İngilizce başladığı konuşmasını basın mensuplarını itirazları üzerine
Türkçe sürdürmek zorunda kalan Ağca, İstanbul'da yaşadığını, yakında Malatya'ya gitmeyi planladığını söyledi.
Yarışma programları için
teklif aldığı yönündeki soruya sinirlenen Ağca, "Dans yarışması gibi aşağılık bir şeye kimse beni davet edemez." dedi.
Bostancı'daki Prenses Otel'de avukatıyla birlikte kameraların karşısına geçen Ağca'nın toplantı yapacağı bölümün arkasına
Türk bayrağı asması dikkat çekti. Mavi kazak yerine lacivert
takım elbise,
mavi gömlek ve kravatla basın mensuplarının karşısına çıkan Ağca, İstanbul'da yaşadığını, yakında Malatya'ya gitmeyi planladığını söyledi. Toplumun içine pek girmediğini belirten Ağca, "Bakışlardan rahatsız oluyorum. Ama zamanla normal hayatımı yaşayacağım.
İncil ve Tevrat yazıyorum,
spor yapıyorum." dedi.
Televizyon kanallarından yarışma programlarına katılması için teklif aldığı yönündeki bir soruya Ağca sinirlendi. Ağca, "Bunlar Ortaçağ zihniyeti, ilkel zihniyettir. Herkesin bir rolü, misyonu vardır. Yarışma programları gibi programlar çok aşağılık programlardır. Bunu saygıyla karşılamak mümkün değil. 'Ben Mesihim' diyen birini buna davet etmek doğru değil. Ben Mesihim ve Tanrı'yı temsil ediyorum. Ama öyle dans yarışması gibi aşağılık bir şeye kimse beni davet edemez." diye konuştu.
Ağca, bir basın mensubunun, "İnsan öldürmeyle bir yere varılamaz diyorsunuz ama siz de zamanında adam öldürmekten
hapis yattınız." şeklindeki sözleri üzerine Mesih olduğu iddiasını hatırlatarak şunları söyledi: "Haklı güzel bir soru. O ayrı bir şey. Türkiye'de
iç savaş vardı. Ben, her türlü terörizmi de, cinayeti de, suçu du kesinlikle lanetliyorum."
(CİHAN)