İşte Ergenekon'un kara kutusu olarak nitelendirilen Levent Ersöz'e ait olduğu iddia edilen ve video paylaşım sitesi Metacafe'de yayınlanan ses kaydındaki şok ifadeler:
Aytaç Paşa 19 Mart 2003'te hepimizi sattı!
Orgeneral Yalman ağır kaçacak ama 2003-2004 yılında komutanların hepsini vaktiyle de satan bir adamdır. Komutanları satan bir adamdır.
Genelkurmay başkanına satan kişidir yani. Çok kirli bir adamdır. 19 Mart 2003, bu tarih çok kritik bir tarihtir Türk Silahlı Kuvvetleri'nin. Gidip
Hilmi Özkök'e komutanların hepsini gammazladı. Şener Paşa, Hurşit Paşa, ben, efendime söyliyim Atilla, ondan sonra Kemal
Yavuz Paşa,
Tuncer Kılınç Paşa,
Erdal Paşa, hepsini sattı.
Cumhuriyeti koruma görevi verilmiş tek kuruluş Türk Silahlı Kuvvetleri'dir
Dedim ki, vaktiyle hep aynı tarafta olduğumuz savcıların, hazırladığı talihsiz bir iddianameyle bugün ben burdayım. Halbuki cumhuriyeti koruma onların dışında kanunla yetkilendirilmiş görev verilmiş tek
Kuruluş Türk silahlı kuvvetleridir, onun ben bir ferdiydim. 30 yıl ben bu işte çalıştım. Cumhuriyeti korumak için çalıştım. Ama şimdi ikimiz ayrı saflardayız, biri suçluyor, birisi suçlanıyor.
HSYK krizinin perde arkası
Valla Ankara'dan gelen
avukatın söylediği, bunlar fazla yaygara yapıyorlar diyorlar, mutlaka birşeyler var deniliyor. Şu andaki Başkan vekili (kadir özbek) hemşerisiymiş. Bu benim gelen avukat çok dürüst bir adam. O diyor alevidir ve gerçek bir hukukçudur diyor. Öyle kuru gürültüye pabuç bırakmayan bir tiptir diyor. Yoksa bu türlü başka türlü kilitlenmezdi bu
dava diyor. Normal bir iki tane savcıdan dolayı kilitlenecek bir olay değil bu diyor. Eğer onlardan bir kişi değişirse Diyor, bu olayın seyri değişir diyor.
Bizimkiler yargıtay başkanı kadar olamadılar. Adam çatır çatır söyledi ona karşı hiç
cevap veremediler.
Kent otel toplantılarına ben de katıldım, kimler yoktuki!
Kent otelde 13 toplantı diyor, ben bir tanesine katıldım. Şener
paşam vardı. Ankara'ya gelmişlerdi. Bir savcı
arkadaş davet etti gittim. Şimdi o hakimler savcılar şeyi var ya, o bir tane üyenin işte bu toplantılara katıldığı diye şey yapıyorlar, yaygara yapıyorlar. 2006'nın mayısında mı neydi yani. Şimdi böyle bir u
masanın veya işte dikdörtgen masanın etrafında herkes oturmuş ortası boş bir masa, Efendime söyliyim, hem yemek yeniyor hem de herkes işte ülkenin konularıyla ilgili konuşmak isteyen alıyor mikrofonu eline konuşuyor.
Ben yanımda hatta
emekli bir binbaşı arkadaşım var hatta ofiste beraber çalıştığımız, ben onu da götürdüm beraber. Ben ağzımı bile açmadım zaten, konuşmadım. Çünkü baktım ki herkes hep aynı. Hatta daha sonra da çıkarken dedimki İlhan'a ya bizim komutanlar gelmese bizim burada işimiz ne. Mesela benim gittiğimde Şener Paşa vardı, Hurşit Paşa vardı, efendime söyliyim,
Gazi üniversitesinin rektörü vardı.
Sabih Kanadoğlu vardı, Yarsav başkanı vardı,
Sadettin Tantan vardı, eski şeylerden, danıştay üyeleri, yargıtay üyeleri, efendime söyliyim,
Emin Çölaşan vardı,
Balbay vardı. Yani;
Aytaç Yalman encümen-i daniş üyesi olmakla birlikte o gün gelmedi. Şener Paşa geliyor.
KAYNAK: HABERVAKTİM