Köylüler adına
bankadan çektiği
terör tazminatını
sahte parayla değiştiren
avukat 7.5 yıl
hapis cezasına çarptırıldı. 175 bin lira
para cezası verilen avukat, cezanın infazı tamamlayınca kadar avukatlık da yapamayacak.
Filmlere konu olacak hadise
Diyarbakır'da yaşandı.
Güvenlik gerekçesiyle boşaltılan ilk yerleşim birimi Şaklat köyü sakinleri, 2004 yılında yürürlüğe giren 'Terör ve Terörle Mücadeleden Doğan Zararların Karşılanması Kanunu'ndan yararlanmak istedi. Terör nedeniyle uğradıkları zararlarının karşılanması için
dava açan köylüler, avukat
Mehmet Kaya'ya vekalet verdi.
Uzun uğraşlar sonucunda
mahkemeden tazminat kararı çıktı. Ancak köylülerin sevinçleri kısa sürdü. Avukattan aldıkları parayı ban
kaya yatırmak isteyen vatandaşlar, acı bir sürprizle karşılaştı. Paranın sahte olduğunu öğrenen köylüler polise koştu. Yapılan
soruşturma sonucunda, paranın
Merkez Bankası Diyarbakır Şubesi'nden alındıktan sonra
İstanbul'daki bir matbaada bastırılan sahtesiyle değiştirildiği ortaya çıktı. Bunun üzerine avukat Mehmet Kaya hakkında 'piyasaya sahte para sürmek' iddiasıyla dava açıldı. Diyarbakır 2. Ağır
Ceza Mahkemesi'nde görülen dava 4 yıl sonra karara bağlandı. Karar duruşmasına, nerede olduğu bilinmeyen
sanık Mehmet Kaya katılmazken, avukatı
Sinan Tanrıkulu hazır bulundu. Sanık avukatı, '
Merkez Bankası'ndan kesinlikle sahte para çıkmaz' kanaatinin doğru olmadığını savundu.
Mahkeme heyeti, 'bilerek sahte para nakletmek, muhafaza etmek ve tedavüle koymak' suçlarından sanık avukat Mehmet Kaya'yı 9 yıl hapis ve 210 bin 30 TL para cezasına çaptırdı. Mahkeme, 1/6 oranında
indirim yaparak cezayı 7,5 yıl hapis ve 175 bin 20 TL'ye çevirdi. Ceza infazı tamamlayınca kadar sanığın avukatlık yapamamasına da karar verildi.
SAHTE PARALARI İMHA ETMEK İSTEMİŞ
Diyarbakır
Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede,
şüpheli Mehmet Kaya'nın banka görevlilerinin 'hak sahiplerinin her biri için ayrı
hesap açarak paralarının buraya aktarılması' teklifini reddettiğine yer verilmişti. Hak sahiplerinin bürosunda beklediklerini belirten sanığın, parayı aldıktan yaklaşık 6 saat sonra hak sahiplerine ödeme yaptığı vurgulandı. İddianameye göre, paranın sahte olduğunu anlayan köylüler yeniden avukata gitti. Bunun üzerine mağdurlarla birlikte bankaya giden avukata, görevliler, 'paranın sahte olduğunu polise bildirmemiz lazım.' dedi. Bunun üzerine avukat görevlilere, 'sahte paraları
imha edin, gerçek parayı alıp gideyim' teklifinde bulundu. İddianamede, avukat Mehmet Kaya tarafından bankaya getirilen paraların 24
Mart 2007 tarihinde İstanbul
Emniyet Müdürlüğü tarafından bir çeteye yönelik yapılan operasyonda ele geçirilen sahte paralar ile aynı
seri numaralarını taşıdığı kaydedildi.
(CİHAN)