Fiskobirlik'in kaynak yetersizliğinden bu yıl piyasaya giremeyeceği anlaşılınca
çiftçi ürününü satamama riski ile karşı karşıya kaldı.
Hükümet ise fındıktaki krizi aşmak için
Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO)'ne alım yetkisi verdi. Tarihinde ilk defa bu üründe müdahale alımı yapan
ofis, kilo başına açıkladığı 4 yeni liralık
fiyatla bir yandan piyasadaki sıkıntının aşılmasına
yardım ederken, diğer yandan da ilk kez ofisle çalışacak çiftçilere yol göstermek için 'Alo
Fındık Hattı' açtı. 11 Eylül'den bu yana, 0312 416 34 10 numaralı hatta 4 bin 500'ün üzerinde
telefon geldi. Aramaların büyük çoğunluğu Karadenizli üreticilerden olunca fıkralara konu olacak görüşmeler de yaşandı. Bir çiftçi, Alo Fındık Hattı görevlisi Rıdvan Yılmaz'a nereli olduğunu sorup 'Çanakkaleliyim' cevabını alınca "Çanakkaleli fındıktan ne anlar?" karşılığını verip telefonu yüzüne kapatmış. Geçen yıldan Fiskobirlik'e verdiği yaklaşık 50 bin ton ürünün bedelini alamayan üretici de hattın müdavimi olmuş. Fiskobirlik'ten alamadığı meblağı TMO'dan isteyen çok sayıda kişi olmuş.
Mesai saatleri içinde
hizmet veren serviste, 4 tecrübeli ziraat mühendisi görev yapıyor. 25 yılın üzerinde
görev süresi olan genel Müdürlük müşavirleri Mehmet Varlı, Rıdvan Yılmaz,
Eyüp Erdoğan ve
Bedrettin Tokdemir, hattın açıldığı günden beri bütün sorulara
cevap veriyor. İlk günlerde hakarete varan telefonlar aldıklarını söyleyen Varlı, aramaların daha çok
satış fiyat ve merkezleri, gerekli belgeler ve ödemeler üzerinde yoğunlaştığını belirtiyor. Ofisin, daha önceki yıllarda uygulanmayan alımlarda dijital cihazlarla rutubet ölçümü yaparak yüzde 6'dan daha nemli ürünleri almaması tepki çekmiş. Randımanın dijital terazilerle tespit edilmesi ise durumu daha da ağırlaştırmış. Rutubetli olduğu gerekçesiyle ürünü alınmayan biri hattı arayarak; "Bu aletlere güvendiğiniz kadar bana güvenmiyor musunuz?" şeklinde tepkisini dile getirmiş. Sadece 2006 mahsulünü alan TMO'yu arayan bir vatandaşın yerel
ağız ile; "Eski fındığı yenisine karıştırıp getirirsek anlar mısınız?" demesi de görevli personeli kahkahaya boğmuş. Eyüp Erdoğan ise arayanlara emanete ürün bırakmalarını
tavsiye ettiklerini söylüyor. Emanete bırakanlara bedelin yüzde 25'i kadar avans veriliyor, ileride TMO'ya ürünü satma ve aynı kalitede geri alma imkanı tanınıyor.
Fındık fiyatı 3,5 YTL'ye çıktı
Bu ay sonuna kadar sürmesi planlanan alımlar süresince hat hizmet vermeye devam edecek. 1
Aralık itibarıyla 78 bin 256 üretici Ofis'e 235 bin 373 ton fındık beyanında bulundu. TMO bugüne kadar yaklaşık 120 bin ton fındık için 430 milyon YTL civarında para ödedi. Ofis'in ortalama fiyatı ise 3,61 yeni lirayı buldu. Öte yandan Fiskobirlik üreticiye 2005 yılından kalan 140 milyon yeni liralık borcunun 60 milyon lirasını ödedi. Toprak Mahsulleri Ofisi de arz fazlası ürünü alarak piyasayı rahatlattı. Söz konusu gelişmeler serbest piyasada olumlu bir havanın doğmasına yol açarken, fiyatlar bir hafta içinde 2,80 YTL'den Ordu'da 3,15 YTL'ye Giresun'da 3,50 YTL'ye kadar çıktı. Uzmanlar, fiyatların artmaya devam edeceğine dikkat çekerken,
ocak ayında ciddi yükselişler yaşanabileceği tahmininde bulunuyor. Fiskobirlik Yönetim Kurulu Başkanı
Yaşar Pamuk, "Bir yandan borçlarımızı ödemeye devam ediyor, diğer yandan alım yapıyoruz. Yılbaşına kadar bütün borcumuzu sileceğiz." diye konuştu. Ofisin üretici belgesine dayalı ürün aldığını, üreticinin ise üretici belgesini fındık tüccarına kullandırdığını kaydeden Pamuk, tüccarın üreticiden 2,7 YTL'den aldığı fındığı ofise 3,6 YTL'ye sattığını anlattı. Pamuk, şunları kaydetti: "
Piyasa fiyatı Toprak Mahsulleri'nin fiyatının üzerine çıkamıyordu. Bizim borçlarımızı hızlı bir şekilde ödemeye başlamamız, elimizdeki ürünü satmamamız ve TMO'nun alımlarını hızlandırması ile fiyatlar da yükselmeye başladı." TMO Genel Müdürü İsmail Kemaloğlu da aldıkları fındığı hemen satmayacaklarını açıkladı. Kemaloğlu, "Fiyatların bundan sonra düzenli olarak artacağını ve 5-6 yeni liraya kadar çıkacağını tahmin ediyoruz." dedi.
Görevlileri şaşırtan sorular
Çanakkaleli görevliye: Sen ne anlarsın Fındıktan?
Eski fındığı yenisiyle karıştırıp getirirsek, anlar mısınız?
(
Dijital terazileri ve rutubet ölçen aletleri kastederek) Bu aletlere güvendiğiniz kadar bana güvenmiyor musunuz?