- Ali Fuat Yılmazer: Her operasyondan önce mutlaka Başbakan Erdoğan ile görüştüm..
- (Erdoğan'ın "sen benle ya 2 ya 3 kere görüştün" sözlerine karşı) "30-40'tan aşağı olması mümkün değil."
- "Toplumdan saklanan gerçekleri konuştum."
- "Türkiye bugünkü sıkıntılara maruz kalmasaydı benle beraber mezara gidecek meselelerdi. Ama artık benim olmaktan çıkmıştır."
- "Kimsenin takatinin kalmadığı bir dönemde göğsümüzü siper ettik demokrasiye kelle koltukta bu sürece girdik."
Ergenekon ve Balyoz gibi önemli davalarda görev alan emekli istihbarat müdürü Ali Fuat Yılmazer'in geçtiğimiz günlerde yaptığı çarpıcı açıklamalar gündeme bomba gibi düşmüştü. Yılmazer Genelkurmay eski başkanı İlker Başbuğ dahil bütün tutuklamalardan Başbakan Erdoğan'ın bilgisi olduğunu söylemişti. İlker Başbuğ'un tutuklanma talimatını bizzat Başbakan'ın verdiğini ifade etmişti.
Başbakan Erdoğan ise katıldığı televizyon programında Yılmazer'in söylediklerinin yalan olduğunu savunmuştu. Yılmazer, Başbakan Erdoğan'a Bugün TV'de yayınlanan Merkez Siyaset programında cevap verdi ve şunları söyledi:
"Toplumdan saklanan gerçekleri konuştum. Üzerimde bir yük gibi taşımakta olduğum eğer Türkiye bugünkü sıkıntılara maruz kalmasaydı benle beraber mezara gidecek meselelerdi. Ama artık benim olmaktan çıkmıştır. Buna uygun bir ciddiyetle hassasiyetle bir üslup kullanmaya çalıştım. Ama karşılığı... Çok önemli meselelerden bahsettim. Sadece hakaret var. İftira var. Tehdit var. Baskı ve sindirme var. Bunların cevabı bu değil."
Yılmazer, Ergenekon soruşturması sürecinde yaşadıklarını ve bildiklerini anlatacak kimsenin olmadığından yakınınca, ilk olarak dönemin İTO başkanının kendisini Başbakan Erdoğan'a götürdüğünü "Şimdi hatırlatmam lazım ki Başbakan unutmuş belli ki. İstanbul Ticaret Odası Başkanı. Bana dedi ki; Başbakan'a bunları arz etmelisiniz. İlk onunla gittik." sözleriyle ifade etti..
Yılmazer, Başbakan'ın kendisiyle ilk 2008 şubat ayında görüştüğünü ifade etti. Ardından bu görüşmelerin sıklıkla devam ettiğini söyledi ve şunları söyledi:
"Şimdi ben Başbakanla hiç görüşmeden önce 2008 Şubat'ta görüşmüşüm. Onu da neden olduğunu söyleyeceğim. Şunlar olmuş. Ümraniye dalgası yapılmış. Ve o günden itibaren dedi 'bunlardan benim haberim olsun. Bana gelin bana bunların bilgisini verin. Benimle doğrudan görüşebilirsin' dedi. Siz bir Başbakanla ilişkinizi hiçbir şekilde gizli tutamazsınız. Bir kere onun yakın korumaları şahittir. Çoğu zaman havalimanlarında olmuştur bu görüşme. İlk altı yedi ay boyunca çok sık görüştünüz. Çok sık görüştük."
Yılmazer, her operasyondan önce Başbakan Erdoğan'la görüştüğünü söyledi ve "Her operasyondan önce mutlaka kendisiyle görüştüm. Her operasyondan sonra da dosyaları kendisine taktim ettim. Kimlerin gözaltına alınmasının planlandığı konusunda listeyi kendisine taktim ettim. Bir kere buradan bir sayı ortaya çıkar. 30-40'tan aşağı olması mümkün değil. Bana ülkeme ihanetle beni kimse itham edemez. Ne yaptıysam birinci dereceden sorumlu olan ve yöneticisi olan ve herkesin de böyle bildiği Başbakan'ın bilgisi ve talimatlarına göre yaptım bunu anlatmaya çalışıyorum." dedi..
Yılmazer, kimsenin cesaret edemediği bir dönemde kelle koltukta iş yaptıklarını vurguladı, "Yani kimsenin takatinin kalmadığı bir dönemde nasıl göğsümüzü siper ettik demokrasiye kelle koltukta bu sürece girdik, onu Allah biliyor başta ama en yakın şahitleri de başta utanmadan sıkılmadan iftirayı kullananlardır." ifadelerini kullandı..