CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal, hükümeti yolsuzluk ve rüşveti örtmek için halk arasında düşmanlık tahrik etmekle suçladı.
Cumhuriyet tarihi boyunca yaşanmayan ayıpların yaşadığını belirten CHP eski Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal, bu ayıbı örtmek için, halk arasında düşmanlığın tahrik edildiğini ve insanların çatışır hale getirildiğini savundu. Devletin en yüksek kademelerinde bulunanların en büyük yolsuzluk iddialarının muhatabı olduklarını ve İranlı karanlık bir işadamının dört tane bakanı parmağında oynattığını ifade eden Deniz Baykal, “Düşmanlığı niye tahrik ediyorlar, insanları niye çatıştırıyorlar. Bir şeyi saklamak istiyorlar değil mi? Bir şeyler ortaya çıkmasın istiyorlar. Hesap sorulmasın istiyorlar. Onun için ortalığı karıştırıyorlar. Buna da izin vermeyeceğiz.” dedi.
Aydın’ın Germencik ilçesi Ortaklar beldesinde deve güreşlerine katılan Baykal, daha sonra İncirliova ilçesinde Gençlik Parkı açılışında konuştu. Deniz Baykal, insanların parklarda kardeşçe bir duygu içerisinde, köklerini kökenlerini ayırmadan analarının babalarının kimliğine bakmadan, insan olarak kardeş olarak el ele vereceklerini, birlikte yetişeceklerini belirtti. "Bu devirde benim borum öter demek yok." diyen Baykal, sözlerine şöyle devam etti: “Bu parkta herkes eşit. Kızlar, oğlanlar, bütün çocuklar bütün gençler eşit. Hepsi özgür hepsi istediği gibi buranın güzelliklerinden yararlanacak, kimse kimseye üstünlük taslamayacak. Burun kıvırmayacak. En yoksul ailenin de en zengin ailenin de çocuğu da bu parkta eğlenecek. Demokrasi, özgürlük ve kardeşlik meydanı herkes birbirini tanıyacak sevecek. Düşmanlık söz konusu bile olmayacak. Herkes bu parkta kucaklamayı, kardeşliği öğrenecek. Buna ihtiyacımız var.”
17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonu sonrası ülkede yaşananlara de değinen Baykal, “Bu memleketi ne hale getirdiler. Böle böle kamplara ayırdılar. Türkiye’yi kutuplaştırdılar. İnsanlarımızı sanki birbirleriyle düşmanmış gibi duygularla nefretle doldurmaya çalışıyorlar. Buna karşı bizim yapacağımız şey, sevginin kardeşliğin, dostluğun bayrağını yükseltmektir. Bu memleket Cumhuriyet tarihi boyunca yaşamadığı ayıpları yaşıyor. Devletin en yüksek kademelerinde bulunan insanlar ne yazık ki en büyük yolsuzluk iddialarının muhatabı oldular. İran’dan gelmiş karanlık bir işadamı genç bir adam, dört tane bakanı parmağında oynatıyor. Olacak iş mi bu? Senin seçtiğin, senin haysiyetini şerefini koruyacak olan senin onurunu temsil edecek insan, İranlı karışık karanlık bir işadamının elinde oyuncak oluyor. Hediyelerin peşinde, armağanların peşinde, dolarlar, Euro’lar. Olacak iş mi? TC hükümetini böyle olsun diye mi seçtik. Bu gidişe son vereceğiz." şeklinde konuştu.
Bu gidişe son verecek gücü yeten bir otoritenin kalmadığını vurgulayan Baykal, şunları ekledi: "Mahkemeler, savcılar hesap sorabiliyor mu? Emniyet dosya tutabiliyor mu? Hukuk, adalet ne oluyor. Kanunlar kimin için var. İncirliova’daki masum vatandaşın boynuna kanunu çiğnedin diye üzerine bütün gücünle yürüyeceksin, devletin tepesindeki bütün bu ayıbı yapan insanlara sessiz kalacaksın. Görev size düşmüştür. Başka çare yok. Milletin en kudretlisinin sesi çıkmıyorsa, oy sahibi milyonlarca insanlarımızdan birileri hayır dediği zaman işte onun sesi, devletin en tepesinde çıkmayan sesten daha gür çıkar. İn artık aşağıya diyeceksiniz. Paçasından şöyle tutup aşağıya çekivereceksiniz. Gün bu gündür, güç, karar ve yetki sizdedir. Gereğini yapacaksınız.”
Park açılışı sonrası Cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda sorulara cevap vermeyen Baykal, seçim çalışmaları için Koçarlı ilçesine geçti.