Mehmet Ali
Birand bugünkü "
Ergenekon, komutanlar hesaplaşmasına dönüşüyor" yazısında önce neden Ergenekon Operasyonu'na ilk başta
şüpheli durduklarını anlattı.
Takip edenler Birand'ın özellikle
Kanal D Haber'de Ergenekon Operasyonu'na yüklenen yayınlara
imza attığını farketmişlerdir.
Ancak Birand,
iddianame ortaya çıkmaya başladıktan sonra pekçok kişi gibi olayın ciddiyetini anlamış gözüküyor.
Birand bugün, Ergenekon operasyonuna ilk kez ciddi yaklaştı ve olaya "komutanlar hesaplaşması" penceresinden yaklaştı.
İşte yazının ilgili bölümü:
Ancak yavaş yavaş bu izlenimde yeni bir toparlanma yeni bir değerlendirme süreci başlıyor. Tam anlamıyla taraf olanlar, yani AKP’nin hangi yolla ve ne pahasına olursa olsun iktidardan uzaklaştırılması ve Erdoğan’ın da yasaklanmasını isteyenlerin dışındaki kesimde, durum yeniden değerlendiriliyor.
Şimdi, giderek olay bir askeri
darbe teşebbüsü veya kışkırtma hazırlığının yargılanması sürecine giriyor.
Özellikle eski
Genelkurmay Başkanı Özkök, yaptığı son açıklamalarla işin yönünün değiştirdi. Öyle sözler söylüyor ki, açıkça işaret etmeden sanki savcılara “ darbeyi doğru dürüst araştırın. Zira bu günlüklerdekine benzer bir şeyler oldu. Gerekirse ben de
tanıklık ederim” demek istiyormuş gibi geliyor. Paşa bu sözleri etmiyor, ancak böyle bir izlenim doğuyor.
Özkök karşımıza,
kilit isim ve en önemli tanık olarak çıkmaya hazırlanıyor. Açıklamalarıyla kendini adeta bu soruşturmanın içini doldurabilecek bir konuma getiriyor.
Bu noktaya gelinmesinde en önemli rolü iki gazeteci oynadı.
Fikret Bila’nın bir süredir konuşturduğu komutanların anlattıklarıyla,
Murat Yetkin’in
pazar günkü
Radikal’de yayınlanan son derece önemli makalesi ortaya daha da yeni bir
manzara çıktı.
Sanki
Ergenekon davası bir veçhesiyle eski komutanlar arasında bir hesaplaşmaya dönecekmiş gibi görünüyor.
Kavganın tarihçesi 2002’deki Genelkurmay ve
Kuvvet Komutanları değişimi ve sonrasında yaşananlara bağlanıyor.
Hesaplaşma, yerine Özkök
paşanın gelmesini istemediğini açıkça söyleyen ve onun önünü kesemeyince, sırf karargahını sertlerle doldurabilmek için, Kara Kuvvetlerine Edip Başer yerine
Aytaç Yalman’ı, Jandarmaya da Şener
Eruygur’u getirdiği ileri sürülen dönemin
Genelkurmay Başkanı Kıvrıkoğlu ile Özkök arasında yaşanacak gibi bir izlenim doğuyor.
Şimdiye kadar böyle bir durumla hiç karşılaşılmadı.Geçmişte yaşananların da üstü kapatıldı ve Demokrasi mücadelesi adı altında unutturuldu.
Bu bir İLK olacak. Özkök, şu sıralarda açıklayamadığı bilgilerini paylaştığı taktirde, Ergenekon Türkiyenin yakın tarihindeki ilk darbe soruşturmasına dönüşecektir.
Yargı ilk defa bir darbe söylentisi veya teşebbüsüne el koymuş olacaktır.