Başbakan'dan Ergenekon'a net cevap

ATV'de Başbakan'la Gündem programında Mehmet Barlas, Okan Müderrisoğlu ve Hasan Bülent Kahraman'ın konuğu Başbakan Recep Tayyip Erdoğan...

Başbakan'dan Ergenekon'a net cevap

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''İtalya'da 'temiz eller' operasyonu oldu, benim ülkemde niye olmasın? Bunların üzerine gidilirse bunlar çıkar'' dedi. BAŞBAKAN'DAN SUSURLUK HATIRLATMASI ATV'nin ''Başbakan'la Gündem'' programında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Başbakan Erdoğan, ''Ergenekon davasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Siyasi iktidar bakımından tamamen dışarıdan izlenmesi gereken bir yargı meselesi midir? Yoksa taraf olmaya iten boyutları var mıdır?'' sorusunu şöyle yanıtladı: ''Bu da yine yargı sürecidir. Yürütme olarak bize düşen bir görev var. Nedir? Yargı bizden talepte bulunur ve biz bu talebi yerine getiririz. Kiminle? Tüm güvenlik güçlerimizle bunları yerine getiririz, ama bunları hiçbir zaman sumen altı etmeyiz. Geçmişte zaten bunun bedeli ödendi ülkemizde... Sumenaltı edildi bir sürü şey, ama biz şu anda İçişleri Bakanlığımıza, bütün emniyet teşkilatımıza yargıdan gelen bu tür talebin anında, hassasiyetle yerine getirilmesi konusunu her zaman söylemişizdir. Bu konuda da bu hassasiyet yerine getirilmektedir. Nerelerde neler olduğu çok açık, net ortaya çıkmakta. Demek ki eğer sistem, kurumlar iyi çalışırsa bu ülkede pek çok şey... İtalya'da 'temiz eller' operasyonu oldu, benim ülkemde niye olmasın? Bunların üzerine gidilirse bunlar çıkar. Yani biz bir Susurluk yaşamak istemiyoruz. Bu dönemde olay çok daha farklı. Mümkün olduğunca faili meçhullerin olmadığı, suç sabit olmadıkça kimsenin suçlu ilan edilemeyeceği bir ortamı da önce hazırlamak lazım. Burada da hassas ve dikkati olmanın önemli olduğuna inanıyorum. '' ''Ergenekon sürecini izlediğiniz zaman devlet sisteminde gerçekten değişmesi gereken zihniyet, tavır, politika olarak çok önemli şeyler olduğu kanısına vardınız mı?'' sorusu üzerine Erdoğan, şunları söyledi: ''Şüphesiz, ama hepsinin gelip dayandığı yer insan. Bu zihniyet değişimini yapacak olan insan. Bakıyorsunuz işte mayın meselesine bir adım atacaksınız, hemen karşısına muhalefet çıkıyor. Böylelikle bir mayın meselesi bir ay Meclis'te zaman alıyor. Oturup konuşalım, neresi doğru, neresi eğri. Böyle bir şey yok. Veya şunu şu şekilde düzenleyelim, yok. Olmaz. Neresinde İsrail? Her şeyde bu var. Yani, sizin aklınızın ucundan geçmeyen bir şeyi sizin aklınıza getiriyorlar.'' Başbakan Erdoğan, parlamento dışında da benzer bir durumun yaşandığını ifade ederek, ''Kurumların içerisinde de böyle. Kurumlarda ciddi bir yerleşik düzen var'' dedi. -''NASIL SEZDİNİZ?''- ''Siz özellikle geçmişte gerek partinize dönük olarak demokrasi dışı bir takım hazırlıklar olduğunu ne zaman, nasıl sezdiniz? Fark ettiğinizde kendi içinizde nasıl bir tedbir aldınız?'' sorusuna Erdoğan, ''Doğrusu, biz bazı şeyleri hissetmedik değil, hissediyorduk. Halkın yüksek teveccühü olduktan sonraki süreçte bazı şeyleri hissetmeye başladık. Fakat, ortada deliller olmayınca, bir şey konuşacak halimiz de yok...'' karşılığını verdi. Erdoğan, ''Bu duyum mu, hazırlık mı, bu hissettiğiniz şeyler?'' sorusu üzerine, 'Bazıları duyum, bazıları hazırlık şeklindeydi, ama bu süreç başlayınca artık her şey ortaya bazı delillerle çıkmaya başladı. Bu nereye varır, nereye gider, onu bilemem. Fakat, daha sonra yaşadığımız başka süreçler var. Örneğin ben bir 14 Mart sürecini kabullenemem. O süreç bir adım olmuştur, ama ben o süreci kabul etmem. Partimin antilaik yaftasıyla yaftalanmasını kabul etmem benim mümkün değil'' dedi. Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Yerleşik oluşmuş yapılar ciddi manada bir direnç ortaya koydu. Buna şimdi üzülmemek mümkün mü? 'Muhafazakar partiler' diyerek bir yere işaret veriyorsunuz. Türkiye'nin muhafazakar partileri belli. Ve ne diyorsunuz ondan sonra: 'Bunlar ekonomiye ağırlık verdiler, laikliği ise unutturmaya çalıştılar'. Böyle bir yaklaşım olur mu? Türkiye'de devletin tanımı ortadadır; Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Anayasamızda yazıyor. Nedir? Demokratik, laik, sosyal bir hukuk devletidir. Biz bu dört tane özelliğin dördüne de aynı önemi veririz, aynı değeri veririz. Bunu vermek zorundayız. Bunun birini bir tarafa koy, diğer üçünü beğen. Diğer ikisini bir kenara koy, diğer ikisiyle hareket et. Bunları hepsi yanlış. Hepsine eşit mesafedeyiz, hepsini de at başı götürmek durumundayız, ama bunun yanında ekonomiyi de at başı götürmek durumundayız. Bunu da bir kenara koyamayız.'' ''Sizin bütün bu süreç zarfında, devletten böyle bir direnç, kurumlar arasında bir kopukluk, birbirine karşı ters tutum takınma yönünde bir izleniminiz oldu mu?'' sorusunu yanıtlarken, Erdoğan, ''Az önce söyledim. Yerleşik o derin yapılar direniyordu'' dedi. AA ERDOĞAN'IN DİĞER AÇIKLAMALARI - TIKLAYIN
<< Önceki Haber Başbakan'dan Ergenekon'a net cevap Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER