Bugün Gazetesi'nin haberine göre, Gözaltına alınan ATO Başkanı Sinan Aygün'ün ofisindeki tuvaletin bozuk termosifonunun tamiri sırasında 'düşen' Glock marka tabancanın esrarı henüz çözülemedi. Üzerinde çok sayıda parmak izi bulunan silahın poliste ne seri no ne de suç kaydı var. Silahın jandarma bölgesinde kullanılıp kullanılmadığı araştırılırken, çok az sayıda kişinin girebildiği Aygün'ün ofisinin parmak izli güvenlik sisteminin aylardır bozuk olduğu belirtildi. Ergenekon operasyonu kapsamında gözaltına alınan ATO Başkanı Sinan Aygün'ün çalışma odasında 8 Mayıs günü termosifon tamiri sırasında bulunduğu açıklanan 'Glock' marka tabanca esrarını koruyor. Tabanca üzerinde çok sayıda parmak izi bulunması nedeniyle polis, tabancayı Aygün'ün odasına kimin yerleştirdiğini belirleyemedi. Polis kayıtlarına 'buluntu' olarak geçen tabancayı bulan tesisatçı Murat Esen ise, "Tabanca termosifondan düştü. Kağıt havluya sarıp sekretere verdim. Daha sonra polisler gelip parmak izi aldı" dedi. Kriminal inceleme sürüyor Avusturya yapımı, 'FXG245' seri nolu tabancanın emniyette herhangi bir ruhsat kaydına rastlanamadı. Balistik incelemede, tabancanın polis bölgesinde bir olayda kullanılmadığı ortaya çıktı. Bunun üzerine tabanca jandarma bölgesinde herhangi bir olaya karışıp karışmadığının belirlenmesi amacıyla Jandarma Kriminal Daire Başkanlığı'na gönderildi. Bu inceleme sürüyor. Basına sızmasın ricası Tabancanın bulunduğunun karakola bildirilmesinin ardından ATO'ya gelen polisler, Aygün'ün yanı sıra, ATO'da görevli Canan Aksoy, Selçuk Şimşek, Zuhal Uzun, Ömer Işıksoy ile tesisatçı Murat Esen'in ifadesine başvurdu. Hürriyet'in haberine göre, tabancanın emniyet kayıtlarına girmesinin ardından Aygün'ün, Ankara Emniyet Müdürü Ercüment Yılmaz'ı arayarak, konunun basına sızdırılmaması için özen gösterilmesi yönünde ricada bulunduğu da iddia edildi. Nitekim Aygün'ün odasında silah bulunduğu bilgisi ilk kez önceki gün, gözaltı işlemleri sürerken ATO Meclis Başkanı Nuri Gürgür'ün açıklamasıyla kamuoyuna yansıdı. Gürgür, "Tabanca arama sırasında bulunsaydı, Sinan Aygün'ün bu durumu açıklaması mümkün olmayacaktı" diyerek, tabancanın provokasyon amacıyla odaya yerleştirildiği şüphesini dile getirdi. Bu konuda polisten bir açıklama gelmedi. Parmak izi sistemi bozuktu Aygün'ün ATO'daki makam odasının girişinde sadece Aygün, sekreterler ve az sayıdaki görevlinin girebilmesine izin veren "parmak izi sistemi" bulunması dikkati çekti. Ancak ATO yetkilileri, bu sistemin silahın bulunmasından çok önce, sık sık bozulduğunu, yaklaşık 7 aydır da çalışmadığını ifade ettiler. Kucağıma düştü ATO'nun dünkü olağanüstü Meclis toplantısı ardından ATO yetkilileri, tabancanın bulunduğu odayı gazetecilere gösterdi ve tesisatçı Murat Esen'e açıklama yaptırdı. Olay günü Aygün'ün odasını sekreter aracılığıyla açtırdığını belirten tesisatçı Esen, şunları söyledi: "Başkanımızın sekreteri beni çağırdı. Termosifon su ısıtmıyordu. Termosifonu yerinden söktüm. Su bağlantılarını yerinden çıkardığımda silah düştü. Arkasından mı, üstünden mi düştü fark edemedim. Şaşırdık ve hemen kağıt havluya sarıp başkanımızın sekreteri Canan Hanım'a verdik." SİNAN AYGÜN NEDEN BUNU HABER YAPTIRMADI? Türkiye'de medya ilişkilerini en iyi yöneten insanlardan biri Sinan Aygün. Çok sayıda üst düzey gazeteci dostu var ve geniş danışman kadrosuyla hemen her gün haber olmayı başarıyor. Üstelik Aygün, medyada yer almak için "cam kırıklarının üzerinde yürüme, ATO binasına inek getirerek basın toplantısı yapma" dahil her yolu deneyen biri. Şimdi soru şu: Tamirci Sinan Aygün'ün odasında silah buldu. Peki Aygün bunu neden haber yaptırmadı, hiçbir gazeteci dostuna anlatmadı, olayın üstünü adeta gizlercesine kapattı. Sinan Aygün olaydan kimsenin haberdar edilmesini istemedi. Olaya birkaç kişinin şahit olması üzerine polis çağrıldı ancak polisin neden geldiğini Aygün'ün sekreterleri bile öğrenemedi. Olayı ATO'daki üç kişi ve tamirciden başka kimse bilmedi. Oysa Aygün, "Odama gizlice silah koydular" deseydi, bu haber "komplo" teorileri çerçevesinde medyada geniş yer bulucaktı. Her konuda Medya'ya başvuran Aygün'ün bu konuda Medya'dan uzak durmasının açıklanmaya ihtiyacı var.