TBMM Eski başkanı Arınç, "
Askerimizi severiz. Asker bizim evladımızdır. Ama süngüsünü, topunu ve mermisini millete yöneltmiş bir askeri, bir orduyu, bir komutanı elbette
Türk tarihi yazmıyor ve yazmayacak. Böyle bir şeyi de hazmetmemiz mümkün değil" dedi.
AK Parti'nin Van'daki yerel
seçim çalışmalarına katılan
Bülent Arınç,
akşam saatlerinde gerçekleşen konferansta
siyaset deneyimlerini partililerle paylaştı.
DARBE YAPANLARI, MİLLET İRADESİNE KARŞI ÇIKANLARI UYARMAK BİZİM GÖREVİMİZ
Ergenekon davasına değinen Arınç, iddianamelerin hazırlanıp, belgelerin ortaya çıktığını hatırlatarak, bu yazılanları Türkiye'nin artık yakinen bildiğini kaydetti. Arınç, "Şimdiye kadar nice hükümetler kuruldu. Nice muhtıralar verildi. Nice
darbeler yapıldı. Askerimizi severiz. Asker bizim evladımızdır. Ama süngüsünü, topunu ve mermisini millete yöneltmiş bir askeri, bir orduyu, bir komutanı elbette Türk tarihi yazmıyor ve yazmayacak. Böyle bir şeyi de hazmetmemiz mümkün değil. Darbe yapanları, millet iradesine karşı çıkanları, kendi görevleri konusunda uyarmak ve onları engellemek de bizim vazifemizdir. Onların her dediği eğer
demokrasi dışı birşey ise bu ülkede bundan sonra olmayacak bunu bileseniz. Şimdi herşey ayan beyan ortaya çıktı. 28 Şubat'ta ne olmuş, kim kimlere
baskı yapmış, kim kimlere yazı yazmış. Kim kiminle pazarlık yapmış. Bunların hepsini görüyoruz. Biz o dönemlerin mağduruyduk bu dönem de aynı mağduriyeti yaşamamak için var gücümüzle çalışıyoruz.
Millet de bu çalışmaları takdir ediyor." dedi.
SEÇİMLE GELEN SEÇİMLE GİTMELİ
AK parti'nin 2002 yılından bu yana Türk siyasetine
egemen kılmak istediği şeyin, demokratik bilinci yerleştirmek olduğunun altını çizen Arınç, temel prensiplerinin millete güvenmek ve ona dayanmak olduğunu vurguladı. Hükümetlerin
hilesiz ve darbesiz değişmesi gerektiğini ifade eden Arınç, hile darbe olursa demokrasiden söz edilemeyeceği ve seçimle gelen seçimle gitmesi ve seçilmişlerin demokrasi dışı müdahalelerle devrilmemesi gerektiğini kaydetti.
MECLİSTE ÖRTÜLÜ BAYAN VAR DİYEN HANIMEFENDİ ÇARŞAFLILARA ROZET TAKIYOR
Bülent Arınç,
Cumhurbaşkanlığı Köşkü'ne eşleri örtülü olan milletvekillerinin davet edilmediğini belirterek, milletvekillerine saygısızlık ve ayrımcılık yapıldığını söyledi. Arınç, "Ben ise burası milletin meclisi diyerek kim nasıl istiyorsa girecektir. Hepsinin başımın üstünde yeri var. Hele
CHP'de
ajan bir hanım efendi vardı. Bilmem ne
Arıtman diye. Sürekli soru önergeleri veriyordu. 'Bugün mecliste bir çarşaflı kadın gördüm'. 'Bunlar meclise nasıl girdiler'. 'Başörtülüler ortalıkta dolaşıyor. Bunlara nasıl izin veriyorsunuz'. Utanmadan bir de burası
İran parlamentosu mu? diye ekliyordu. Erkekler için
mescit vardı.
Kadınlar için de açtım. Başıma çöktüler. Bizim görevimiz meclisin itibarını yükseltmek ve milletle buluşturmaktı görevimiz. Bunda başarılı olduk. Şimdi devir değişti. Bana her gün 'örtülü bayanlar var bunlar, meclise nasıl giriyor?' diye soran o İzmirli hanımefendi şimdi genel başkanın talimatıyla çarşaflılara
rozet takmaya başladı. Kıyametin
küçük alameti." dedi.
CHP YAPINCA 'AÇILIM', AK PARTİ YAPINCA 'İRTİCA' OLUYOR
CHP'nin son zamanlarda yaptığı
açılımlara da değinen Arınç, şunları söyledi. "Kadiri tarikatı şeyhi diye birini bulmuşlar. Kıravatlı maşallah. Bunun arkasında 7 bin oy diye yakasına rozet takıyorlar. Manisa'da benim yanıma bir sakallı oturdu diye 'vay protokolde şeyh nasıl oturur' diye bağırıyorlar. Bunlar daha ne yaptıklarını bilmiyor. Yakasına rozet taktığın şeyh efendi de benim yanıma oturmuş gariban şeyh ise bunun ne kıymeti var. Protokole ben oturtmadım ama hani öyle diyorlar. Ama birileri öyle söylüyorsa biz en azından vatandaşa saygı gösteriyoruz. Ama CHP bunu yapınca açılım oluyor. Biz bunu bir şekilde yapmış isek bunun adı irtica oluyor. Bizi irtica ile suçlayanlar şimdi oy deposu gördükleri kitlelere açılıyorlar. Kimi
Kuran Kursu
vaat ediyor, kimi Kuran'ın kendisini dağıtıyor.
İstanbul Pendik'te de başörtüsü dağıtan CHP adayı görüyoruz. Bunları ilgiyle ve belki sevgiyle seyreden birileri var Ankara'da."
Üniversitelerde kılık
kıyafet serbestliği getirilsin diye anayasa değişikliği yüzünden partilerine
kapatma davası açıldığını hatırlatan Arınç, 77 kişiye 400'den fazla suç isnadı yapıldığını vurguladı.
HERKES ANADİLİNİ KONUŞMALI, ÖĞRENMELİ VE KÜLTÜREL KİMLİĞİNİ GELİŞTİREBİLMELİ
Hükümetin
TRT Şeş açılımına değinen Arınç, herkesin anadilini konuşması, öğrenmesi bununla ilgili kültürel kimliğini geliştirmesinin temel bir hak olduğunu kaydetti. Arınç, şunları söyledi: "Ama CHP bunu kabul etmiyor. TRT Şeş'e ters bakıyor. MHP zaten hiç kabul etmiyor. İşin şaşılacak tarafı DTP'nin buna karşı çıkması. Ama biz bunun doğru olduğuna inanıyoruz. Diyarbakır'da mevlidin
Kürtçe okunması orada yapılan
gösteriler devlet millet kaynaşmasıdır."
(CİHAN)