Başbakan’ın ofisinde bulunduğu iddia edilen ‘böcek’le ilgili soruşturmayla ilgili tartışmalar sürerken iki gündür gözaltında tutulan 11 emniyet mensubunun avukatından önemli açıklamalar geldi. Polisler adına konuşan Avukat Mehmet Sürer dosyanın baştan sonra çelişkilerle dolu olduğunu söyledi. Dosyada hiçbir hukuki delilin bulunmadığını belirten Sürer, Bakan onaylı yurt dışı görevinin bile sözde ‘casusluk’ soruşturmasına delil yapıldığını kaydetti.
HEDEF ALINDI
Ankara’da basın toplantısı düzenleyen Sürer, skandal uygulamaları tek tek anlattı. Sürer, 2013 yılında Başbakan Erdoğan’ın katıldığı bir TV programında da çalışma ofisinde böcek bulunduğunu gündeme getirmesinden sonra yapılan çalışmalarda, okların bilinçli şekilde Emniyet İstihbarat Dairesinde ve Başbakanlık Koruma Dairesi'nde çalışan bazı personel üzerinde yoğunlaştığına dikkat çekti. Sürer, MİT’in tartışmalı raporu baz alarak hazırlanan Başbakanlık Teftiş Kurulu raporunun hiçbir hukuki dayanağı ve delilinin olmadığı halde sadece ismi geçen personelin hedef yapıldığını aktardı. Sürer, gözaltına alınan polislerin ‘yasadışı dinleme’ konusunda hedefe konularak mevcut gerçeğin ortaya çıkarılmasının engellendiğini vurguladı.
KAYIT ARAŞTIRMASI YOK
Sürer, “Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanlığı ve MİT Müsteşarlığı'nca hazırlanan dosyalar incelendiğinde 2011 Aralık ayı başında MİT Müsteşarı tarafından ilgili Daire Başkanlığında özel bir ekip hazırlandığı görülüyor” dedi. Hazırlanan özel ekibin 20-25 gün sonra ikinci talimatla Başbakanlığa gönderildiğini kaydeden Sürer, bizzat Başbakan’ın danışmanlarından birisinin nezaretinde ve başka bir görevlinin bulunmasına izin verilmeden aramanın yapıldığına dikkat çekti.
Sürer, “Böcek bulunduğu iddia edilen odada MİT tarafından yapılan çalışmada usule uygun hiçbir işlemin yapılmadığı arama, kameraya çekilmediği gibi binada bulunan mevcut kamera kayıtları incelenmedi. Bulunduğu iddia edilen cihaz üzerinde parmak izi çalışması ve DNA araştırması yapılmayarak bir nevi delillerin karartıldığı sonucu ortaya çıkmıştır. Bu husus aynı zamanda Başbakanlık Teftiş Kurulu tarafından hazırlanan raporda da ayrıntılı olarak ifade edilmektedir” tespitini yaptı.
HİÇBİR HUKUKİ DELİL YOK
2011 yılında bulunduğu iddia edilen böcek gündeme geldiği günden bugüne hiçbir gelişmenin olmadığını, ancak bu husus usule aykırı olarak ancak 2014 yılında savcıya herhangi bir başvuru olmaksızın re'sen soruşturma açıldığına değinen Sürer, şöyle devam etti: ”3 yıl içerisinde Adliyeye hiçbir bilgi verilmemiş ve sağlıklı bir soruşturma yapılması engellemiştir. Dosyada elle tutulur hukuki delil niteliği olan doğru dürüst hiçbir husus yok. Örneğin Bakan onayıyla yurt dışı göreve gönderdikleri personelin yurt dışı çıkış kayıtlarının fotoğraflarının delilmiş gibi dosya konulması soruşturma dosyasının hukukla bağdaşmadığının bir göstergesidir.”
3.5 YILDIR RESMİ GÖREVDELER
TÜBİTAK tarafında hazırlanan bilirkişi raporunun dosyadaki iddiaların birçoğunun çürüttüğüne dikkat çeken Sürer, “TÜBİTAK’a yapılan baskılar sonucu Bilirkişi raporunun değiştirilmesi istenilmiş. Bu isteğin karşılanmaması üzerine kurum yetililerinin görevden alınmaları da dosya ile ilgili soru işaretlerini artırmaktadır” dedi. Sürer, polislerin casuslukla itham edilerek gözaltına alınmış olmasına rağmen, casusluk yapıldığına yönelik 3 yıl boyunca yürütülen araştırmalarda bir örgütle irtibatlarını gösterir dosyada belgenin yer almadığını kaydetti. Sürer, “Yakalama kararında şüphelilerin kaçma ihtimalinden bahsedilmekte ise de bu şahısların 3.5 yıldır bir ilin emniyet müdürlüğünü temsilen atama yapılarak görev vermeleri göz önüne alındığında mahkeme kararının hukuki ve somut dayanaklardan yoksun olduğu görülmektedir” şeklinde konuştu.
RAPORLAR TEYİT ETTİ
Soruşturma dosyasının çelişkilerle dolu olduğunu ifade eden Sürer şunları söyledi: “Davanın ana konusu olan casusluk iddiası ile ilgili Başsavcının talimatıyla devletin kurumlarınca bu hususta araştırmalar yapılmış. Casusluk iddiasına yönelik hiçbir bulgunun olmadığı yönelik kurumlarım raporlarıyla teyit edilmiştir. İstihbarat Daire Başkanlığı’nın 4 Mart 2014 tarihli araştırma raporlarında bu husus ifade edilmiştir.”
BÖCEK TEPKİLERİ:
BİR GARABET VAR
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural: Bir garabetle karşı karşıyayız. Önce böcek bulunmuyor ikincisinde bulunuyor. Önce böceği buldurtuyorlar, sonra buldurtulan böcek için operasyon yapıyorlar. Bu konuda TÜBİTAK böceğin bulunduktan sonra imal edildiğine ilişkin raporlar var. Her şey karman çorman. Bir algı oluşturmak istiyorlar.
NEDEN 2,5 YIL BEKLEDİN?
Çağdaş Hukukçular Derneği Genel Başkanı Hüseyin Biçen: Yapılanlar hukuki değil. TÜBİTAK’taki değişikliklerin ardından delil üretimi başlatıldı. TÜBİTAK’a bu kadar güveniyordunuz da 2.5 yıl neden beklendi? Demek ki oraya istenilen raporu verecek kişiler geldikten sonra gönderildi. Siyasi soruşturma. Bürokratlara gözdağı veriliyor.
‘ALGI OPERASYONU’
CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu: Yargı eliyle gündem mühendisliği yapılıyor. 2.5 yıl sonra bu soruşturmanın başlatılmış olması, HSYK’nın son kararnamesi ve TÜBİTAK’taki son değerlendirmeler bakıldığından sonuç olarak başbakanı sürekli mağdur göstermeye yönelik bir algı operasyonu gerçekleştiriliyor.
17 ARALIK’TA DA YAŞADIK
Yargıtay eski Cumhuriyet Başsavcısı Ahmet Gündel: Soruşturmada savcıların değiştirilmesi doğru değil. Bunu 17 Aralık soruşturmasında da yaşadık. Savcı değiştirilmesi o soruşturma üzerine kuşku getirir. TÜBİTAK raporlarının sahte olduğu ya da TÜBİTAK’ta yeni oluşturulan kadro tarafından delillerin üretildiği noktasında da kuşkular var.
BUGÜN GAZETESİ