Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı
Abdurrahman Yalçınkaya,
Anayasa Mahkemesi eski başkanlarından Mustafa Bumin ile özel bir görüşme gerçekleştirdi. Bakanlıklar'daki Yargıtay binasında önceki
akşam gerçekleşen gizli görüşme yaklaşık bir saat sürdü. Görüşmenin ardından saat 17:30 sıralarında Başsavcı Yalçınkaya ve eski Başkan Bumin, Yargıtay binasının kapısından birkaç saniye arayla ayrı ayrı çıktı. Yalçınkaya resmi makam arabasıyla, Bumin de 'Megane'
marka otomobille Baş
bakanlık'ın bulunduğu sokaktan ayrıldı.
AK PARTİ'Yİ KAPATMA İDDİALARI
Yalçınkaya ve eski Başkan Bumin'in gizli görüşmesi Ankara'da konuşulan senaryoları yeniden gündeme getirdi. İlginç randevunun
AK Parti'ye ikinci kez
kapatma iddianamesi hazırlandığı öne sürülen günlere rastlaması dikkat çekti. Başsavcı ve Bumin'in parti kapatmaya ilişkin ne konuştuğu bilinmiyor. 2000-2005 yılları arasında Yüksek Mahkeme'nin başkanlığını yürüten Mustafa Bumin'in
başkanlık yaptığı dönemde
Anayasa Mahkemesi'nden Fazilet Partisi hakkında '
laiklik karşıtı eylemlerin odağı olmak' gerekçesiyle kapatma kararı çıkmıştı. Yargıtay Başsavcısı Yalçınkaya da AK Parti hakkında "laiklik karşıtı eylemlerin odağı olduğu" iddiasıyla kapatma
davası açmış, ancak Yüksek Mahkeme kapatma istemini reddetmişti.
BUMİN BAŞKANLIĞINDAKİ KAPATMALAR
Yargıtay Başsavcılığı'nın birinci
kapatma davasıyla ilgili
dosya arşivlerde tazeliğini korurken, Yalçınkaya'nın AK Parti hakkında ikinci kez kapatma istemiyle dava açacağı iddiaları gündeme gelmişti. Halkın Demokrasi Partisi de (
HADEP) 13
Mart 2003'te Bumin'in başkanlığını yaptığı Mahkeme tarafından kapatılırken, 22 Ocak 2001'de Bumin başkanlığındaki Anayasa Mahkemesi'nden parti kapatmayı zorlaştıran
Anayasa değişikliği ve AYM'ye meclis tarafından üye atanması önerileri ile gündeme gelmişti.
YALÇINKAYA'DAN İLGİNÇ SÖZLER
Ak Parti hakkında daha önce kapatma davası açan Yargıtay
Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya,
Kasım ayında askeri çevrelere yakınlığıyla bilinen bir gazeteciye verdiği demeçte kapatmayla ilgili ilginç ifadeler kullanmıştı. Yalçınkaya, “Siyasi partilerin tüzükleri, programları ve eylemleri Anayasa'nın 68. maddesine aykırı olamaz. 68. maddenin 4. fıkrasında;
siyasi partilerin tüzük, program ve eylemlerinin hukuk devleti ilkelerine aykırı olamayacağı yazılı. Eğer bu hüküm ihlal edilmişse o zaman Siyasi Partiler Yasası'nın 98. maddesinde yazılı olduğu gibi Yargıtay
Cumhuriyet Başsavcılığı olarak bizim görevimiz başlar. Siyasi Partiler Yasası'nın 98. maddesi siyasi partilerin kapatılması davalarını düzenliyor. Bilgi ve belgeleri Anayasa'nın 68/4 ve Siyasi Partiler Yasası'nın 98. maddeleri açısından incelemeye almak zorundayız” demişti.
ASLI OLMAYAN DİNLEMELERLE İLGİLİ SÖZLERİ
Yalçınkaya, aslı olmayan dinleme olaylarına değinip, “
Dinleme hukuk devleti ilkelerine aykırı biçimde yapılıyorsa, Siyasi Partiler Yasası ve Anayasa'nın 68/4 maddesiyle ilgilidir. Dinleme, kayda alma, sinyal bilgilerinin değerlendirilmesinin hangi hallerde yapılabileceği yasada belirlenmiştir. İşlem zinciri içinde Bakan veya ona bağlı kişilerin onayı olduğuna göre siyasi otorite ve dolayısıyla siyasi partiler hukukunu ilgilendirir” ifadelerini kullanmıştı.
ERBAKAN VE HATİPOĞLU'NU DİNLEMİŞLERDİ
Aslı olmayan dinleme iddialarından dolayı kapatma davası açabileceği tehdidinde bulunan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurahman Yalçınkaya ile Bumin'in görüşmesi, kapatılan Fazilet Partisi hakkındaki iddianamede eski
Başbakan Necmettin
Erbakan ile dönemin Fazilet Partisi
Milletvekili Yasin Hatipoğlu'nun telefonlarının dinlenmesini hatırlattı. Yasalara aykırı bir şekilde Erbakan ve Hatipoğlu arasındaki konuşmalar dinlenmiş ve bu görüşme partinin kapatılması davasında iddianameye
delil olarak konmuştu.
BUMİN, “DELİL OLARAK KABUL EDİLMESİN” DEMİŞTİ!
Dönemin AYM Başkanı Bumin, Fazilet Partisi'nin, kapatılan Refah Partisi'nin devamı olduğu iddiasıyla, İddianameye eklenen deliller arasında yer alan ve üçüncü kişiler tarafından getirildiği belirtilen
Necmettin Erbakan ile Yasin Hatipoğlu arasındaki
araç telefonundan yapılan konuşma kaydının, Anayasa'nın 22. maddesinde belirtildiği biçimde, usulüne uygun bir
yargıç kararına ya da kanunla yetkili kılınan merciin emrine dayanmadığı bu nedenle de
haberleşme özgürlüğünü ihlal ettiği açık olduğundan hukuka uygun olarak elde edilmediği sonucuna varılan söz konusu konuşmaya ait kasetin, “delil olarak kabul edilemeyeceği yönünde” oy kullanmıştı.
Şu an benzer bir konuda Ak Partiyle ilgili inceleme yaptığı iddia edilen Yalçınkaya'nın bu gizli görüşmede Bumin ile
dinlemeler konusunda görüş alışverişinde bulunduğu öne sürülüyor.
VAKİT