Gelişmeyi, 'anakronizm vakası'na benzeterek, "16. yüzyılı gösteren bir filmde arkadan bir uçağın geçmesi ya da 8. yüzyılı gösteren bir filmde insanların saat takması gibi." ifadesini kullandı. AB'li yetkililerin davaya inanamadıklarını belirten
Babacan, partinin kapatılması durumunda müzakerelerin tamamen askıya alınma tehlikesi bulunduğunu kaydetti. Davanın açılmasından sonra
Avrupalı pek çok muhatabı ile telefonda konuştuğunu aktaran
Dışişleri Bakanı, "Ciddi bir şaşırma söz konusu. Sonrasında kaygı ve üzüntü. Ne olduğunu anlamaya çalışıyorlar, inanamıyorlar." dedi. Muhataplarının olan bitenleri AB şablonuna koydukları zaman hiçbir yere sığdıramadıklarını dile getiren Babacan, "Daha ileri aşamada olacak gelişmeler
Türkiye'nin AB sürecini ciddi bir şekilde etkileyecek.
Müzakerelerin devamı dahi riske girebilir, tamamen askıya alma bile olabilir." şeklinde konuştu. Babacan, 27
Nisan bildirisi ve
Anayasa Mahkemesi'nin 367 kararına işaret ederek, "Halk barajları yıkar geçer. Onun iradesi önünde engel duramaz." diye konuştu.
Kanal 7'de yayınlanan
Başkent Kulisi programında konuşan Babacan,
terör örgütü
PKK ile mücadele konusunda Türkiye'nin kararlılığını tekrarladı. Baş
bakan Tayyip Erdoğan'ın 5 Kasım'daki ABD ziyaretinden önce PKK'ya karşı askerî operasyona karar verildiğini bildiren
Ali Babacan, "ABD'ye 'bizimle var mısın' diye sorduk? Koordineli olursa daha başarılı olacağını söyledik." ifadesini kullandı. Babacan, PKK'nın tasfiyesi yönünde ABD'den bir kuşkuları olmadığını belirtirken, kara operasyonunun bitirilmesi yönündeki
Amerikan açıklamalarını da kendi menfaatlerine
mesaj verme amaçlı olarak nitelendirdi. Kara harekâtından önce
Irak Devlet Başkanı
Talabani'ye bilgi verildiğini aktaran Babacan, ciddiye alınmalarından dolayı
Bağdat'ın bundan onore olduğunu kaydetti.
Celal Talabani, PKK talebine ayetle
cevap vermiş
Irak hükümetinin PKK ile mücadele konusunda kudreti ve yeteneği olmadığını Ankara'ya bildirdiğini dile getiren Ali Babacan, "Bağdat ziyaretimizde Talabani de bunu bir ayetle anlattı. 'Kimseden yapabileceğinin fazlasını istemeyin' diyerek buna güçlerinin yetmeyeceğini aktardılar." şeklinde konuştu. Bakan Babacan, "Durumunuzu anlıyoruz, o zaman biz kendimiz yapıyoruz." diyerek operasyonu gerçekleştirdiklerini ve buna Bağdat'ın
itiraz etmediğini söyledi.
"
Kuzey Irak'la kanalımız var." diyen
Dışişleri Bakanı Babacan, karşılıklı mesajların kısa sürede iletildiğini kaydetti. Bölgesel
Kürt yönetiminin Türkiye ile temas kurma niyetinde olduğuna vurgu yapan Babacan, "Kuzey'de bu yönde arayış var." dedi. Kürt yönetiminin herkesten bu yönde
baskı gördüğünü ve kendilerine
destek veren kimsenin kalmadığını dile getiren Ali Babacan, "ABD var gibiydi, onun da artık olmadığını gördüler." diyerek bu arayışın sebebine işaret etti. Bakan Babacan, K.Irak'ın dünyaya açılan kapısının Türkiye olduğunu yineleyerek, "Onların
oksijen kapısıyız." dedi. Babacan, gerektiğinde operasyonların sürebileceğini sözlerine ekledi. AB sürecinin yavaşladığı eleştirilerini reddeden Ali Babacan, Vakıflar Yasası'nın geçmesinin büyük bir gelişme olduğunu vurguladı.
Genelkurmay Başkanlığı'nın kesinlikle AB sürecine karşı olmadığını dile getiren Babacan, müzakere heyetlerinde askerî yetkililerin de bulunduğunu aktardı.
İsrail,
sivil ayrımı yapmıyor
Babacan, Türkiye'nin K.Irak operasyonunda bir tek sivilin bile zarar görmediğini vurgularken, Gazze'de Filistinlileri katleden İsrail'i eleştirdi. "Terörle mücadele adına İsrail'in yaptığını görüyoruz, çocukları öldürüyorlar. Sivil ayrımı yapmıyor ya da yapamıyorlar." diyen Ali Babacan, Türkiye'nin bölgeye yardımlarının da Tel Aviv'in yaklaşımından dolayı güçlükle ulaşabildiğini kaydetti.