İzmir'in Gaziemir ilçesindeki Ege Serbest Bölge'de düzenlenen 2.
Küresel Havacılık Konferansı'na katılan
Gönül, daha önce yapılan projelerin dışarıdan alındığını, söz konusu uçağınsa bütün projelerinin
Türkiye tarafından oluşturulduğunu kaydetti.
Şu anda Türk
uçak sanayisinde dışarıdan gönderilen F16 parçalarının montajı değil, ilki ABD'de yapılan Avacs'ların tamamı, yeni F16 glasların
üretimi, daha önemlisi 46 motorunun TAI'de yapılacağını kaydeden Bakan Gönül, "TAI, iki sene evvel jet motoru yaptı. Belki
teknik olarak yaptığmız en önemli şey, TUSAŞ'la ASELSAN'ın birleşerek 'helicopter fising computer', yani uçakların kullandığı bilgisayarları yapmasıdır. Bunun yanında ilk
Türk uçağı bugünlerde hangardan çıkmak üzeredir. En büyük stratejik insansız uçak da hangardan çıkmıştır ve uçuş denemelerine başlamıştır." dedi.
Ofsetin (anlaşmalarda
yerli üretim şartı)
savunma sanayisinin alt yapısının gelişmesine katkıda bulunan en güçlü
araçlardan biri olduğunu ifade eden Gönül, 2009 yılı sonu itibariyle Savunma
Sanayi Müsteşarlığı'nın 12 milyar doların üzerinde taahhüt aldığını, bunun 4,5 milyar dolarlık kısmını gerçekleştirdiğini anlattı. Sanayinin, önümüzeki 10 yıl içinde yapılacak
havacılık ve diğer ileri teknoloji alanlarında 8 milyar dolarlık ofset taahhütünden, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da yararlanacağını anlattı. 2009
savunma sanayisi verilerine göre toplam cironun 2,3 milyar dolara çıktığını, toplam ihracatın 800 milyon doları aştığını belirten
Milli Savunma Bakanı, "TSK ihtiyacının
yurt içinden karşılanma oranı yüzde 45'e ulaşmış olup 2011 yılında yüzde 50'ye ulaşması hedeflenmektedir. Fiziki ulaşma ise çok daha yüksek. Vaktiyle hazır
silah ve araç
ithal eden Türkiye, bugün bunu yüzde 10'a düşürmüştür." şeklinde konuştu.
Bakan Vecdi Gönül, dünyada iki sanayinin, petrol ve savunmanın fevkalade önemli olduğunu vurguladığı konuşmasında, Türkiye'nin havacılık sektörüne Avrupa'daki birçok ülkeden önce girdiğini, Birinci Dünya Savaşı'nda Suriye'de şehit düşen Türk pilotları olduğunu hatırlattı. Cumhuriyetle beraber uçak fabrikası da kurulduğunu, birkaç yıl sonra 27 uçak
siparişi aldığı halde motorlarının yetersiz olduğu gerekçesiyle ruhsatının iptal edildiğini ve kapatıldığını dile getirdi. Bakan Gönül, göreve geldiğinde benzer bir durumla karşı karşıya olduğunu şöyle anlattı: "Ben göreve başladığım zaman da durum pek farklı değildi. En önemli uçak fabrikalarımız TAI ve TUSAŞ'ta
F 16 üretimleri tamamlanmış, Casa uçaklarından son bir sipariş alınmıştı ve hangarlar bomboştu. Bunun nasıl olduğunu öğrenmek için bir generalin başkanlığında
heyet gönderdim. İçeriye almadılar, özel sektörü diye. Halbuki Savunma
bakanları, TSK Vakfı'nın mütevelli heyeti başkanıdır ve bu fabrikalar da TSK'nındır. Sonradan teftiş edildi ve neden böyle bir çekince içinde oldukları anlaşılarak kadro değiştirildi. Diğer kadro da başarılı olamayınca bugünkü kadro geldi. Bugünkülere başarılarından dolayı teşekkür borçluyuz. Bunun yanında eğitim uçaklarının modernizasyonu, 217 tane F16 uçağımızın modernizasyonu, hepsi savunma sanayimizde gerçekleştirilmiştir. Eğer prensip uygulanmazsa, yurt dışında orijinal fabrikalarda yapılması söz konusu. Bu alandaki mücadele o kadar büyük ki müesseseleşmesi, belli kadrolarla kaim olmaması gerekir. Müesseseleşmenin yolu da yaptığımız toplantı gibi sanayinin benimsenmesi ve kitlelelere malolmasından geçer."
Gönül, ofsetin ABD'nin gelişmesine katkı yaptığını, "By
Amerika" kanunu sebebiyle yurt dışında tamamlanmış bir malzemenin hiçbir otorite tarafından ülkeye alınmasının mümkün olmadığını söyledi. Avrupa'da da benzer kurallar olduğunu anlatan Bakan Gönül, sanayisi emekleme dönemindeki Türkiye'nin sadece ofset değil, bütün alanlarda aynı şekilde konuya yaklaşması gerektiğini söyledi.