Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, mevcut anayasa değişiklik teklifinin, bu haliyle tam bir AKP anayasası ve tümüyle dayatma olduğunu iddia etti. Bahçeli, "Partimiz katkısı bulunmadığı hiçbir siyasi fikre veya hazırlığa asla açıktan destek veremez, figüran olamaz ve birilerinin piyonu haline gelemez." dedi. Bahçeli, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, AK Parti tarafından Meclis Başkanlığı'na sunulan anayasa değişiklik teklifine destek vermeyeceklerini söyledi. Bahçeli, teröristbaşı Abdullah Öcalan'ın doğum günü dolayısıyla düzenlenen programa İçişleri Bakanlığı tarafından izin verilmesini eleştirdi. Bahçeli, şehitle katili bir tutan, gazi ile caniyi bir sayan ve teröristin arkasından gözyaşı döken bir zihniyetin rezilliklerinin saklanamayacak duruma geldiğini ifade etti. Bahçeli, bu iktidardan geride kendilerinin yedi K'lı tahribat zinciri olarak kabul ettikleri "Kriz, kargaşa, kaos, korku, kutuplaşma, kavga ve karanlık"tan başkası olmadığını ileri sürdü. Bahçeli, AK Partili milletvekilleri tarafından Meclis Başkanlığı'na sunulan Anayasa değişiklik teklifini toplumu dayatılmak istendiğini iddia etti. Anayasa değişikliği teklifinin sahte imzalarla Meclis'e sunulduğunu öne süren Bahçeli, "Bu cumhuriyet tarihinde eşi görülmemiş bir rezalet olarak kayda geçti." değerlendirmesinde bulundu. AK Parti zihniyetinin işin başında çuvalladığını öne süren Bahçeli, "Türk milletinin temsilcileri olan milletvekillerinin attıkları imzaların kendi partileri tarafından geçersiz sayılması onlar için tam bir utanç vesilesidir. Milliyetçi Hareket Partisi tarafından ciddiye alınmayacak, üzerinde ayrıca ve ilave bir yorum yapmaya değer bulunmayacaktır." diye konuştu. "KATKIMIZIN OLMADIĞI HİÇBİR HAZIRLIĞA AÇIKTAN DESTEK VEREMEYİZ" Anayasa hazırlanmasının sorumluluğunun büyük ve milletin geleceğinde hayati öneme sahip olduğunu vurgulayan Bahçeli, "Mevcut anayasa değişiklik teklifi bu haliyle tam bir AKP anayasadır ve tümüyle dayatmadır." diye konuştu. Bahçeli, kendilerinin birilerinin başlarının sıkıştığındaki imdat kolu olmadığını belirterek, "Partimiz katkısı bulunmadığı hiçbir siyasi fikre veya hazırlığa asla açıktan destek veremez, figüran olamaz ve birilerinin piyonu haline gelemez." şeklinde konuştu. Anayasayı bir siyasi parti tarafından hazırlanmasının sivil anayasa olmayacağını vurgulayan Bahçeli, 1982 Anayasası'nın da askerlerin seçtiği bir komisyon tarafından hazırlandığına işaret etti. Yasama, yürütme ve yargı arasında birbirinin görev alanına giren müdahalelerin olduğuna dikkat çeken Bahçeli, şunları söyledi: "Ülkemizde devlet ve millet olarak bu derece kargaşa yaşadığı bir dönemde sağlıklı bir karara varılması, uzun ömürlü bir sonuca ulaşılması için asgari huzur ve moral ortamı bulunmamaktadır. Milliyetçi Hareket Partisi, böylesi bir ortamın seçimden sonra gerçekleşeceği düşüncesindedir. Ve anayasa değişikliğinin 24. Dönem TBMM iradesine bırakılmasını bu nedenle ısrarla savunmaktadır." Bahçeli, bu dönemde TBMM'de bulunan siyasi partiler arasında kurulacak "Anayasa Değişikliği Komisyonu" vasıtasıyla olgunlaştırılıp, önümüzdeki dönemde de yasalaşması fikirlerini aynen koruduklarını ifade etti. MHP'LİLERİN DEĞİŞİKLİĞE DESTEK VERECEĞİ YÖNÜNDEKİ AÇIKLAMALARI ELEŞTİRDİ Anayasanın Türkiye'deki bütün münasebetlerin üzerinde şekillendirdiği temel değerlerin hukuki dayanağı olduğunu vurgulayan Bahçeli, konuşmasını şöyle sürdürdü: "İşin başından itibaren hayâsızca sürdürülen bir kampanya ile sözde partimize mensup milletvekillerinin bile Anayasaya destek vereceklerine dair alçakça şayialar yaymaya çalışmaktadır. Kapı kapı gezen bazı zavallılar ise Milliyetçi Hareket Partisi'ne gönül vermiş milyonları etkileyeceklerini düşünmektedirler. İşin yalnızca bu yönü bile AKP ve bir avuç işbirlikçisi dışında anayasanın geçmeyeceğine dair panik içine girdiklerini, derin korkular yaşadıklarını şimdiden göstermesi bakımından ibret vericidir. Kendi milletvekillerini iknada başarılı olamayanlar, kendi aralarındaki insanların ikna edemeyeceğini şimdi başka mecralarda şansını boş yere deneme arayışındadırlar. Milliyetçi Hareket'in hiçbir mensubu, aziz milletimizi helal süt emmiş hiç bir ferdi; Habur'da terörist karşılarken kucaklarken gördüğü, başımıza çuval geçirirken suskunluğuna şahit olduğu, katile 'sayın', şehide 'kelle' diyen bir zihniyetin yanında kesinlikle yer almayacaktır. Erdoğan'ın önce başbakan, sonra eşbaşkan, şimdi ise başyargıç olma hezeyanlarına, bu dünyada hesaptan kurtulma arayışlarına asla ve asla destek olmayacaktır." (CİHAN)