Milli Eğitim Bakanı
Hüseyin Çelik,
Kanal 7 televizyonunda
Başkent Kulisi programında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Çelik, YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf
Ziya Özcan hakkında
soruşturma izni vermemesi ile ilgili, "
Anayasa değişikliği yapılmış. Üniversitelerde kılık kıyafetin serbest olduğu belirten bir de Ek 17. madde var... Durum böyleyken YÖK Başkanı rektörlere -keyfi tutum takınmayın- demişse,
CHP de ona
dava açmışsa, CHP'nin gönlü hoş olsun, keyfi yerine gelsin diye neden YÖK Başkanı hakkında bir tutum takınayım" diye konuştu.
Eski YÖK Başkanı Prof. Dr.
Erdoğan Teziç hakkında, 55'i başörtüsü konusunda mağduriyete neden olduğu, 12'si görevi
ihmal,
öğretim üyelerinin -üniversitemde yolsuzluk var- iddiası ile gönderdiği dilekçelere
cevap bile alınamaması gibi farklı gerekçelerle toplam 72 ayrı
dosya bulunduğunu aktaran Çelik, "Bunlar mahkemelerden
takipsizlik kararı alınarak bana gönderildi.
Yusuf Ziya Özcan'a ne yapıyorsam, onlara da aynısını yaptım.
Kemal Gürüz ile ilgili de 2 ayrı dosya geldi. Onlara da aynısını yaptım" dedi.
"Çok ciddi bir şey olsa zaten üstüne gidilirdi. Aleni bir şey olsaydı, paralar batmış, kamu malına zarar verilmiş olsaydı zaten göz yummazdım" ifadesini kullanan Çelik, o dönemde Bakanlığın ve hükümetin YÖK'e karşı cephe aldığı eleştirilerini de anımsatarak, bunun doğru olmadığını aktardı.
CHP'nin YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan hakkında, 'hükümetin taşeronu' eleştirisini yaptığına dikkat çeken Çelik, bu tür söylemleri eleştirdi. Çelik, "Üniversitelerarası
Kurul (ÜAK) Başkanı, sürekli CHP'yi sevindirecek açıklamalar yapıyor. Bizden biri çıkıp da, ÜAK Başkanı CHP'nin taşeronu, dedi mi. Böyle bir söylem ülkeye yarar mı sağlayacak. Bu ayıp bir kere" şeklinde konuştu.
"YAŞANAN KORKU YERSİZ"
Çelik, üniversitelerde başörtüsünün serbest bırakılması ve rektörlerin bu konudaki farklı tavırlarıyla ilgili olarak da açıklamalarda bulundu. Yıllardır aslında olmayan bir yasağın keyfi ve fiili olarak uygulandığını dile getiren Çelik,
Anayasa değişikliği sonucunda konuyla ilgili tereddütlerin giderildiğini vurguladı.
Kanunların değiştirilebileceğini ancak insanların kafalarının içini değiştirmenin zaman aldığını söyleyen Çelik, AK Parti'nin demokratik Cumhuriyete ve laik yapıya bağlı olduğunu vurguladı.
Toplumun bazı kesimlerinde yaşanan korkunun yersiz olduğunu belirten Çelik, çağdaşlaşma projesinin rafa kalktığı iddiasının haklı bir zeminde bulunmadığını kaydetti.
Çelik, etnik kökeni, inancı, başının açık ya da kapalı olması gibi nedenlerle öğrenciler arasında farklı not uygulaması yapılmasının ise kabul edilemez olduğunu söyledi.
CİHAN