Bölgedeki imamların büyük çoğunluğunu temsil eden Diyanet Sen'e bağlı 14 il başkanı ortak açıklama yaparak, tepkilerini dile getirdi. Ortak açıklamada imamların hiçbir politik ve ideolojik kampın adamı olmadığı belirtilerek, "İmamlar yıkıcı, bölücü, ayrıştırıcı, çatıştırıcı, inkârcı, ırkçı ve ideolojik tartışmaların üzerinde ve dışındadır. Hiç kimse Diyanet mensuplarını, kendi kısır tartışmalarının bir parçası haline getiremez. Ve hiç kimse, siyasi rant sağlamak için bu büyük ve nezih camiayı istismar malzemesi olarak gündeme getirme hakkına da, haddine de sahip değildir." denildi. "Yüce dinimiz İslam'ın hiçbir ırk, bölge, ideoloji ve politikanın istismar malzemesi yapılmasına müsaade etmeyiz" denilen açıklamada, son günlerde imamlar üzerinden haksız, yersiz ve anlamsız beyanat ve ithamların medyada yer alması nedeniyle Doğu ve Güneydoğu illerinde hizmet veren 14 ilin Diyanet-Sen Şube başkan ve üyeleri olarak açıklamanın gerekli görüldüğü vurgulandı. Açıklamada, "İslam; inançta tevhidi, bireysel yaşamda ahlakı ve toplumsal ilişkilerde adaleti esas alır. Yüce dinimiz İslam'ın bu ana prensiplerini esas alarak hukuk ve meşruiyet içerisinde dini hizmetleri ifa eden imamlar; ne hiçbir partinin ne de hiçbir örgütün hizmetkarıdır. Sadece ve sadece son ilahi din olan İslam'ın ve Müslümanların hizmetkarıdırlar." denildi. Adalet ve hakkaniyet duygusunun zedelenmesi, sefalet ve cehaletin yaygınlaşması, fitne ve fesadın artması karşısında imamların iman, merhamet, adalet, şefkat ve huzurun oluşmasına katkıda bulunduğunun altı çizilen açıklamada şöyle denildi: "İmamlar hiçbir politik ve ideolojik kampın adamı değildir. İmamlar yıkıcı, bölücü, ayrıştırıcı, çatıştırıcı, inkarcı, ırkçı ve ideolojik tartışmaların üzerinde ve dışındadır. Hiç kimse Diyanet mensuplarını, kendi kısır tartışmalarının bir parçası haline getiremez. Ve hiç kimse, siyasi rant sağlamak için bu büyük ve nezih camiayı istismar malzemesi olarak gündeme getirme hakkına da haddine de sahip değildir. Diyanet Sen'e bağlı şube başkanları olarak şunu bir kere daha ve açıkça ifade ediyoruz: İmamlar ne şu, ya da bu partinin; ne de şu ya da bu örgütün payandası olarak görülemez. 'Partilerin imamı' tabiri ne kadar yanlışsa, 'örgütün imamı' tabiri de o kadar yanlıştır. İslam bölge, il, zaman ve şartlara göre ya da grup ve çevrelere göre eğilip bükülemez. Bin bir meşakkat ve riski hiçe sayarak dini hizmetleri layıkıyla ifa etmek için didinen imamlarımızı hiçbir tehdit ve itham bundan alıkoyamaz. Hayatın her alanında ve yaşamın tüm evrelerinde dil, ırk, cinsiyet ve bölge ayırımı yapmadan dün olduğu gibi bugün de ve yarınlarda da bu hizmeti sürdürme kararlılığı içindeyiz. Camiamız için kasdı ve haddi aşan, asılsız, haksız ve yersiz beyanlarda bulunanları daha dikkatli, insaflı olmaya ve özür dilemeye davet ediyoruz." Açıklamaya sendikanın Mardin, Diyarbakır, Siirt, Muş, Şanlıurfa, Bitlis, Bingöl, Van, Adıyaman, Hakkari, Şırnak, Batman, Kars ve Iğdır şube başkanları imza attı.