Saldırgan
Arslan, polis ve
savcılıkta verdiği daha ilk ifade de ulusalcı bağlantısını anlatıyor. Bu ifadeler,
Ergenekon iddianamesinin ek klasöründe yer alıyor.
Danıştay saldırısı ile Ergenekon arasındaki ilk bağlantı,
Cumhuriyet gazetesine atılan el bombaları ile
Danıştay saldırısında kullanılan silahın
Veli Küçük ve
Muzaffer Tekin'in emriyle Rasim Görüm tarafından
Alparslan Arslan'a verilmesinin ortaya çıkmasıydı.
Görüm kardeşlerle
Alparslan Arslan arasındaki bir başka bağlantı da vekalet yazısıyla tespit edildi.
Ergenekon iddianamesinde yer alan delilde, Hüseyin Görüm ve Rasim Görüm,
Edirne’de satın aldıkları bir fabrikanın işlemlerini takip etmek için Danıştay tetikçisi Alparslan Arslan'a vekalet veriyor.
Kuvayı Milliye Derneği'nde bulunan Danıştay
saldırganı Alparslan Arslan'ın Ergenekon bünyesindeki 'Özel Büro' adlı istihbarat grubunda görevli olduğunu belirten yazı da bir başka bağlantı.
Ergenekon örgütü ile Danıştay saldırı arasındaki ilişki saymakla bitmiyor. Yine iddianame ekleri arasında yer alan bir başka bağlantının ise aslında Danıştay saldırganı Arslan'ın yakalandıktan hemen sonra ortaya çıktığı anlaşılıyor.
BAĞLANTI BAŞTAN BELLİYMİŞ
Arslan yakalandığında üzerinden kendi adına düzenlenmiş iki kimlik çıktı. Bunlardan biri Vatansever Kuvvetler Güç Birliği'ne diğeri ise
Ulusal Basın'a ait basın kartıydı. Peki Arslan bu kimlikleri kimden almıştı?
Aslında Arslan yakalandıktan sonra verdiği ifadelerde bu soruların cevabını hem polise hem de savcılığa vermişti. Ancak bu ilişkinin ortaya çıkması için Ergenekon iddianamesinin açıklanması gerekiyormuş.
ALPASLAN ARSLAN
BU KARTLARI BANA ARKADAŞLARIM OLAN HÜSEYİN GÖRÜM VE HÜSEYİN… İSİMLİ ŞAHISLAR TEDARİK EDİP VERMİŞLERDİ.
Arslan,
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'ndaki ifadesinde ise Vatansever Kuvvetler Güç Birliği'nden alınan kimliğin kaynağının da aynı kişi yani Ergenekon tutuklusu Hüseyin Görüm olduğunu anlatıyor.
ALPARSLAN ARSLAN
ARACIMDA BULUNAN BU DERNEĞE AİT KARTI, ÜLKÜCÜ OLARAK TANIŞTIĞIM VE DOSTLUK KURDUĞUM HÜSEYİN GÖRÜM İSİMLİ ARKADAŞIM GETİRDİ.
O dönemde Danıştay saldırganının verdiği ifade üzerine Hüseyin Görüm, zanlı olarak savcılığa sevk ediliyor. Ancak Görüm, savcılık sorgusundan sonra serbest bırakılıyor.
Daha sonra soruşturmanın genişletilmesi talebi de, davaya
bakan Ankara 11. Ağır
Ceza Mahkemesi tarafından reddedilerek, "sanıkların eylemi başörtüsü" için yaptıklarına hükmedilmişti.
Türkiye'nin huzurunu
hedef alan bir çok saldırıda olduğu gibi Danıştay saldırısında da Ergenekon bağlantısı çıkması eskiye dönük pek çok dosyanın yeniden açılma ihtimalini gündeme getiriyor.
SAMANYOLU HABER