Demokrasi tarihimizde kara bir leke olan 28
Şubat sürecinde cuntacıların
yasa dışı uygulamalarının ve
fişlemelerinin o yıllarla sınırlı kalmadığı ortaya çıktı.
28 Şubat sürecinde milyonlarca insanı fişleyen Batı Çalışma Grubu'nun talimatlarının uygulanması için 2005 yılına kadar
bölge komutanlıklarına yazılı emirler gönderilmiş. Yani fişlemeler tam 8 yıl boyunca aralıksız devam etmiş.
14 yıl sonra gün yüzüne çıkan belgelere göre, fişleme çalışmaları 1997'nin MGK'sında alınan 18 maddelik kararın uygulanıp uygulanmadığı talimatına dayanıyor. Deniz
Kuvvetleri bünyesinde yasadışı fişleme çalışmaları
Genelkurmay 2. Başkanı
Çevik Bir'in ıslak imzasını taşıyor. Talimata göre, Milli Eğitim'den Diyanet'e; Müftülük'lerden Kur'an kursları ve dershanelere kadar bir çok alanda insanların fişlenmesi isteniyor.
2005 tarihli bir belgede
diyanet çalışanları ve öğrenci yurtlarına ait fişleme
raporları yer alıyor. Belgede özellikle üniversite hocalarına yönelik yapılan kapsamlı fişleme raporları dikkat çekiyor.
Ortaya çıkan yeni belgelere göre lağvedildiği açıklanan Batı Çalışma Grubu'nun hala aktif olabileceği de anlaşılıyor. Bunu kanıtlayan en çarpıcı kanıt ise
Balyoz Darbe semirnerlerinden bir hafta sonra yani 13
Mart 2003'te Kara
deniz Bölge Komutanı Deniz Kutluk tarafından hazırlanan istihbarat raporu. Raporda bundan sonra tüm bilgi toplama çalışmalarının Batı Çalışma Grubu tarafından yapılacağı belirtiliyor.
BÇG talimatlarının hala kullanıldığını belgeleyen Balyoz
darbe planı ve
Poyrazköy iddianameleri de bu bilgileri teyit ediyor.
28 Şubat'ın 14. yıldönümünde gün yüzüne çıkan belgelerde ayrıca, Batı Çalışma grubunun fişleme rapor sisteminin 2005 yılında başka bir kuvvet komutanlığı bünyesinde aktif hale getirildiği görülüyor.
"Gizli" ibareli cevabi yazıda ise garnizon bölgesinde yeniden irtica çalışması yapılıyor. Bölgede bulunan cami sayısı müftülüğün kadrosu, Kur'an kursu ve öğrencileri tek tek not ediliyor; yani fişleniyor.
Deniz Kutluk imzalı aynı belgede camilerin sürekli
kontrol altında tutulduğu; imamların takip edildiği; hutbe ve vaazların incelendiği ve rejime
muhalif herhangi bir unsura rastlanmadığı belirtiliyor.
Son olarak, MHP'nin
milletvekili adayı olacağını açıkladığı Balyoz sanığı Engin Alan'ın 2. kolordu komutanı olarak imzaladığı 24
Aralık 2002 tarihli yazıda fişleme çalışmalrının bitmediğini gözler önüne seriyor. Yazıda 3 kasım 2002 seçimlerinden sonra irticai faaliyetlerde artış olduğu savunularak fişleme formlarının doldurulması isteniyor.