Konuşma dönemin Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar ile 17 Aralık operasyonu kapsamında gözaltına alınan Hüseyin Avni Sipahi arasında geçiyor. Adalet Bakanlığı’na gönderilen Bayraktar fezlekesinde yer alan ve dinlemeye katılan görüşmede Bayraktar, Sipahi’ye “Allaha yalvarıyorlar takım küme düşsün de Ak Parti Trabzon’dan milletvekili çıkarmasın diye takım şeyi takımı küme düşürürler faturayı bize keserler malı onlar götürür onlar” diyor. Sipahi bu sözler üzerine, Bayraktar’a, “O zaman bi 10’ar bin dolar pirim mirim ... el altından ... orda da sıkıntıda siz de sıkıntıdasınız yani” diye yanıt veriyor. “Öyle bir şey desem rezil oluruz bir şey diyemem ya öyle bir şey diyemem ya nasıl diyeyim öyle ya 10’ar bin dolar nereden bulacağım o kadar parayı 20 tane şey var 20 tane 25 tane oyuncu var kaç lira yapar ya” diyen Bayraktar’a, Sipahi, “250 lira yapar abi kurtardığın takım” diyor. Sipahi’ye, “Nasıl 250 lira yapar ya” diye çıkışan Bayraktar, aldığı “20 tanesi 10 lira versen 250” yanıt üzerine ‘Hım’ diye yanıt veriyor.
SİPAHİ CHP İLE GÜNDEME GELMİŞTİ
Cumhuriyet'ten Aykut Küçükkaya'nın haberine göre, Sipahi’nin ismi bir süre önce CHP ile gündeme gelmişti. CHP, Sipahi’yi 30 Mart yerel seçimlerinde Çekmeköy belediye başkan adayı göstermeyi planlıyordu. Ancak 17 Aralık operasyonunun ardından Sipahi’nin gözaltına alınması planları değiştirdi, adaylık gerçekleşmedi. CHP yönetiminin isteği dışında 30 Mart’ta Beşiktaş Belediyesi meclis üyeliği listesine konulan ve seçilen Sipahi’nin belediye başkan yardımcılığı ise CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’ndan dönmüştü. Bu gelişmeyi CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın basına doğrulayarak Sipahi’nin Beşiktaş Belediye Başkan Yardımcılığı görevinin askıya alınmasını istediklerini belirtmiş, Kılıçdaroğlu’nun da bizzat devreye girdiğini ifade etmişti. Günaydın, “CHP’de politika yapmak istiyorsanız, aklanarak gelmiş olmalısınız” demişti. Bayraktar’ın oğlu Abdullah Oğuz Bayraktar’la birlikte 60 şüpheli arasında bulunan ve kamuoyuna “17 Aralık’ın TOKİ dosyası” olarak yansıyan soruşturmada Sipahi ve şüpheliler hakkında takipsizlik kararı verilmişti.
Tarih: 11 Nisan 2013... Saat: 18.43. Telefonun bir ucunda Bayraktar diğer ucunda Sipahi bulunuyor. Konuşma 4 dakika sürer. Konu Trabzonspor’un durumu...
Hüseyin Avni Sipahi: Abi nasılsın iyi misin?
Erdoğan Bayraktar: İyi Trabzondayız işte.
H.A.S.: Nasıl gidiyor.
E.B.: İyi iyi bi problem yok. Allaha şükür iyiyiz ya.
H.A.S.: He iyi tamam dönecek misin abi maça kalmayı düşünüyor musun?
E.B.: Maça kalacağız mecbur ya.
H.A.S.: Hım.
E.B.: Zafer beyle konuşmam lazım. Zafer’le de biz orada yan yana oturuyoruz kabinede adam yaklaşık 2 senedir.
H.A.S.: Tabii sayın Başbakan da geliyor yani bu çok önemli yani aslında yani...
E.B.: Ama buradaki maçta ben Trabzonluyum ben ya.
H.A.S.: Abi sen mi kurtaracaksın takımı sen mi oynayacaksın Allah aşkına ya.
E.B.: Ama yani burada şimdi şimdi olmaz abi.
H.A.S.: Hım inşallah çok...
E.B.: Zor...
H.A.S.: Zor işler doğru söylüyorsun.
E.B.: Tartıyoruz abi bizim terazi... tartıyoruz bir taraf ağır geliyor.
H.A.S.: (GÜLÜYOR).
E.B.: ... mühim ehem diye bir şey var ya.
H.A.S.: Tabii Sadri Şener’in ... abi
E.B.: Sadri Şener yok ki piyasada ya.
H.A.S.: ... diyorsun yani
E.B.: Tabi canım onlar... Allaha yalvarıyorlar takım küme düşsünde Ak Parti Trabzon’dan milletvekili çıkarmasın diye takım şeyi takımı küme düşürürler faturayı bize keserler malı onlar götürür onlar... meyi biz çekeriz ceremeyi ya.
H.A.S.: O zaman bi 10’ar bin dolar pirim mirim ... el altından ... orda da sıkıntıda siz de sıkıntıdasınız yani.
E.B.: Öyle bir şey desem rezil oluruz bir şey diyemem ya öyle bir şey diyemem ya nasıl diyeyim öyle ya 10’ar bin dolar nereden bulacağım o kadar parayı 20 tane şey var 20 tane 25 tane oyuncu var kaç lira yapar ya.
H.A.S.: 250 lira yapar abi kurtardığın takım
E.B.: Nasıl 250 lira yapar ya.
H.A.S.: 20 tanesi 10 lira versen 250 .
(Yasal dinleme kaydının bu bölümünde Sipahi, Bayraktar’a bir başka konuyu açıyor.)
H.A.S.: Hatırlıyorsun çıkarken onu bi kontrol ettirirsen sevinirim ai ya bilgin olsun da.
E.B.: Neyi ben unuttum ya neydi ya?
H.A.S.: Şey bir yere not almıştın ya müsteşara bir şey söylemiştin hatırladın mı?
E.B.: Hatırlamıyorum kiminle ilgiliydi kiminle ilgiliydi?
H.A.S.: Üst düzey birisi vardı ya abi..
E.B.: He.
H.A.S.: He üst düzey bir arkadaş vardıya abi.
E.B.: He onunla ilgili mi
H.A.S.: He he bir kâğıdın üzerine not almıştın ya abi...
E.B.: Niye hiç ben hatırlayamadım onu ya.
H.A.S.: Hukukçu birisi vardı ya.
E.B.: ...
H.A.S.: He hukukçu birisi he.
E.B.: Ha.
H.A.S.: Hı hım.
E.B.: Anladım tamam.
H.A.S.: Abi çok iyi olur ya tamam abi.
E.B.: Hadi selamlar.
H.A.S.: Saygılar sağ ol.
E.B.: Anladım anladım onun işi oldu ya onun işi halloldu ya.
H.A.S.: Abi yok yok çok hatta bir de sıkıntı yapıyorlar çok moralim bozuldu yani ben sana söyleyemedim onu bi şey yaparasan çok mahcup oluruz abi ya...
E.B.: Tamam peki hadi selamlar...
H.A.S.: Saygılar sağ ol.