Eski Emniyet
İstihbarat Dairesi Başkan Vekili
Bülent Orakoğlu,
terör örgütü
PKK'nın
elebaşı Abdullah
Öcalan'ın '
Ergenekon terör örgütü üyesi' olduğunu iddia etti.
Orakoğlu, yakında piyasaya çıkacak 'İhanet Çemberi' isimli kitabında, "
Abdullah Öcalan ABD güdümlü Ergenekon içine alınarak eğitilen kişilerden biriydi, örgütün bir üyesiydi. ABD,
İngiliz ve
İsrail derin devletleri ve Ergenekon
işbirliği ile Türkiye'de
Kürt kökenli Türk vatandaşları içinde var olan ayrılıkçı iç dinamiklerin
kontrol altına alınması amacıyla Abdullah Öcalan'a ayrılıkçı bir terör örgütünün kurdurulmasına ve faaliyete geçirilmesine karar verilmişti." iddiasına yer veriyor. Geçtiğimiz günlerde yapılan büyük bir operasyonla deşifre olan Ergenekon'la PKK'nın
eylem birliği içinde olduğu görüşünü dile getiren eski istihbaratçı, "PKK'nın ilan ettiği ateşkesin 2003 yılının son aylarında bozularak Türkiye'nin yeniden bir terör dalgası içine sokulması, ordu içindeki gizli bir cuntanın iki ihtilal teşebbüsünün (
Sarıkız ve
Ayışığı) aynı tarihlere denk gelmesi, PKK ile Ergenekon terör örgütlenmesinin eylem birlikteliğinin bir sonucudur." ifadelerini kullanıyor. Türkiye'de
kaos ve istikrarsızlık ortamı oluşturulmaya çalışıldığını ileri süren Orakoğlu, "Bunun, PKK terör örgütü kullanılarak devam ettirildiğini görüyoruz. Bu sefer, hükümet ile birlikte Genelkurmay'ın üst düzey bazı yöneticileri de
hedef tahtasındadır." diyor.
Türkiye'nin olağanüstü şartları yaşadığı 28
Şubat sürecinde Emniyet İstihbaratı'nın başında yer alan Orakoğlu, o süreçte Öcalan'la bazı askerlerin bağlantılarını ortaya çıkardıklarını söylüyor. Bu yüzden bazı çevrelerin üstlerine geldiğini savunan Orakoğlu, şunları kaydediyor: "28 Şubat sürecinde Emniyet İstihbarat Dairesi'nin üzerine gelinmesinin en önemli nedeni, bu dairenin Öcalan'ın askerî bağlantılarını ortaya çıkarmış olmasıydı. İstihbarat Daire Başkanlığı'nın her an bu bilgileri kamuoyu ile paylaşacağından endişe eden bu kesim, istikrarsızlık ve kaos ortamında antidemokratik uygulamalarına devam ederek, suçlarını gizlemek amacıyla, görevlerini hukuk içinde yerine getirmiş Emniyet İstihbarat Dairesi'ni haksız ve hukuksuz olarak suçladı."
PKK'nın devlet içindeki ilişkilerini araştıran isimlerin tek tek ortadan kaldırıldığını ileri süren Orakoğlu, eski
Jandarma Genel Komutanı Eşref
Bitlis'in
kaza sonucu ölmediğini, suikasta
kurban gittiğini ifade ediyor.
JİTEM komutanlarından Ahmet
Cem Ersever'in de aynı el tarafından ortadan kaldırıldığını düşünen Orakoğlu'nun görüşleri şöyle: "Cem Ersever ile Bitlis Paşa arasındaki görev ilişkisinin güçlü olduğu, Bitlis Paşa'nın PKK ve destekçileri hakkında birçok gizli araştırmaları Ersever'e yaptırdığı biliniyor. Eşref Bitlis'in şaibeli bir
uçak kazasında ölmesinin ardından uçağa sabotajın Ersever tarafından yapıldığı iddiaları ortalıkta bir
psikolojik harekât unsuru olarak sırıtıyor. Bitlis'in uçağının düşmesine neden olan güç Ahmet Cem Ersever'i de öldüren güçtür."