Ankara Polisi daha iki gün önce
Türkiye tarihinin en büyük çaplı
bomba operasyonunu yapmış ve
Kurtuluş Otoparkında içinde 600 kiloya yakın
patlayıcı bulunan bir
minibüs etkisiz hale getirilmişti.
Sodyum nitrat maddesiyle etkisi arttırılan bombanın patlaması halinde, başkentte kolay unutulmayacak bir felaketin yaşanabileceği değerlendirilmişti.
Uzman ekiplerin 3 saatlik çalışmasıyla etkisiz hale getirilen bombanın, bölücü
örgüt tarafından hazırlanmış olabileceği öne sürülmüş, bazı stratejistlerse bu iddiaları reddetmişti.
Polis bombalı minibüsü otoparka bırakan failleri arayadursun, başkent Ankara'da ikinci bir minibüs vak'ası yaşandı.
İKİNCİ MİNİBÜS VAK'ASI
İçinde büyük miktarda bomba yapımında kullanılan malzeme bulunan bir minibüsün Ankara'ya gitmek üzere yurda giriş yaptığını haber alan Ankara polisi derhal harekete geçti.
Başkent polisi zaten bir önceki olaydan dolayı
alarm halindeydi.
GÜMRÜK MUHAFAZA İZLEDİ
SG-H 661
İsveç plakalı minibüsün yurda birkaç gün önce
Kapıkule ya da
İpsala gümrüğünden giriş yaptığı, ancak durumdan şüphelenen
Gümrük muhafaza ekiplerinin aracı Ankara'ya kadar izlediği öğrenildi.
Ankara'da tır gümrüğüne giren
araç derhal polis tarafından kuşatıldı ve araçta
arama yapıldı. Minibüste 500 kilogram, patlayıcı yapımında kullanılan PENT
hammaddesi bulundu.
"MKE İSTEMİŞ" İDDİASI
Güvenlik birimleri aracın İsveçli sürücüsünün ifadesine başvurdu. Ve alınan bilgilere göre araçtaki hammadde askeri
mühimmat yapımında kullanılmak üzere Makina Kimya Endüstrisi tarafından
ithal edilmişti.
Gerçek ortaya çıkınca gerilim bir nebze düştü. Ancak olayla ilgili kafalarda bazı soru işaretleri belirdi.
İŞTE O SORULAR
- Böylesine büyük miktarda patlayıcı taşıyan bir araç, gümrükten rahatça nasıl geçmişti?
- Madem gerekli izinlere sahipse gümrük muhafaza memurları tarafından neden takip edilme ihtiyacı hissedilmişti?
- Gümrüğe aracın ve bomba yapımında kullanılacak mühimmatın Türkiye'ye giriş yapacağı bilgisi verilmiş miydi?
- Bu tür malzemelerin insanların yaşadığı şehir merkezlerinin ortasından geçerek devlet birimlerine götürülmesi normal ve güvenli miydi?
-
Başbakanlık,
Milli Savunma Bakanlığı, MİT ve Emniyet bu tür bir minibüsün varlığından haberdar edildi mi?
- Konunun devletteki muhatapları şu ana kadar olay hakkında neden bir açıklama yapmadı?