Eskişehir’de 9 yıl önce evinin önünde oynarken kayıplara karışan Tarık Eymen Uslu'nun annesi Hatice Atici, kentte yılın annesi seçildi. Ancak acılı anne yılın annesi seçildiğine sevinemiyor. Acılı anne Atici, Yılın annesi olmak kendisine artık acı verdiğini ifade etti. 9 yıldır umudunu hiç yitirmeyen gözü yaşlı anne, oğlu Eymen’in geleceği günü umutla bekliyor. Acılı anne, " Acılarım dinsin. En büyük hediyemi Eymen'e kavuştuğum an alacağım. En sevinçli ve mutlu anım o an olacak." dedi.
Eskişehirli Hatice Atici, 9 sene önce evlerinin önünde oynarken kaybolan minik yavrusu Eymen'den halen umutlu bir haber bekliyor. Üzerinden yıllar geçse de, aranmadık yer kalmasa da o hala oğlu Eymen’in geleceği günü umutla bekliyor. Gözü yaşlı anne, acısını biraz olsun giderebilmek için 9 senedir oğlunun oynadığı oyuncakları, elbiselerini ve fotoğraflarını elinden düşürmüyor. Zaman zaman onları koklayıp ‘Eymen’in neredesin, geliyor musun?” diyor ve hala umudunu taze tutmaya çalışıyor. Ancak her gün biraz daha yüreği dağlanan acılı anne her şeye rağmen hiç bir zaman Eymen'in geleceğine dair umudunu yitirmemiş. Acılı anne, “Oğlum bir gün gelecek.” diye hep onun yolunu adeta dört gözle yolunu gözlüyor. Oğlunun fotoğrafını başucundan ayırmayan Anne Atici, 9 yıldır Eymen’in mektuplar yazıyor. “En azından mink yavrumun bir mezar taşı olsaydı da gidip dua edeceğimiz, gözyaşı dökeceğimiz bir mezarımız olurdu.” diyen Anne Atici, teselliyi Eymen'e yazdığı mektuplarda ve onun oyuncaklarında buluyor.
"YILIN ANNESİ SEÇİLDİM AMA SEVİNEMİYORUM"
Anneler Günü münasebetiyle birçok anne yaptıkları fedakârlıklardan dolayı yılın annesi seçiliyor. Hatice Atici de Eskişehir'de de yılın annesi seçildi. Fakat Atici, 20 Mayıs 2005'te kayıplara karışan yavrusundan dolayı bu ödüle sevinemiyor. Acılı ama hiç bir zaman umudunu yitirmeyen Anne Atici, kendisine verilecek en büyük armağanın oğluyla ilgili verilecek hayırlı haber olduğunu söyledi. "Yarın Anneler Günü. Geçen yılda yılın annesi seçmişlerdi. Ama bu bana artık acı veriyor.” diye konuşan Atici, şöyle dedi: “ Ben buruğum. Yılın annesi olmak bana artık acı veriyor. Bu acılarım dinsin. İnşallah ben en büyük hediyemi Eymen'e kavuştuğum an alacağım. Benim en sevinçli ve mutlu anım o an olacak."
"ACIMIZ HALEN İLK GÜNKÜ GİBİ TAZE"
"Eğer ölüm acısı olsaydı bir mezarımız olurdu o mezara gider duamızı okur benim çocuğumun yeri yurdu belli derdik. Ve belki acımız küllenirdi." Sözleriyle yaşadıklarını aktaran Atici, acılarının halen ilk günkü gibi taze olduğunu vurguladı. Atici, " Ben yavrumun hiç bir anını göremedim. Anaokuluna başladı ve yaşı geldi ortaokula başladı. Şuanda ortaokul 2'ye gitmesi gerekiyordu. Onunla yaşıt yeğenlerim var onlar gözümün önünde büyüyor. Her adımlarına şahit oluyorum. Kendi çocuğumun hiç bir halinden haberim yok. Bir anne için en büyük acı bunlar." diye konuştu.
“HER GÜN EYMEN’İ BEKLİYORUZ GELECEK DİYE”
Çocuğunu götürenlere seslenen Atici, artık kendilerine çektirilen bu acısının sonlandırılmasını istiyor. "Bu anneyi daha fazla yakmayın.” diyen Atici, “Ne olur herkes bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın mantığı gütmesin. En ufacık bilgisi olanların, görenler bir şekilde bize ulaşsın. Bizimde yaralarımız dinsin artık. Bizde yatağımızda huzurlu bir şekilde yatalım. Bizim ne gecemiz ne gündüzümüz belli. Abisi, ablası, biz her gün Eymen'i bekliyoruz." şeklinde konuştu.
"ANNELER GÜNÜ'NDE EVLATLARIMLA BİRLİKTE OLMAK İSTİYORUM"
Her telefon çaldığında, her kapı çaldığında, her haber alındığında Eymen'in geleceğini hissettiğini, yüreğinin hopladığını anlatan Atici, Allah’tan tek isteğinin Eymen’in geri dönmesi olduğunu kaydetti. "Artık acılarımız bitsin.” İfadesini kullanan Atici, şöyle konuştu: “Biz gerçekten de çok acılar içerisindeyiz. Rabbim inşallah bize bir kapı açar. Artık bu umudumuz neticelensin. Destek bekliyoruz, gücümüz ancak bu kadarına yetiyor. Bu acımız, sızımız, gözyaşımız bitsin artık. Bende anneyim bu anneler gününde bende evlatlarımla birlikte olmak istiyorum. Yavrumun nerede, ne şartlar altında olduğunu bilmiyorum. Bir anneyi evladından koparmak kadar acı bir şey yok."
CİHAN