Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Köln’de yaptığı konuşmanın ardından bir hafta geçti. İlk önce Köln konuşmasını değerlendiren bir yazı yazmayı düşündüm. Ancak bir  hafta bekleyip bu konuşmanın Almanya’da nasıl yankı bulacağını gözlemleyip yazmaya karar verdim. Nitekim yanılmadım. Almanya’da hala ortalık toz duman. Her gün yapılan farklı bir açıklama Erdoğan’ın Köln ziyaretinin Almanlar üzerinde nasıl bir etki bıraktığını gözler önüne serdi.

Alman siyasiler ve medyası Başbakan Erdoğan Köln’e gelmeden önce tepkilerini dile getirmiş ve Köln’de konuşma yapmamasının doğru olacağını beyanlarında ifade etmişlerdi.Bu açıklamalar ve haberler arasında en dikkat çeken isimlerden birisi de Yeşiller partisi eş Başkanı Cem Özdemir’di. Özdemir’in yaptığı açıklamaların Başbakan Erdoğan’ın da dikkatinden kaçmadığı yaptığı sert açıklamalardan görülmüş oldu. Cem Özdemir’in Köln’de yapılan  konuşma öncesindeki açıklamalarını bir yana bırakırsak “binlerce kişinin Almanya Başbakanı Angela Merkel’i yuhalamasının bedelini biz ödeyeceğiz” sözüne katılmamak mümkün değil. Bu bedel nasıl ödetilir bunu zaman gösterecek.

İki ülke arasında siyasilerin üslubu da bu krizle ayan beyan ortaya çıkmış oldu. Başbakan Erdoğan’ın Özdemir’e ‘sözde Türk’ diyerek çok sert tepki göstermesi Almanya’yı en üst düzeyde alarma geçirdi. 

Türkiye’nin Berlin Büyükelçisi Hüseyin Avni Karslıoğlu’nun Dışişleri Bakanlığına çağırılması ve söylemlerden rahatsız olduk denilmesi Alman siyasetinin olaya bakışını da ortaya koymuş oldu. Hükümet muhalefette olan bir partinin eş başkanına en üst düzeyden sahip çıktığını gösteriyor ve kimseyi siyasi malzeme yaptırmayız mesajını vermiş oluyor. Üstelik bu kişi Türk asıllı bir siyasi.

Cem Özdemir’in “Almanya bu bedeli ödetir” sözünü tekrar masaya yatırmakta fayda var.Türklerin en hassas olduğu konulardan birisi vize. Köln’de Almanya’yı fethettik diyen ve Almanya Başbakanı’nı 'yuhalayan' zihniyet annelerinin, babalarının ve iş adamlarının hala onlarca evrak hazırlayarak vize ile Almanya’ya girebildiğinin farkında değil mi acaba? Alman hükümetinin vize şartlarını daha da zorlaştırması halinde yada ülkede yaşayan yabancılara karşı sert kanunlar çıkardığı takdirde bu zihniyet biz nerede hata yaptık diyebilecek mi?

 Peki Başbakan Erdoğan Bundan sonra Almanya’da vatandaş buluşmasını bu kadar rahat yapabilecek mi? Merkel Köln ziyareti öncesi Erdoğan’a mesaj göndermiş ve sözcüsü Steffen Seibert aracılığı ile "Erdoğan'ın Köln'deki seçim konuşması bizim için sorun teşkil etmez." demişti. Artık böyle sıcak bir mesajın verilmesini de beklememek lazım.

    

Bu arada Özdemir’in olaylara tek taraflı baktığını söylememiz de lazım. 18 bin kişinin yuhalamasını gören Cem Özdemir’in 30 bin kişinin tepkisini de gündeme getirmesi gerekirdi. Almanlar 18 bin kişinin yuhalamasını ön plana çıkarıp Türk toplumuna bedel ödettirme yoluna gider mi bilinmez ama dışarıda 30 bin kişinin protestosunu da görmezden gelmezler. Yani bir tarafta yuhalayan varsa diğer tarafta tepki gösterenleri de unutmamalı. 

 Biz Türk toplumu olarak çabuk coşuyoruz ama yapılan hataların acısını da uzun yıllar çekiyoruz. Ayrımcı bir siyasi atmosferin Türkiye’den Almanya’ya Transfer edilmesi ile birlikte yukarıdaki tablonun Almanya’da yaşayan Türklerin karşısına çıkması zor bir ihtimal değil.

 Gelelim Başbakan Erdoğan’ın Almanya ziyaretinin ardından gurbetçilerin neler kaybettiğine. Hemen söyleyeyim gurbetçiler birlik ve beraberlik ruhunu kaybetti. Almanya’da yaşayan Türk toplumu, acısında da mutluluğunda da her zaman birlikte hareket etmiştir. Yurt dışında memleketlerinden binlerce kilometre uzakta yaşamanın vermiş olduğu yalnızlık duygusuyla hep birbirlerine kenetlenmişlerdi. Almanya’ya geldikleri 50 yıl boyunca hiçbir zaman birbirlerine karşı tepki göstermemişlerdi. Ta ki Köln buluşmasına kadar. Bir yanda 18 bin kişi Başbakan Erdoğan’ı desteklerken diğer yanda 30 bin kişi protestolarla Erdoğan’a tepki gösteriyordu. Evet ilk kez yurt dışında yaşayan Türkler birbirlerine karşı gösteri yaptı. Bu bir ilkti ve Başbakan Erdoğan Avrupa’daki Türkleri de ayrıştırarak bunu başaran ilk lider oldu.

Başbakan Köln’de konuştu ve Akşamında da Türkiye’ye geri döndü. Şimdi biz kaldık Almanlarla başbaşa. Şapkayı öne koyup düşünmenin zamanı gelmedi mi?