Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğu, ''Anayasamızın hiçbir yerinde başörtüsünü yasaklayan bir madde yoktur. Olmadığı için de yasa ihlaline giren bir durum olamaz'' dedi. Yazıcıoğlu, partisinin, 15. kuruluş yılında, ''Yerel İktidar İçin Yerel Seçimler ve Türkiye Gündemini Değerlendiriyor'' sloganıyla başlatılan Alanya kampına katıldı. Kampın yapıldığı otelde basın toplantısı düzenleyen Yazıcıoğlu, 15. kuruluş yıldönümü dolayısıyla Alanya'da bulunduklarını belirterek, amaçlarının bugüne kadar yaptıkları ve bu noktaya nasıl geldiklerini konuşmak olduğunu söyledi. Güncel konuları da kampta gündeme getireceklerini anlatan Yazıcıoğlu,önlerindeki en önemli kilometre taşının yerel seçimler olduğunu belirtti. Yazıcıoğlu, yerelde iktidarı almadan, genelde iktidar olmanın çok kolay olmadığını ifade etti. -BAŞÖRTÜSÜ KONUSU- Üniversitelerde başörtüsü serbestliği getirilmesine ilişkin görüşlerini de dile getiren Yazıcıoğlu, ''Bu iş, bir daha geri dönülmeyecek şekilde tartışılmayacak ve bir daha yeni yasaklara meydan verilmeyecek şekilde yapılsın. Bunun için de bir takım ikazlarımız oldu. Bunların biri 'hizmet alanlar, hizmet verenler' kavramı kullanılmasın, ikincisi örtünme tarifi yapılmasın'' dedi. Yazıcıoğlu, anayasada başörtüsü ile ilgili ciddi bir değişikliğe gerek olmadığını da savunarak, ''Çünkü anayasanın hiçbir yerinde başörtüsü ile ilgili bir yasak yoktur. Olmadığı için de yasa ihlaline giren bir durum olamaz'' diye konuştu. Başörtüsü konusunun referanduma götürülmesiyle ilgili tartışmalar bulunduğuna da değinen Yazıcıoğlu, ''Yarın yasa Meclisten geçerse, Cumhurbaşkanı tasdikleyecek. Eğer Anayasa Mahkemesinden dönerse Cumhurbaşkanı referanduma götürebilir. BBP olarak biz diyoruz ki temel inanç değerleri, temel özgürlükler referanduma götürülmesin'' dedi. -ALMANYA'DA 9 TÜRKÜN ÖLÜMÜ''- Almanya'da 9 Türk'ün ölümüyle sonuçlanan olaya da değinen Yazıcıoğlu, Ludwigshafen kliniğinde tedavileri devam eden hastaları ziyaret ettiğini belirterek, şöyle konuştu: ''Çok acı bir olay. Son zamanlarda yapmış olduğumuz tespitlere göre, bir takım yabancı düşmanlıkları var, kışkırtmalar var, tahrikler var. Bu olayı, tabii ki Türk-Alman dostluğunu bozmaya vesile olmak yerine, bu olaydan hareketle Türk-Alman dostluğunu daha da pekiştirecek adımlar atmak zorundayız. Bundan sonrasında da Türkler ve Almanlar birlikte yaşayacaklardır. Zaten Türkler yasalara saygılı, anarşizme meydan vermeden uyumlu bir şekilde yaşayan insanlarımız. Bu olay sonrasında temenni ediyoruz ki bunun arkasından sadece bir kaza çıksın. Bu olayın bir kaza olması tesellidir.'' Yaşanan olaydan sonra Türk vatandaşlarından provokasyona gelmemesi gerektiğinin atını çizen BBP Genel Başkanı, ''Olayın arkasını soğukkanlılıkla takip etmeliyiz. Kim delil bulursa gerekli mercilerle ilişki kurarak, bunun takibini sağlamalıdır. Olayın gerçeğini araştırmak, arkasında olmak, hepimizin işi; fakat provokasyona gelmemek şartıyla'' dedi. -HRANT DİNK'İN ÖLDÜRÜLMESİ- Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Yazıcıoğlu, bir gazetecinin, 'BBP'nin adı, geçen yıl Hrant Dink cinayeti ile anıldı. 22 Temmuz seçimlerine partinizin girmemesinin bu olayla ilgisi var mıydı'' şeklindeki sorusu üzerine de şunları söyledi: ''Hrant Dink olayı bize hazırlanmış bir tuzak, bir provokasyondu. Ben gayet açık ortaya çıktım ve (Buradayım. Nereye kadar giriyorsa oraya kadar gitsin) dedim. Hrant Dink'in ölümüyle kimsenin elde edeceği bir avantaj yoktur. Hrant Dink'in ölmesi kimin işine yarıyor. Biraz bakınca anlarsınız. Biz niye işin içine bulaştırıldık. Biri (Ben Hrant Dink'in öldürüleceğini söyledim, failini haber verdim) diyor. (Ne zaman hangi gün öldürüleceğine kadar söyledim) diyor, (adreslerine kadar söyledim) diyor. Ondan sonra benim arkamda fotoğrafı çıkan kişinin emniyetin istihbaratçısı olduğu anlaşılıyor. Burada tezgaha düşen ben değil miyim? Yargı işin gerçeğini ortaya çıkarır. O nedenle BBP ile uzaktan yakından bir ilgisi yoktur.'' AA