İngilizce Öğretmenliği bölümünden mezun olan Çilem Durgun'un öğretmen olarak atanamadığını söylemesi üzerine Yıldırım, bu dönemde alınan öğretmen sayısının 80 yılda alınanın iki katı olduğunu, sayının 800 bine çıktığını belirtti.
Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, İzmir'de bazı muhtarların imarsız yapılara elektrik bağlanmasına izin verilmesini talep etmesi üzerine, böyle bir düzenleme yapılırsa büyük bir felaketin kapısının aralanmış olacağını, bunun yerine söz konusu yapıların daha emniyetli ve güzel hale getirilmesine çalıştıklarını, Kentsel Dönüşüm Yasası'nın bunun için çıktığını söyledi.
Bakan Yıldırım, Buca ilçesinde sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve muhtarlarla kahvaltılı toplantıda bir araya geldi.
Toplantıda muhtarların yaşadığı sorunları dinleyen Yıldırım, muhtarların özlük haklarıyla ilgili taleplerinin bulunduğunu belirterek, bu konuda yeni yasa hazırlığının olduğunu ifade etti.
Yıldırım, şöyle konuştu:
''2014 seçimlerinden itibaren köy ve mahalle muhtarı ayrımı kalkıyor. 2014'de muhtarlık mevzuatı tamamen değişecek, elden geçecek ve yenilenecek. Yeni büyükşehir düzenlemesiyle muhtarlar daha da güçleniyor. Muhtarların yeni görev tanımları olacak. Özlük haklarında düzeltmeler olacak.
Ana muhalefet partisi bu yasayı tenkit etti, 'Belediyeleri güçsüzleştiriyor' dedi. Şimdi de fazileti yüksek bir kanun olduğunu gelip sizlere anlatmaya çalışıyorlar. Amansız bir çelişki. Bir yandan Anayasa Mahkemesi'ne götürdü bir yandan çetin bir muhalefet yaptı, kanun çıktıktan sonra da rol almaya çalışıyor, 'Biz yaptık, biz ettik' diyor.''
Bir muhtarın kaçak yapılara elektrik izni sağlanması konusunda taleplerin bulunduğunu belirtmesi üzerine Yıldırım, ''Kaçak yapılaşmayı teşvik mi edeceğiz, yoksa o yapıları tekniğe, fenne uygun güzel yapılar haline mi getireceğiz ? İmarsız yapılara elektrik izni verilir diye düzenleme yaparsak çok büyük felaketin kapısını aralamış oluruz. Bunu yapmayalım. Onun yerine bu yapıları daha emniyetli ve güzel hale getirelim. Kentsel Dönüşüm Yasası bunun için çıktı. Seçim yaklaşıyor diye af çıkarırsan imarsız yapılaşma çığ gibi artar. Meseleye günübirlik, popülist bir çözüm yerine topyekun nasıl düzeltiriz, bu çerçeveden bakıyoruz'' dedi.
-Öğretmen atamaları-
Toplantıda İngilizce Öğretmenliği bölümünden mezun olan Çilem Durgun'un öğretmen olarak atanamadığını söylemesi üzerine Yıldırım, bu dönemde alınan öğretmen sayısının 80 yılda alınanın iki katı olduğunu, sayının 800 bine çıktığını belirtti.
Öğretmen atamalarının KPSS sınavındaki başarı derecesine göre yapıldığını kaydeden Yıldırım, şunları kaydetti:
''Diyelim ki bu sene 50 bin öğretmen alınacak. 500 bin öğretmen adayı sınava giriyor puanlar sıralanıyor, 50 bine gelince kesiyor. 500 bini alırsak iş veremeyiz, çünkü yok böyle bir ihtiyaç. Memur alıp oturtmak ne kadar akla yakın bir şey? Sorun geçmişte bu yüksekokulların branşlarının iyi planlanmamasından kaynaklanıyor. Şimdi bunun sıkıntısını yaşıyoruz. Eski dönemlerde herkes inisiyatif kullanarak memur alıyordu. Böyle bir şey yok. Size 'Merak etmeyin siz de girersiniz' falan diye bir şey söylememi bekliyorsunuz ama böyle bir şey söyleme şansım yok. En yüksek puanı alacaksın yapacak başka bir şey yok.''
Toplantıda bulunan İzmir 1 nolu F Tipi Kapalı Cezaevi Müdürü Ayhan Çapacı, cezaevinde İngilizce öğretmenine ihtiyaç duyduklarını, Çilem Durgun'a iş verebileceklerini dile getirdi.
-''Hiç kimsenin kimseyi tehdit etmeye hakkı yok''-
Yıldırım, İzmir'de dün yapılan operasyonla sosyal paylaşım siteleri üzerinde nevruz etkinliklerine tepki göstererek, vatandaşı tahrik ettikleri iddiasıyla 8 kişinin gözaltına alınmasıyla ilgili değerlendirmesinin sorulması üzerine, şunları söyledi:
''İster sosyal paylaşım sitesi, ister sokakta, ister kafede... Hiç kimsenin kimseyi tehdit etmeye, hakaret etmeye hakkı yok. Türkiye bir hukuk devleti. Bunu herkesin bilmesi lazım. Adli bir vakadır. Suç işleyen sonucuna katlanır. İster internette ister sokakta işlesin'' dedi.
Bakan Yıldırım, Metal İşçileri Sendikası yetkilisinin faaliyetini durduran BMC fabrikasında yaşanan sıkıntıları aktarması üzerine, konuyu bildiklerini, yakından takip ettiklerini ifade ederek, ''İnşallah bir şekilde çözülecek. Firmanın iç sorunları var. Ama bu fabrikanın bir şekilde öyle veya böyle İzmir için önemini biliyoruz, yaşatılması için çalışmalar yapıyoruz'' diye konuştu.
