Erdoğan,
Türkiye'nin geleceğe bu mesele ile yürüyemeyeceğine işaret ederek, "Bu meseleyi çözmekten, bu meseleyi geride bırakmaktan başka önümüzde hiç bir seçenek yok." diye konuştu.
Erdoğan,
AK Parti grup toplantısında yaptığı konuşmada, demokratik
açılımlardan vazgeçilmesi durumunda Türkiye'nin kaybedeceğini, gençler ve istikbalimiz olan çocukların kaybedeceğini söyledi. Erdoğan, kendilerinin demokratik açılımdan vazgeçmeyeceklerini ve vazgeçilmesine müsaade etmeyeceklerini belirterek, "Kandan beslenenlerin bu süreçte galip gelmesine asla izin vermeyeceğiz." şeklinde konuştu.
"EN KISA SÜREDE DAVET EDECEĞİM"
Hayati ve milli bir meselede siyasi hesaplar içine girmediklerini, siyasi ve
toplumsal mutabakatın çok önemli olduğu idrakiyle bütün siyasi partilerin kapılarını çaldıklarını hatırlatan Erdoğan, "Kapılar yüzümüze kapandı. Peşinen ret cevapları aldık. Kamera şartı gibi nezaketsiz yaklaşımlara şahit olduk." diye konuştu.
Yeniden görüşme konusunun gündeme geldiğini ifade eden Erdoğan, şunları söyledi: "En kısa zamanda ben davetimi yapacağım. Bakalım kimler gelecek göreceğiz. Gelenlerle bu konuları görüşelim. Ne gibi katkıları olur. Ne gibi katkıları olur, katılımları olur dinlemek isterim arkadaşlarımla beraber. Ama baş başa ama heyetlerarası bunları yaparız, görüşürüz. Yeter ki kolektif
akıl oluşsun, bir söylem birliği oluşsun, bu sorunları üzerine gidelim.
Parlamento içi, parlamento dışı hepsini davet ederim. Bunlar benim için anormal şeyler değil. Asla ön kabulüm, asla bir ön yargım yok. Yeter ki oturalım, konuşalım, çözüm arayalım."
Bir yıldır demokratik açılım süreciyle ilgili çok çirkin, nezaketsiz ve seviyesiz eleştirilerin yapıldığına işaret eden Erdoğan, kimsenin işin özüne girmediğini, alternatif getirmediğini, toplumun çeşitli kesimlerini
tahrik etmek için son derece sorumsuz tavır izlendi ve izlenmeye devam ettiğini kaydetti. Erdoğan, bütün tahrik, tüm provokasyonlar, itham ve iftiralara rağmen kapılarını kapatmadıklarını, içlerine de kapanmadıklarını işaret ederek, şunları söyledi:
"Son bir yılda kimin samimi olduğu hususu, kimin de çözümün karşısında durduğunu aziz milletimiz tek tek inanıyorum ki gördü. Bizim bugünde hiç bir çekincemiz, kompleksimiz yok. Eğer bu konuda bizimle görüşmek isteyenler olursa illa bu siyasi
parti liderleri olmayabilir, akademisyenler, medya,
sivil toplum örgütleri hatta birey olabilir, bölgenin insanları olabilir. Bunları biz yetkili birimlerimizle dinlemeye hazırız. Bizimle görüşmek isteyenler, bu sürece katkı sağlamak isteyenler varsa her zaman olduğu gibi partimizin de
Başbakanlığımızın da dinlemeye hazır olduğunu ifade ediyorum. Kimin elinde bir çözüm önerisi varsa, kimin bir teklifi varsa, art niyetsiz, önyargısız biçimde biz ona
kulak veririz, söylediklerini de dikkate alırız. "
Türkiye bu mesele ile geleceğe yürüyemeyeceğini vurgulayan Erdoğan, şunları söyledi: "Bu meseleyi çözmekten, bu meseleyi geride bırakmaktan başka önümüzde hiç bir seçenek yok. Biz büyük bir milletiz. 73 milyonun her biriyle elele vereceğiz, omuz omuza vereceğiz,
Allah izniyle bu süreci sona erdireceğiz. Kardeşliğimiz için yüreğini ortaya koyanlar, bizim başımızın üzerindedir. Kardeşliğin karşınında duranları da tarihe ve millete
havale ediyoruz."