Avrupa kıtasında ilk kez Hitit izlerine rastlandı. Kazılardan çıkan 'Hurri', yani erken Hitit eserleri, İstanbul'un karanlık dönemini aydınlatacak.
Radikal Gazetesi'nden Ömer Erbil'in haberine göre, Küçükçekmece Gölü havzası içindeki Bathonea antik kent kazılarında bulunan erken Hitit, diğer adıyla ‘Hurri izleri’, yılın en büyük keşfi olarak nitelendiriliyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı izniyle devam eden kazılardaki bu keşifle, Avrupa kıtasında ilk defa Hitit izlerine rastlandı. Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, “İstanbul ’un aydınlanmayı bekleyen bir dönemini ortaya çıkarıyoruz” dedi. İki ayrı yerde ele geçen demir heykelcikler, Kazı Başkanı Yrd. Doç. Dr. Şengül Aydıngün’ü heyecanlandırdı: “Mezopotamya orijinli eserler İstanbul’un karanlık dönemi olarak bilinen M.Ö. 17 ve 15. yüzyıllarına tarihlenmektedir. M.Ö. 2000’e tarihlenen yine Mezopotamya kaynaklı bitümen (zift), kalay ve seramik parçaları da ele geçti.”
Mezopotamya orijinli
İstanbul’daki arkeolojik kazılar şaşırtmaya devam ediyor. Yenikapı ve Pendik’teki neolitik dönem bulgularından sonra Küçükçekmece Gölü havzasında devam eden ‘Bathonea’ kazısında Hurrilerin İstanbul’da izlerine rastlandı. Avrupa kıtasında Hurri yani erken Hitit izlerine ilk defa rastlanıyor. Son yılların en önemli keşfi olarak nitelendirilen buluntular, arkeoloji dünyasını ayağa kaldıracak nitelikte.
İki Hurri figürini, bitümen (zift, petrolün ham hali), kalay buluntuları ve seramik parçaları M.Ö. 1800’lü yıllara yani erken Hitit dönemine tarihleniyor. Bitümen sadece Mezopotamya’da çıkıyor ve gemilerin su geçirgenliğini engelliyor. Uzak deniz ticareti bu sayede gelişiyor. Petrol sadece bu bölgede çıktığı için bitümenin başka bölgelere taş kalıp halinde ticareti yapılıyor. Kalay, Tunç Çağı başlangıcında altından bile çok değerli. Kazılarda küp içinde rastlanan kalay, figürinlerin çıktığı yerde bulundu. Kalayın da Asurlular tarafından ticaretinin yapıldığı biliniyor. Ayrıca bu yılki kazılarda aynı yerde 301 tane de ‘Unguanterium’ denilen kutsal su, merhem ya da parfüm için imal edilmiş küçük pişmiş toprak şişeler ele geçirildi. M.S. 5-6. yüzyıllar arasında üretilen bu küçük şişeler ilk defa bir kazıda bu kadar çok bir arada bulundu.