Babasının
kalp krizinden ölmediğini kalp krizi geçirmediğini kalbinin bir anda durduğunu bu durumun doktorların raporlarında yer aldığını belirten
Özal “Bu milyonda bir olacak hadise, ciddi şüphelerimiz var” dedi.
Türkiyede 1993 yılından başlayıp 1999 yılana kadar devam eden olayların
TBMM tarafından bir konisyon kurulup incelenmesini isteyen Özal,
Madımak olayı, Muammer Aksoy cinayeti,
Hablemitoğlu cinayeti gibi olaylar meclis tarafından tekrar incelenmeli, bu olaylar zamanında araştırılmış olsaydı belki bugün
Ergenekon dediğimiz hadiseyi yaşamayacaktık” şeklinde konuştu.
1988'deki saldırı girişiminde kendilerinin edindiği bilgilere göre suikast cezaevinde yatan bir hükümlü olan
Veli Can Oduncu'ya
teklif edildiğini o da “alnı secdeye değen birine ateş etmem” dediği için öldürüldüğünü söyleyen Özal, daha sonra suikastin
Kartal demirağ tarafından yapıldığını hatırlattı.
Turgut Özal'ın kalp krizi geçirdiğinde önce GATA'ya götürülmek istendiğini sonra yarı yoldan dönülerek Hacettepe'ye götürüldüğünü bu arada 20-25 dakika zaman kaybedildiğini belirten Özal, bunlarında ailesindeki şüpheyi arttırdığından bahsetti.
Ahmet Özal, “1998'de Hacettepe'den bir doçent arayıp merhumun kanı burda isterseniz alabilirsiniz dedi, bizde talep ettik bir gece içinde kan kayboldu. 5 sene bekleyen kan bir gecede kaybolunca haliyle şüphelendik. Babamın kanını alan hemşire kayıp bulunamıyor.” ifadelerini kullandı.
“Babamın ölümünün incelenmesi için bir saç örneği mevcut”
Kennedy öldürüldükten 35 sene sonra faillerinin bulunduğunu kendisininde ne kadar sürerse sürsün bu olayı takip edeceğini belirten Özal, “Babamın kanı hastanede olmasına rağmen tetkik yapılmadı,
Saç örnekleri var ancak incelenmiş değil” açıklamasında bulundu.
"Ses kasetlerini seçimlerden sonra açıklamayı düşünüyorum"
Babasının hayatını okuduğu kasetleri açıklayacağını belirten Özal, “15-20 yıl sonra açıklarsın demişti artık 17 sene geçti, zamanı geldi, seçimlerden sonra açıklamayı düşünüyorum” dedi.