Kurtulmuş, Devlet Bakanı, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ve beraberindeki heyetle birlikte gerçekleştirdiği 'Anayasa Değişiklik Paketi' görüşmesi için; "Biz Saadet Partisi olarak kendi düşündüklerimizi, takdim edilen program ve değişiklikler için söyledik. Anayasa değişikliği için anayasa meclisi oluşturulmalı ve referanduma gidilmeli. Referandumda değişiklikler de paket halinde değil, ayrı ayrı oylanmalı. Türkiye’de anayasa yapım süreci, bütünüyle milletle hakem ve hakim kılınabilecek şekilde düzenlenmeli" diye konuştu. Kurtulmuş; "250 bin seçmenin oluşturduğu bölgede, dar bölge tek milletvekili sistemiyle seçilecek bir temsilciler eliyle, anayasa meclisini oluşturarak, bu meclisin 1 yıl içinde yapacağı anayasa taslağının, mevcut TBMM’ye gönderilmesi ve referanduma gitmesi sağlanmalı, Türkiye’de çağdaş katılımcı bir anayasanın yapılması gerekli" sözlerini kaydetti. Anayasa Değişikliği Paket Halinde Değil, Madde Madde Oylanmalı! Anayasa değişikliğinin referanduma gitmesi durumunda tasarının paket olarak oylanmasına karşı olduğunu ve oluşturulacak oy pusulasında her maddenin ayrı ayrı oylanması gerektiğini öne süren Numan Kurtulmuş; "Tanzimattan bu yana anayasalar, ya namlu ucu ya da Avrupa Birliği tavsiyeleri doğrultusunda halka dayatılıyordu. Türkiye’deki esas sorun da budur. Bu millet toprakların ev sahibesi midir, kiracısı mıdır? Siyasi elitler şimdiye kadar 'Buyurun kira kontratınız budur' diyorlardı. Biz şimdi diyoruz ki bu millet önüne dayatılan bir kontratı değil, bu ülkenin tapusunu resmileştirecek bir anayasa gerçekleştirilmeli" dedi. Piyangodan Bilet Çeker Gibi, Sürpriz Madde Olmaz! Hükümeti, Anayasa değişiklik paketine yönelik‘ sürpriz madde’ söylemleri için eleştirerek,‘’Piyangodan bilet çeker gibi, sürpriz madde olmaz’’ diyen Saadet Partisi Genel Başkanı; Anayasa değişikliği için; ‘’ Bunun siyasi telaşların içine sıkıştırılmaması gerekir. Konunun Türkiye kamuoyunda ve TBMM’de bütün boyutları ile tartışılması gerekir. Bunu bir paket olarak sunmaktansa, YSK ‘nın düzenleyeceği bir oy pusulasında madde madde milletin oyuna sunmanın daha doğru olduğu kanatindeyiz’’ diye konuştu. Kapıları Kapatmakla Olmaz! Saadet Partisi olarak, Anayasa değişikliği konusunu ciddi bir şekilde ele aldıklarını söyleyen Kurtulmuş;’’ Biz mecliste yer alıyor olsaydık, bu tartışmalar yaşanmazdı. Kapıları kapatmakla olmaz. Bizim tüm siyasi partilerden beklediğimiz, uzlaşmaya ve diyaloğa açık bir görüşmede farklı düşüncelerin, eleştirin ve önerilerin çözüme yönelik bir uzlaşma içinde sonuçlandırılması. Hele ki bu süreç, bir parti ya da siyasi bir konu gibi kullanılmamalı.’’ dedi. Hiçbir Parti ya da Program Türkiye için Son Şans Değildir! Anayasa değişiklik gündemine ilişkin, demokrasi için son şans olduğu şeklindeki söylemlere de değinen Kurtulmuş; ‘’Hiçbir parti ya da program Türkiye için son şans değildir. Yeni anayasanın toplumun farklı kesimlerinin katılımı ile yapılması ile Türkiye’de zaman zaman yaşanan kaosların kökten çözüleceğine inanıyorum’’ diye konuştu. ‘’ Aslında referanduma gitmeden de olurdu, ama iktidar ve muhalefet kamplaşması maalesef çözümden ve uzlaşmadan çok uzakta kalmış durumda. ‘’ sözlerini kaydetti. Neredeyse Ağlayarak Konuştu! ‘’Anayasa Mahkemesi Başkanı, AKP’nin kapatılmasına yönelik neredeyse ağlayarak konuşarak, artık bazı düzenlemelerin yapılması gerektiğine dikkati çekmiştir. Türkiye’ de, mevcut siyasal sistem iç düşman üzerine kurulmuştur. Oysa ki düşman yoktur, suçlu vardır. Ne oldu DTP kapatıldı da, BDP kuruldu. Artık bu siyasi parti mezarlığına yönelik yaşananların son bulması gerekir’’ diye konuştu. 2007 yılında, Anayasa değişikliğinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal gerekçesi ile Türkiye’de hukuki bir kördüğüm ortaya çıktığını söyleyen Kurtulmuş; ‘’ Anayasa Mahkemesi aslında, parlamentonun üstünde bir senato haline gelmiştir. Parlamentonun yapacağı değişikliğin Anayasa Mahkemesinden geri dönme ihtimali vardır. Bunu değiştirmenin yolu, çok net bir şekilde millete müracaat etmektir’’ sözlerini kaydetti.. Bizim Önyargımız Yoktur! CHP Genel Başkanı Baykal’ın ‘SP ile koalisyon olmaya’ ilişkin söylemleri için, ‘’ Demokrasi uzlaşma, paylaşma ve ortak çözüm üretme rejimidir. Bu çerçevede hiçbir partiye karşı koalisyon kurma ya da kurmama noktasında ön yargımız yoktur’’ diye konuştu.