Eryüksek, Örnek'le aralarında yaşanan bir olayın günlüklerde aynen aktarıldığını söyledi. Bunun üzerine Örnek, Eryüksek'e tepki gösterdi: "Ben o günlükleri reddettim."
Balyoz davasının 56.
duruşması
İstanbul 10. Ağır
Ceza Mahkemesi'nce
Silivri'de görüldü. Sanık kürsüsünde
Kuzey Deniz Saha Komutanlığı
Askerî Savcısı
Albay Cumhur Eryüksek vardı. Hakkındaki suçlamaları reddetti. Eryüksek'in, aynı davanın
sanıklarından
Özden Örnek'le ilgili iddiaları ise dikkat çekiciydi. Şunları söyledi: "
Deniz Kuvvetleri'nde savcı yardımcısı olarak 2001 tarihinde bir
ihale usulsüzlüğüne ilişkin
soruşturma yaptım. Bu soruşturma sırasında o dönem
Donanma komutanı olan Özden Örnek ile ilgili notların olduğu 2 defter elimize geçti. Amiral ve generallerle ilgili soruşturma genişletme yetkimiz olmadığı için bu defterleri ayırarak, gereğinin yapılması için
Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'na gönderdim. Dönemin Deniz Kuvvetleri Komutanı Bülent Alpkaya, evrakı
7 Haziran 2002 tarihinde
Genelkurmay Başkanı
Hilmi Özkök'e gönderdi.
Ağustos 2002'de Genelkurmay başkanı olan
Hilmi Özkök, Ağustos 2003'teki YAŞ'a kadar elinde tuttu ve Özden Paşa Deniz Kuvvetleri komutanı oldu. Hilmi Özkök, soruşturma izni verseydi, Özden Paşa DKK olamaz, Bülent Alpkaya'nın
görev süresi uzardı.
Örnek'in günlüklerinde bu durum anlatılıyor."
Cumhur Eryüksek, Özden Örnek'in kendisi ile arasının iyi olması halinde, kendisini Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Başsavcılığı'na getireceğini ancak böyle bir atamanın gerçekleşmediğini aktardı. Eryüksek'in bu sözlerine Özden Örnek tepki gösterdi. Örnek, "Ben günlükleri savunmamda reddettim. Sorgulamanız sırasında önemli şeyler söylediniz. Bunları anlatmaktaki maksadınız neydi? Eksik bilgiler verilerek hakkımda yanlış imajlar uyandırılıyor." ifadelerini kullandı. Örnek, hakkında '
Tolga Örnek'in üniversite parası ödenecek' ve 'Sevil Hanım'ın
Paris masrafları ödenecek' içerikli iki notla ilgili iddialar olduğunu hatırlattı. Oğlu Tolga'nın Amerika'da 'full' burslu okuduğunu söyledi. Eşi Sevil Hanım'ın hayatında Fransa'ya gitmediğini belirtti. Ayrıca söz konusu iddialarla ilgili Genelkurmay başkanına giderek 2 kez görüştüğünü ve Genelkurmay başkanının kendisini haklı bulduğunu ifade etti.
Cumhur Eryüksel, yolsuzluk soruşturması ile
Balyoz davasını ilişkilendirmeye çalışmadığını söyledi. Özden Paşa hakkında suç duyurusunda bulunması nedeniyle aralarının iyi olmadığını,
iddianamedeki suçlamalar doğru bile olsa kendisini özel planlarına dahil etmeyeceğini anlattı. Başkan
Ömer Diken bu sırada araya girerek, Özden Örnek'e, "Günlükleri kabul etmediniz. Ayrıca burada sözü edilen soruşturma yargılama konusu değil. Yargılama konusu 2002-2003 tarihindeki oluşum içinde olup olmadığınız. Mahkeme, değerlendirmesinde diğer konuyu göz önüne almaz." diye açıklamada bulundu.
Ergenekon ve Balyoz davaları aynı anda görüldü
Silivri Cezaevi'nde dün bir ilk yaşandı. Birinci Ergenekon ve Balyoz
darbe planı davalarının duruşmaları aynı anda farklı salonlarda görüldü. Ergenekon davasının 201. duruşması, Balyoz davası ile çakışması sebebiyle
Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları yerleşkesinde bulunan ve bir süredir hazır bekletilen diğer duruşma salonunda yapıldı.
12 Haziran 2007 tarihinde İstanbul Ümraniye'de bir evde ele geçirilen
patlayıcı maddelerle ilgili olarak başlatılan soruşturma sonucunda 46'sı
tutuklu 86 sanık hakkında hazırlanan 2 bin 455 sayfalık iddianame 25 Temmuz 2008 günü İstanbul 13.
Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi. İlk duruşması 20
Ekim 2008 tarihinde Silivri Ceza İnfaz Kurumları yerleşkesinde oluşturulan salonda yapılan dava ile yargılama sürecinde,
Danıştay üyeleri ve
Cumhuriyet Gazetesi'ne
el bombası atılmasıyla ilgili
Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen dava birleştirildi.