Trabzon İl Jandarma Kaçakçılık ve
Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü
Polat, "
Hrant Dink cinayetinde,
Alay Komutanı
Albay Ali Öz'ün
ihmalden de öte bir sorumluluğu var" dedi.
Öz'ü, 'Medyatik olmayı sever' diyerek
tarif eden Polat: "Kaybolan birinin aranması gibi basit bir olayda bile
komando bölüklerini seferber etmiş, bu bölüklerin bizzat başına geçmiştir. Hrant Dink gibi tanınmış bir insanın öldürüleceğine dair istihbaratın önemsenmemesinin haklı bir gerekçesi olduğunu düşünmüyorum. Basit bir ihmal de diyemem." sözleriyle iddiasına açıklık getirdi.
Yüzbaşı Polat, dönemin Alay Komutanı Öz ile
İstihbarat Şube Müdürü Yüzbaşı Metin Yıldız'ın üst makamlar dahil herkesi yanılttıklarını iddia etti.
Gazeteci Hrant Dink'in öldürülmesinde ihmali bulunan Jandarma görevlileri Astsubay
Okan Şimşek ile
Uzman Çavuş Veysal
Şahin'in yargılanmasına Trabzon 2. Sulh
Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. Davanın son tanığı Yüzbaşı
Hüsamettin Polat, ilk önce yazılı ifade verdi. Mahkeme Başkanı Şevki Ulucam
tanıklığın vicahi(yüz yüze) olacağı uyarısında bulunarak olayı anlatmasını istedi. Polat cinayet ile ilgili istihbarat bilgisinin aktarıldığı sabah brifing toplantısını şöyle anlattı: "İstihbarat Şube Müdürü Metin Yıldız, İl Jandarma Komutanı Öz'e Veysal Şahin ve Okan Şimşek'in Pelitli'de güvenlik görevlisi olarak çalışan Çoşkun İğci'nin
Yasin Hayal isimli şahsın İstanbul'daki
Ermeni gazeteci Hrant Dink'i öldürmeyi planladığını, bu plan kapsamında kendisine
silah temini için 500 YTL verdiğini söyledi. Albay Öz ise bu konuyu burada görüşmeyelim sonra görüşelim dedi."
Yüzbaşı Polat'ın ifadesine göre, Albay Ali Öz'ün, Dink'in öldürülmesinden sonra
jandarmaya bilgi veren İğci'nin konuşmaması konusunda uyarılmasını istedi. Polat, konuyu araştırmaya başlayınca Albay Öz'ün tutumu da değişti, istihbarat şubesi elemanları da artık kendisiyle görüşmedi.
Polat, yazılı ifadesinde de Öz'ün İl Jandarma'daki tüm faaliyetleri görevle alakası olsun olmasın Yüzbaşı Yıldız ile planlayıp gerçekleştirdiğini belirterek şunları kaydetti: "Elde somut bir istihbari bilgi vardı. Bu durumda ilk iş bu şahsın takibe alınması, bu olayın cumhuriyet savcılığına bildirilmesi gerekir. Çünkü istihbarat toplantısında Yasin Hayal'den bahsederken 2004 yılında McDonalds'ı bombalayan Yasin Hayal olarak belirtilmiştir. Sanığın bu yapısı dikkate alındığında bu istihbaratın ciddiye alınması gerekirdi."
Albay Öz'ün Trabzon'dan tayini çıkması üzerine Astsubaylar Okan Şimşek ve Veysal Şahin'in de başka illere gitmeleri için zorla dilekçe imzalattığını öne süren Polat, şöyle devam etti: "Okan Şimşek'i görev yaptığı İstanbul'dan telefonla aradım. Artık Öz'ün baskısı kalmadığını Dink cinayetiyle ilgili doğruları söylemesini
tavsiye ettim. Şimşek beni telefonla iki kez aradı,
mahkemede doğruları anlatacaklarını söyledi. Yüzbaşı Polat, istihbarat elemanı Çoşkun İğci'den cinayet hakkında alınan istihbaratın bilinmemesi için eski evrakların
imha edildiğini iddia etti. Polat ifadesinde şu bilgileri verdi: "Günlük görev sonuç raporlarının mülkiye müfettişlerinin Trabzon'da olduğu dönemde İğci'yle görüşüldüğü anlaşılmasın diye bizzat alay komutanı Ali Öz ve İstihbarat Şube Müdürü Metin Yıldız tarafından emir verilerek değiştirildiğini gördüm. Çünkü İğci ile görüşme detayları bu tutanaklarda vardı. Öz ve Yıldız üst makamlar dahil herkesi yanılttılar."
Tanığın dinlenmesinin ardından mahkeme heyeti
davanın 2. Sulh Ceza Mahkemesi'nin görev alanını aştığı gerekçesiyle
görevsizlik kararı verdi. Mahkeme dava dosyasını Trabzon Nöbetçi
Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderdi.
ZAMAN