Her fırsatta hizmet hareketine hakaret etmeyi kendisine yol haritası olarak seçen iktidar yandaşı İhlas, 14 yıldır on binlerce mağdurun alacağını ödemiyor. Batık finans kuruluşunun vatandaşa yaşattığı mağduriyeti muhalefet milletvekillerinin defalarca Meclis'e taşıdı. Ancak AKP'lilerin kol kanat germesiyle bir arpa boyu yol katedilemedi.
Samanyoluhaber.com'a konuşan CHP Konya Milletvekili Atilla Kart, İhlaszede ve holdingzedelerin haklarını Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde savunanların başında geliyor. Şimdilerde girdiği AKP iktidarı şemsiyesinin altında 'borçlarını öde' çağrılarına kulak tıkayan batık şirketin temsilcileri kendisinden hiç de hazzetmiyor. Bir dönem verdiği önergelerle Meclis gündemine taşıdığı ödenmeyen paralar konusu, batık şirketin temsilcilerinin vekil Kart'a ikna turları düzenlemesine bile sebep olmuş. Atilla Kart ise önergelerini geri çekmemiş.
Muhalefet milletvekillerinin soru önergelerine makul cevaplar verilmediği gibi mağduriyetlerin giderilmesi için Meclis komisyonu oluşturulması için verilen teklifler de AKP milletvekillerinin oylarıyla reddedildi. 2005 yılında komisyon kurmayı başardıklarını söyleyen Kart, bu kez de yasal ve idari düzenlemelere imkan verilmediğini belirtiyor.
Atilla Kart şöyle konuştu:
"2003 yılından itibaren holdingzedelerin mağduriyetinin giderilmesi için bir araştırma komisyonu kurulmasını ısrarla dile getirdik. Ancak AKP 2 yıl boyunca bunu engelledi. Nihayet 2005 yılında Komisyon kuruldu. Çok ciddi bir rapor ortaya çıkarıldı ama o raporda sözü edilen yasal ve idari düzenlemeler yapılmadı. Çünkü o holding soygunu yapan kadrolar, AKP'nin himaye ettiği kadrolardı."
Atilla Kart, Erdoğan'ın batık finans mağdurlarıyla ilgili AKP kurulduktan sonra ayrı, iktidara geldikten sonra ise daha farklı konuştuğunu söylüyor. Recep Tayyip Erdoğan'ın 2002 yılında iktidar olmadan önce İhlas Grubu'na ve merhum Enver Ören'e karşı çok sert bir tavır içinde olduğu, aracı olarak gelenlere "İhlas Finans mudilerinin parası ne olacak? Yazık değil mi, günah değil mi? Bu işin öbür tarafı yok mu? O fakir fukaranın garip gurebanın, yetimin parası nasıl verilmez?" dediğinin bilindiğini ifade eden Kart, Erdoğan'ın iktidara geldikten sonra İhlas'ı himayesine aldığını söyledi.
Aynı yaklaşımın şimdilerde Gümrük ve Ticaret Bakanı olan Nurettin Canikli'de de görüldüğünü belirten Kart, AKP'li Bakan'ın yandaş gazete Yenişafak'ta 2001 yılındaki yazılarında İhlas Grubu'nun devleti 1 milyar dolar seviyesinde zarara soktuğu ve bunun tazmin edilmesi yönünde yazılar yazdığı bugün ise şimdi ise seslerinin çıkmadığını dile getirdi.
Verdiği soru önergelerinden rahatsız olan batık finansın 3 yöneticisi Atilla Kart'ı 15 Mayıs 2013 tarihinde TBMM'deki çalışma ofisinde ziyaret etti. Batık finans yöneticileri sundukları raporlarla Kart'ı ikna etmeye çalıştı. İkna olmayan Kart, "o raporlamaların gerçeği yansıtmadığını bildiğim için ben yine İhlaszedelerin haklarını korumaya devam ediyorum" dedi.
İhlas olayının AKP'nin yumuşak karnı olduğunu söyleyen Atilla Kart, iktidarın mağdurların sesini duymadığını ifade etti: ''2009 yılı mayıs ayında Bingöl meydanında dönemin Başbakan'ı Erdoğan, İhlas'a 50 bin dolar kaptırdığını ifade eden ve haykıran Gazal Polat ismindeki kadının sesini duymazdan geldi. İhlas olayı AKP hükümetinin yumuşak karnıdır. ''
SAMANYOLUHABER.COM