AB Genel Sekreteri
Volkan Bozkır,
Viyana Büyükelçisi
Ecvet Tezcan ve
heyetteki bürokratlar da görüşmede hazır bulundu. Konuşmasına kendisinin de 17 yıl gurbet hayatı yaşadığını belirterek başlayan Bağış,
Türkiye'nin AB sürecine kişi başına 350
Dolar gelirle başladığını, bugün 11 bin dolar gelire ulaştıklarını ifade etti. Türkiye'nin
büyüme rakamlarının AB'deki en çok büyüyen ülkeden üç kat daha fazla olduğunu söyleyen Bağış, Türkiye'nin yapısı ve dinamizmi ile AB sürecinin başındaki Türkiye olmadığını dile getirdi.
Müzakere sürecine de değinen Bağış, amaçlarının ülkenin standartlarını yükseltmek olduğunu, siyasi engeller dolayısıyla açılamayan 17 faslın açılıp açılmadığına pek bakmadıklarını belirtti. Siyasi engeller olmasa, açılmış fasıl sayısını 27'e çıkarabileceklerini ve meclis performansıyla AB standartlarına kısa sürede ulaşabileceklerini söyledi.
2013 sonuna kadar AB standartlarına hukuki altyapısına ulaşmayı hedeflediklerini kaydeden Bakan Bağış, ülkenin başta eğitim olmak üzere bütün alanlarda önemli aşamalar kaydettiğini ifade etti. Almanya'da Mesut Özil'in attığı her golün ırkçı zihniyete atılmış bir gol olduğunu belirten Bağış, Avrupa'da aşırıcılığın arttığını, Hollanda'da ya da Avusturya'da yaşananları hep birlikte gördüklerini ancak karamsarlığa kapılınmaması gerektiği telkininde bulundu.
"Bu ülkeler sizin potansiyelinizin farkına kendi çıkarları için varacaktır, sizler öteki değil bu ülkenin zenginliğinin parçasısınız." ifadelerini kullanan Bakan
Egemen Bağış, içinden geçilen
ekonomik sıkıntılı dönemden dolayı suçlu arayabileceklerine işaret etti. Berlin'de yıkılan duvarı zihinlerde yeniden inşa etmek isteyen partiler olduğunu belirten
Başmüzakereci, Türk toplumu azimli ve kararlı olduğunda sorunun çözüleceğini anlattı.
Dayanışma telkininde de bulunan Bağış, yaşadığımız ülkenin dilini öğrenmek, kültürünü anlamak, hukukuna saygılı bir şekilde yaşamak gerektiğine; ancak Türkçeyi de çocuklara çok iyi öğretmenin gerekliliğine vurgu yaptı.
Avrupa'nın kendi içerisinde de entegrasyon sorunu yaşadığını söyleyen Bağış, mevcut sayıları gittikçe artan 2030 yılında Avrupa'da yüzde 10'u bulan Müslümanlarla
diyalog için Türkiye'nin katkı sağlayacağını belirtti. Türkiye'nin özgüven artışı yaşadığını belirten Bağış, AB'nin de artık tercihleri yapması gerektiğini söyledi.
Bağış ve beraberindeki heyet daha sonra Bratislava'ya hareket etti.