ilk gününden çıkan mesaj, son dönemde rotasından sapan Türkiye’nin bir yol ayrımında olduğu ve hangi yöne gideceğine karar vermesi gerektiği şeklinde oldu.
Bu yıl Düzce’nin Akçakoca ilçesinde yapılan toplantıya katılan her kesimden aydın, yazar, gazeteciler ile farklı branşlardan akademisyenler görüş ve önerilerini ortaya koydu.
SIRADAKİ GÜNAH KEÇİSİ
GYV Başkanı Mustafa Yeşil, Türkiye’nin ya Avrupa Birliği başta olmak üzere demokrasi ve insan haklarını merkeze alan hedeflere odaklanacağının veya içine kapanarak siyasi ve ekonomik belirsizliklerle baş başa kalacağının altını çizdi.
“Ya tüm kesimlerin sahipleneceği, insanı yaşatmayı temel öncelik kabul eden bir devlet-vatandaş ilişkisi inşa edecek ya da her devlet gücünü ele geçirenin bir diğerini ötekileştirmesini seyredeceğiz.
İYİMSER OLMAK İÇİN DE NEDENLER VAR
Ya kaynağı, hedefi kim olursa olsun haksızlığa karşı tavır alacak veya sıradaki günah keçisi olma endişesiyle yaşayacağız” ifadelerini kullandı.
Yaşanan bunca sancıya rağmen iyimser olmak için ciddi nedenler bulunduğunu dile getiren Yeşil, “Unutmamalıyız ki tüm iniş çıkışlara rağmen yaklaşık 150 yıldır yaşamakta olan bir parlamenter geleneğin çocuklarıyız.
Alabildiğine renkli ve bu renkliliği ifade etme konusunda giderek bilinçlenen bir toplumsal mozaiğin parçalarıyız. Son derece dinamik bir sivil toplum yelpazesine sahip bir ülkeyiz” şeklinde konuştu.
Otel sahipleri sıkıştırılıyor
Gazetecilerin sorularını cevaplandıran Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı Başkanı Mustafa Yeşil, Abant Platformu toplantısının, ismiyle özdeşleşmiş Abant Tabiat Parkı yerine Akçakoca'da yapılmasına açıklık getirdi.
Yeşil, "Biz Akçakoca'da daha önce programlar yaptık ama işin doğrusunu üzülerek söyleyeyim; Türkiye'nin yönünü konuştuğumuz toplantıları Abant'ın klasik mekanlarında yapamadık. Çünkü daha önce bazı programlarımızın özellikle antidemokratik müdahalelerle otel sahiplerinin sıkıştırılarak iptal edildiğine şahit olduk.
İPTAL EDEMEYECEKLERİ YÖN
İşin doğrusu bu kez iptal edemeyecekleri bir yöne taşıdık toplantıyı. Görüntüye bakılırsa yaz Abant'ı deniz kenarında yapılabilir diyebiliriz ama gerçeğin bu olmadığını ifade etmek durumundayım.
Türkiye'nin yönünün sıkıntılı olduğu şu dönemde maalesef yer tercihinde bile rahat olamadığımız zeminde ve Türkiye'de bu meseleyi konuşuyoruz" dedi.
Okulların kapatılması sevinilecek durum değil
Azerbaycan'da Cemaat okullarının kapatılmasının sevinilecek bir durum olmadığını vurgulayan Yeşil, “Azerbaycan'daki gelişmeleri yakından takip ediyorum. Ülke içinde ve ülke dışında eğitimin lobi açısından ne kadar önemli olduğunu biliriz. Türkiye'de hiç kimse bir okulun kapanmasından dolayı mutlu olmamalı.
HİÇBİR LEKE GETİRMEDİ
Bundan sevinç duyan kimse bence nerede durduğuna bir baksın. İnsanların eğitildiği ve yetiştirildiği yerlerin kapatılmasına sevinmek bir insanın durduğu yer hakkında, bakış açısındaki sıkıntı hakkında ümit ediyorum bir fikir veriyordur. Ülkemize hiçbir leke getirmeden bunları sürdürmüş olan kadroların, fedakar insanların akamete uğramasının sevinilecek bir durum olduğunu düşünmüyorum” diye konuştu.