Basında yer alan "
Kaçmaz'ın
savunma hakkının kısıtlandığı" şeklindeki haberler, avukatının açıklamaları ile ifade sırasında bakanlığa gelen Yargıçlar ve Savcılar Birliği (
YARSAV) Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu'nun
soruşturma sürecinin hukuka uygun olmadığı yönündeki açıklamalarına
Adalet Bakanlığı'ndan
cevap geldi.
Yazılı açıklama yapan Bakanlık,
Teftiş Kurulu Başkanlığı'nın yaptığı tüm soruşturmaların anayasa,
Hakimler ve Savcılar Kanunu, Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulu Tüzüğü ve Yönetmeliği hükümleri çerçevesinde ve bağımsız
mahkemelerce verilen kararlar uyarınca yürütüldüğünü hatırlattı.
Sincan 1. Ağır
Ceza Mahkemesi Başkanı
Osman Kaçmaz hakkındaki soruşturma sırasında suç teşkil ettiği ve
disiplin cezasını gerektirdiği düşünülen eylemleri hakkında savunmasının istendiğine ilişkin dört sayfadan oluşan yazının tebliğ edildiğini kaydeden Bakanlık, yazıda savunma talebinde isnat edilen tüm hususların olay, yer, kişi, tarih ve saat olmak üzere ayrı ayrı açıklandığını vurguladı.
"İlgili avukatı aracılığı ile soruşturmanın dayanağı tüm belgelerin verilmesini talep etmiş ise de bağımsız mahkemelerce verilen kısıtlama kararları nedeniyle bu mümkün görülmemiştir." denilen açıklamada, "Müfettişler tarafından savunması istenilen konular 11 Ağustos'ta kendisine tebliğ edildi ve 7 gün içerisinde yazılı olarak savunma vermesi talep edildi. Ancak kendisi, bizzat müfettişlere sözlü savunma vereceğini ifade ederek yazılı savunma vermeyi kabul etmemiştir. Bunun üzerine 1
Eylül'de
telefonla sözlü savunmaya davet edildi ve 2 Eylül tarihli bazı gazetelerde savunma için çağrıldığına ilişkin haberler yer aldı." ifadelerine yer verildi.
Hakim Osman Kaçmaz hakkında yürütülen soruşturmayla ilgili kendisine yöneltilen soruların, görev yaptığı adliyede ve bizzat kendi mahkemesinde bulunan
dosya ve yazışmalar ile kolayca ulaşabileceği bilgi ve belgelere ilişkin olduğu belirtilen açıklamada şunlar kaydedildi: "Bazıları ise
mahkeme kararı ile dinlenen ve içeriği kendisine açıklanan telefon konuşmalarına ve medya önünde kamuoyuyla paylaştığı beyanlarına dayanmaktadır. Buna rağmen kendisi ve vekili, mahkemelerce verilmiş iletişimin tespiti ve
teknik takip kararlarını veren mahkeme ve hakim ile kararda başka isimlerin bulunup bulunmadığını deşifre etmeye yönelik taleplerini yineleyip, önceden kararlaştırdıkları anlaşılan bir tutum sergileyerek sözlü savunma yapmayacaklarını belirttikten sonra kuruldan ayrılmışlar ve basına açıklama yapmışlardır. Osman Kaçmaz'ın sözlü savunmasının alınması sırasında, savunma istenilen hususların kendisine önceden tebliğ edildiği ve kısıtlama kararlarını ihlal etmeyecek şekilde okunabileceği müfettişlerce açıkça izah edilmiştir. Buna karşın, bir hakim olarak öncelikle kendisinin saygı gösterip uyması gereken mahkeme kararlarını hiçe sayıp, dayanak belgelerin örneklerinin kendisine verilmemesini gerekçe göstererek savunma vermekten kaçınmış ve bunu müfettişlerce savunmasının kısıtlandığı şeklinde göstermek istemiştir. Bu tutum, tamamıyla soruşturmayı etkisiz kılmaya, süreci uzatmaya ve kamuoyunu yanıltmaya yönelik bir çaba olarak değerlendirilmiştir."
(CİHAN)