İlhan'ın yeğeni
sanatçı Kerem Alışık, "Kimse
Attila İlhan'ı sahiplenemez, kullanamaz. Onun üstünden başka türlü bir etkinlik yaratma oluşumları bize hoş gelmiyor." diyerek tepkisini dile getirdi.
Cumhuriyet döneminin önde gelen
şairlerinden Attila İlhan, ölümünün 5 yılında Aşiyan Mezarlığı'ndaki kabri başında anıldı. İlhan'ın kardeşi
Çolpan İlhan, oğlu
Kerem Alışık ve diğer
aile üyelerinin geldiği
anmaya Ergenekon'a verdiği
destek ile bilinen
Türkiye Gençlik Birliği (TGB) üyesi bir grup da katılmak istedi. Ancak, İlhan'ın yakınları gruba dahil olmak istemedi. Aile ve Attila İlhan
Bilim Sanat Kültür Vakfı temsilcileri gruptan programlarını bitirip ayrılmalarını istedi.
Aileden önce İlhan'ın kabrinin başına gelen TGB'li grup adına konuşmalar yapıldı, İlhan'ın şiirleri okundu. Gruptakiler, ellerinde 'Yaşasaydı Silivri'de olurdu' yazılı dövizler taşıdı. TGB'lilerle birlikte 68'liler Vakfı,
Ulusal Sanayici ve İşadamları Derneği ve Cumhuriyet Okurları temsilcileri de konuşma yaptı. Attila İlhan hakkında düşüncelerin açıklandığı konuşmalarda, "Şimdi hoca Kur'an okuyacak, lokma tatlısı dağıtılacak. Bunu beklemiyorduk. Attila İlhan öyle biri değildi." ifadeleri dillendirildi. Grup, Çolpan İlhan'ı konuşma yapmak için davet etti ancak İlhan grubun yanına gelmedi.
Bu grubun programını bitirmesinin ardından Çolpan İlhan ve oğlu Kerem Alışık, Attila İlhan'ın kabrinin yanına geldi. Kur'an-ı Kerim okunmasının ardından dualar edildi.
Attila İlhan'ın bağımsız bir edebiyatçı olduğunu belirten Kerem Alışık, bazı grupların onu sahiplenmesinden duyduğu memnuniyetsizliği dile getirdi. Alışık, "Hep 'edebiyat haksızlıkları görüp yansıtma arzusundan doğar' der ve bunun için de yazılarıyla söylemleriyle kendi düşüncelerini aksettirmiş bir yazardı. Bugün burada onu anarken Attila İlhan'ın sadece bir kesime mal olmadığını, tüm Türkiye'ye mal olduğunu gayet iyi biliyoruz. Attila İlhan bu saygıyı, sevgiyi bir tek kağıdı ve kalemiyle başarmış önemli bir yazarımız." dedi.
Attila İlhan'ın cenazesinde sağcısının, solcusunun, radikalinin, İslamcısının, liberalinin hepsinin aynı düşüncede, aynı hüzünde, aynı saygıda buluştuğunu vurgulayan Alışık, "Herkes Attila İlhan'ı anabilir, düşüncelerini paylaşabilir, hayranlığını dile getirebilir. Dediğim gibi Attila İlhan kendi farkı ile farklılığını yaratmış bir yazar olduğu için tüm Türkiye'ye mal olmuştur. Bir kesimin, bir oluşuma ait bir yazar değildir. Tüm kesimleri kapsayan, eserleriyle hayran bırakan bir yazar. Burada biz aile olarak anma gününü düzenlerken aynı cenazesinde olduğu gibi tüm kesimlere mal olmuş bir yazarı anıyoruz. Bir sahiplenme söz konusu değil. Attila İlhan'ı kimse sahiplenemez. Çünkü hiçbir fraksiyona, hiçbir oluşuma, hiçbir örgüte mensup değildi. Tek başına bir örgüttü Attila İlhan.
Bağımsızdı ve bu bağımsızlığını da biz aile olarak onun bundan sonraki hayatını sahiplenme ve yürütme durumunu yaratmak zorundayız." diye konuştu.
İlhan'ın kullanılmak istenmesinin hoş bir durum olmadığını belirten yeğen Alışık şunları söyledi: "Bu tip kullanılma, Attila İlhan'ın üstünden başka türlü bir etkinlik yaratma oluşumları, hele böyle bir anma gününde yüreğimizin acıyla dolduğu anda bu tip oluşumlar bize hoş gelmiyor. Bu anma günü herkese açık. Kimsenin kullandığı, sahiplendiği bir durum değil. Attila İlhan öyle bir yazar değil. Tüm Türkiye'yi kapsayan bir yazar. Herkes onun şiirinde bir damla
gözyaşı dökmüştür, herkes onun şiiriyle kız arkadaşına bir dörtlük yazmıştır. Herkes onun bir romanını okumuştur. Bunun yanında o kendini hep edebiyatçı kimliği ile tanımlamıştır. Yazım, söylem ve fikirleri, siyasi anlamda da söylediği şeyler olmuştur ama özüne döndüğümüzde Attila İlhan edebiyatçıdır. Toplumsal gerçekçi bir yazardır. Kendi kültürünü, kendi medeniyetini savunan, yegane uygarlık modelinin batıda olmadığını savunan bir yazardır. Bu gözle bakacak olursak ailenin hassas olduğu anma günlerinde her kesime açık olan bugünlerde kimse Attila İlhan'ı sahiplenemez. Attila İlhan bu hakkı, izni kimseye vermiyor. Kendi yaşarken de bu böyleydi. Hiçbir gruba, örgüte, derneğe bağlı birisi değildi. Yalnız yaşadı, yazılarını yalnız yazdı. Biz onu tüm Türkiye ile beraber kalbimizde yaşıyoruz. Zaten onun eserleri söylemleri kendisini yaşatmaya yeterlidir. Biz onu sadece unutmadığımız göstermek istiyoruz."
Attila İlhan'ın kardeşi Çolpan İlhan da ağabeyini özlediğini kaydetti. Ağlamamak için kendisini zor tuttuğu gözlenen Çolpan İlhan, "Ben ağabeyimi çok özlüyorum. Gözlerini özlüyorum, sesini özlüyorum. Fikirlerini, beni rahatlatma konuşmalarını özlüyorum. Bu özlem yıllar geçtikçe azalmıyor, çoğalıyor. Televizyonda bir şeyini görsem toparlanamıyorum. O muhteşem bir insandı. 80 küsur yıllık Cumhuriyet tarihimizin en az 60 yılında vardı. Eserleri hala çok rağbet görmekte. Herkeste bir Attila İlhan dinlemek veya yazısını okumak özlemi sürmekte. Nurlar yağsın ağabeyciğimin üstüne." dedi.
Konuşmaların ardından
mezarlık girişinde hazırlanan lokma tatlısı ikram edildi.