Öğrencilerin can güvenliği olmadığını belirten veliler, durumdan endişeli olduklarını vurguladı. Uygulamanın hukuka aykırı olduğunu belirten kurum avukatları ise adaletin yerini bulacağını dile getirdi.

Merter’deki Fatih Koleji’nin duvarı ve güvenlik kulübesi önceki gece İBB ekipleri tarafından yıkıldı. Duruma tepki gösteren öğrenci velileri ve okul aile birliği İBB önünde toplanarak durumu protesto etti. Okul Aile Birliği Başkanı Nezihe Ehli, “Okullar, gelecek nesillerin yetiştiği ve şekillendiği eğitim yuvalarıdır. Bu kurumlara bu hassasiyetle yaklaşılmalıdır. Bu çerçevede okulumuz Fatih Eğitim Kurumları’nın Avrupa yakasında en eski ve öğrenci profili en iyi olan okuludur. Okulumuzdan 2005 – 2014 yılları arasında mezun olan öğrencilerimizden 23’ü liselere giriş sınavlarında Türkiye birincisi olarak derece almıştır. Ulusal ve uluslararası bilimsel, sportif ve kültürel yarışmalarda başta TÜBİTAK olmak üzere sayısız derecelerde ödüle sahiptir. Okulumuz, Güngören Merter’de olmasına rağmen Beylikdüzü’nden Kağıthane’ye, Başakşehir’den Zeytinburnu’na kadar İstanbul’un birçok noktasından öğrencisi vardır. Farklı yerleşim yerlerinden okulumuzun tercih edilmesinin en büyük nedeni, okulun başarısıdır.” diye konuştu. 

Yaklaşık 30 yıldır eğitim veren okulda neden eğitim öğretim devam ederken yıkım yapıldığını soran Ehli, şöyle devam etti: “Yol bahanesiyle yapılmak istenen bu çalışmalarda en büyük mağduriyeti çocuklarımız yaşayacaktır. Birtakım hadiselerin, eğitim yuvalarına kadar indirgenmesi, kabul edilir bir durum değildir. Burada en büyük zararı bu milletin evlatları görmektedir. Yol yapımı durumunda çocuklarımızın can güvenliği tehlikeye atılmakta, oyun bahçelerinin ellerinden alınmasıyla da onların fiziksel ve ruhsal gelişimleri de olumsuz etkilenecektir. Buradan başta büyükşehir belediye başkanımız olmak üzere tüm yetkililere sesleniyoruz. Okuluma dokunma. Çocuklarımızın iç dünyalarında yaralar açacak girişimlerin içinde bulunma.” 

Veli Neşe Solgun, "Burada öğrencilerimiz 45 dakika ders görüyorlar. Nerede hava alacaklar? Tam okulun ortasından yol geçirmenin bir anlamı yok ki. Çocukların can güvenliği nerede kalacak?" dedi. Öğrenci velisi Sevgi Erdoğan da “Her şeyin ötesinde can güvenliği meselesi var. Çünkü okulun hemen hemen bir metre önünden yol geçiyor. Bırakın çalışmaları, öbür sıkıntıları can güvenliği açısından da çok risk oluşturuyor. Burada iş makinelerinin olması, okuldan çıkar çıkmaz caddeye sıfır mesafede olması sıkıntı oluşturuyor. Yaz tatilini yeni bitirdik. Yazın yapsalardı eğer çok gerekli bir şey idiyse.” diye konuştu.

İBB tarafından 20 yıl önce alınan bir imar planlamasıyla mevcut okulun yıkılmak istendiğini belirten kurum Avukatlarından İbrahim Umutaslan, “Önceki yargı sürecinde alınan yürütmeyi durdurma kararından sonra mahkemece kaldırılmasının ardından gerekli kurumlara bilgi verilmeden yıkım yapıldı. İGDAŞ, İSKİ’ye bilgi verilmeden can güvenliğini sağlamak amacıyla emniyet kuvvetlerine bilgi verilmeden, okulumuzun duvarında yıkım gerçekleştirildi. 20 yıl önce alınmış ve artık kamu yararıyla bağdaşmayan, günün ihtiyaçlarını karşılamayan trafiği çözmeye yararı olmayan anlamsız, tamamen siyasi saiklerle yapılan bir işlem. Dolayısıyla adalet yerini bulacak umarım lehimize bir karar çıkar.” şeklinde konuştu. 

Bayram gecesi böyle bir uygulamanın yapılmasını üzücü olarak nitelendiren Avukat Erdal Tekin ise şöyle konuştu: “Resmi tatilde hukuka uygun tarafı olmadığı şekilde gece saat 10 gibi böyle bir uygulamanın yapılması üzücü. Burada toplum ahlakına aykırı bir şey yapılmıyor. Burası 20 yıldır eğitim faaliyeti yapan bir kurum. Bu şekilde yol geçirilmeye çalışılması hukuka aykırı. 15 gün önce yürütmeyi durdurma kararı alınıyor ve sonra kaldırılıyor. Yürütmeyi durdurma kararı verildiği zaman bu dosyanın en azından bir bilirkişiye gitmesi lazım.” 

Yetkililere sitem eden öğrenci velisi Süleyman Erkişi, “Burada bulunmamın sebebi 3 yıldır Merter Fatih Koleji’nin velisiyim. 3A sınıfında çocuğum okuyor. Bayramın 3. Günü maalesef okulumuzun duvarları yıkılmış ama şunun bilinmesini istiyorum. Okulun duvarları yıkılabilir ama insanımızla aramızdaki gönül köprülerimizi yıkamazlar. Bunu bilmeleri lazım. Ben çocuğumu profesör, iş adamı, cumhurbaşkanı olsun diye o okula göndermiyorum. Benim bir tane sebebim var o da okuldaki idarecilerine, öğretmenlerine ve çalışanlarına benzesin diye gönderiyorum. Onlar gibi kaliteli insan olsun diye gönderiyorum.” ifadelerini kullandı. 

Ellerinde, ‘Okuluma dokunma’, ‘Çocuğum nerede oynayacak’ yazılı pankartlar taşıyan veliler, herhangi bir slogan atmadan eylemlerine son verdi. Öte yandan, mağduriyetle ilgili İBB'den yetkili biriyle görüşme talebinde bulunan veliler, cevap bekliyor. 

CİHAN