MHP lideri Bahçeli grup toplantısında TRT’nin yayın hayatına başlayan
Kürtçe Kanalıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. AKP hükümetinin bu “tehlikeli
açılım”ının bazı çevreler tarafından “sessiz siyasi ve zihni devrim” olarak alkışlandığını belirten Bahçeli, şöyle konuştu:
“MHP, adı üstünde hiç kimsenin anasının dilini beşeri ilişkiler içinde öğrenmesine mani olmayan bir anlayışla meseleye yaklaşmaktadır. Partimiz hiçbir dönemde milli kimliği aşındıracak taleplere açık olmamış, bu tür girişimleri şiddetle eleştirerek ilkeli ve milli duruşunu sergilemiş, konunun ciddiyetini ve önemini sürekli vurgulamıştır.
Bu açıdan anadilde yayın ve eğitim gibi talepler konusunda bölücü mihraklar,
Avrupa dayatmaları ve AKP tavizleri arasındaki uyum ve anlayış birlikteliği bizim için hiç de şaşırtıcı olmamıştır.
Terör örgütünün 2002 yılında kabul edilen siyasallaşma stratejisinde ‘Kürt kimliğinin tanınması kapsamında yerel dilin geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması’ birinci öncelikli
hedef olarak ortaya konulmuştur.
Bu şekilde ilk köprübaşı tutulmuş, aradan geçen altı yıl içinde bu konuda daha ileri adımlar atılması için her zorlama yapılmış ve nihayet 1 Ocak 2009 itibariyle bir kamu tüzel kişisi olan TRT’nin
Kürtçe yayına başlaması noktasına gelinmiştir. Bize göre bu tarih itibariyle milli bir devlet yapısı hükümet eliyle ihanete uğrayarak arkadan hançerlenmiş ve ölümcül bir
darbe almıştır.
Türkiye’nin devlet yapısının yeniden tanzimi, farklı kökenden gelen vatandaşlarımıza milli azınlığın tanınması, AB’nin tahribat süreci TRT’nin 24 saat Kürtçe yayına açtığı kanalla birlikte hayata geçmiştir.
YÖK BAŞKANI YUSUF ZİYA ÖZCAN'A KÜRT DİLİ VE EDEBİYATI BÖLÜMÜ TEPKİSİ
TRT’nin bu kanalının önümüzdeki dönemde Kürtçe açık
öğretim kanalına dönüşmesi taleplerinin hiç kimseyi şaşırtmaması gerektiğini ifade eden Bahçeli, “Bu gelişme ile
Başbakan Erdoğan o dönemdeki partisinin
İstanbul İl Başkanı olduğu 1991 yılından beri tasavvur ettiği bir hayaline daha kavuşmuş, sıra YÖK Başkanının gayretkeşliği ile anadilde eğitim ve öğretim konusuna kadar varmıştır. Kim özel hayatında anadiliyle konuşmak istiyorsa konuşsun. Buna engel olacak hiç kimse yoktur. Saygı duyarız. Ancak biz
Türkçe konuşup, Türkçe söyleyip, Türkçe düşünmeye devam edeceğiz” diye konuştu.
Durmak yok yola devam eşliğindeki etnik kimliklerin gönül okşanmasından sonra, YÖK Başkanı Kürt dili ve edebiyatı bölümünün açılacağını pişkinlikle belirtmiştir.